Saadet Partisi Aralık ayı faaliyetlerinin değerlendirildiği ilçe divan toplantısı geçtiğimiz Cuma akşamı ilçe binasında gerçekleştirildi.

TERÖR VE SAVAŞ ARTIYOR

Yapılan toplantıda konuşan İlçe Başkanı Ertan Sütçü, yeni anayasa çalışmalarını değerlendirdi. Sütçü; "Özellikle Ortadoğu başta olmak üzere bir çok bölge de ve ülkemizde, terör saldırıları ve savaşlar her geçen gün artmaktadır. Bu saldırılara şehit olan güvenlik güçlerimiz ve vatandaşlarımızın sayısı maalesef artmaktadır. Yaşanan bu olayları göz önüne aldığımızda, bir medeniyet projesi olarak takdim edilen ama aslında tamamen Büyük İsrail Projesi olan BOP'u ve bu kapsamda; ABD eski dışişleri bakanı Condoleezza Rice'ın 2002 yılında "Ortadoğu'da 22 ülkenin haritası değişecek, buna Türkiye de dahil" sözünün, ABD eski başkanı Bush'un "Bu bir haçlı seferidir" sözünü de unutmamak gerekir. Bir yandan bunlarla mücadele ederken diğer yandan da şu anda ülke gündemimizde olan ve TBMM de görüşmeleri bize hiç yakışmayan bir şekilde devam eden yeni anayasa ve yeni Cumhurbaşkanlığı sistemi gündemimizde yer alıyor" dedi.

KOMİSYON OLUŞTURDUK

Anayasa değişikliği konusundaki çalışmalara da değinen Sütçü; "Bu konuda öncelikle şunu ifade etmek isterim ki, Saadet Partisi olarak bizler; birlik ve beraberliğimizi güçlendirecek, demokratik anlayışımızı olgunlaştıracak, ülke istikrarına katkı yapacak her türlü girişimi önemli buluyoruz. Yeni anayasa çalışmalarını da gündeme geldiği ilk andan itibaren bu çerçevede değerlendirdik. Genel Merkezimiz bu konuda, milletimizin talep ve beklentileri doğrultusunda hazırlanmış en uygun Anayasa'nın ortaya çıkması için iyi niyetli ve samimi bir çaba ortaya koydu. Bu amaçla alanında uzman akademisyenlerin, Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinin, kanaat önderlerinin ve araştırma kuruluşlarının görüş, değerlendirme ve tekliflerine başvurdu. Sadece bu meseleyi çalışmak üzere, içinde hukukçuların, siyasetçilerin, anayasa uzmanlarının yer aldığı bir komisyon oluşturarak çok ciddi bir çalışma yaptı"

NASIL BİR YÖNETİM SİSTEMİ

"Bu çalışmalar da büyük bir titizlik ve hassasiyetle, "Nasıl Bir Yönetim Sistemi olmalı" sorusunun cevabını arandı. Yapılan bu çalışmaların neticesinde ortaya çıkan tespit, değerlendirme ve öneriler bir rapor haline getirildi ve bununla da yetinmeyerek,

Bizzat Genel Başkanımız Sayın Temel Karamollaoğlu, sayın Cumhurbaşkanımızı makamında ziyaret ederek kendisine bu konudaki düşüncelerimizi iletti. Ayrıca bu tespitler doğrultusunda bir mektup hazırlanarak yine; başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Sayın Başbakan'a, Siyasi Partilerin Genel Başkanlarına, TBMM'de grubu bulunan partilerin grup başkanlarına ulaştırıldı. Peki Saadet Partisi bu konuda ne diyor, ne düşünüyor? Birincisi; en başından beri prensip itibariyle, yönetimde istikrarı ve yargıda adaleti tesis edecek, ülkemizde huzuru sağlayacak bir başkanlık sistemine ya da bugünkü ifadesiyle Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne karşı olmadığımızı ifade ettik. Aksine, Türkiye'de Başkanlık Sistemi'ne ilişkin ilk öneriyi yapan siyasal hareketin Milli Görüş olduğunu defaatle söyledik. Ancak bizim bu değişikliklerde "olmazsa olmaz şart" olarak gördüğümüz bazı unsurlar var" ifadelerini kullandı.

KUVVETLER AYRILIĞI ŞART

"Bu unsurlar nelerdir?" sorusunda Sütçü şu yanıtı verdi: "Kuvvetler ayrılığı ilkesi mutlaka sağlanmalıdır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi olmazsa olmaz şarttır. "yasama- yürütme ve yargı" arasındaki uyum ve denge, birinin diğeri üzerinde herhangi bir hakimiyet ya da vesayet oluşturmasına imkan vermeyecek şekilde düzenlenmelidir. Güçlü bir meclis olmazsa olmaz şarttır. İcranın tek elde toplandığı Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nde istikrar en önemli avantajlardan biridir. Hükümeti kuramama ya da kurulmuş hükümetin güvenoyu ile düşürülmesi gibi kaygılar olmayacağı için güçlü bir icraat imkanı ortaya çıkacaktır. Ancak, güçlü bir Yürütme organı ile doğru orantılı olarak güçlü bir Meclis'in varlığı da olmazsa olmaz şarttır"

SERÇİM BARAJLARI KALKMALI

"Seçim barajları mutlaka kaldırılmalıdır. Güçlü bir Meclis için, "Siyasi Partiler Kanunu"ndaki seçim barajları tamamen kaldırılmalıdır. Böylece, TBMM, toplumun bütün kesimlerinin temsil edildiği, gerçek manada, "Milli irade tecelligahı" olma özelliğini kazanacaktır. Yine güçlü bir Meclis için, TBMM'nin, kanun yapma, bütçeyi onaylama, değiştirerek onaylama ve denetleme hakkı mutlaka korunmalıdır. Özellikle TBMM'nin kendi iradesinin dışında feshine imkan tanıyacak her türlü düzenlemeden mutlak suretle uzak durulmalıdır. Çünkü böyle bir yetki Meclis'in itibarını zedeler.

Ayrıca Milli Savunma, Adalet ve İçişleri gibi bazı önemli ve stratejik bakanlıklara atanacak isimlerin TBMM'nin onayına sunulması, sadece TBMM'de değil, millet nezdinde de Hükümet'e saygınlık kazandıracaktır. Gensoru hakkı korunmalıdır. Hakkında suç isnadı bulunan bakanlar için, 'gensoru' benzeri bir soruşturma ve hesap sorma mekanizmasının varlığı, TBMM'nin millet adına denetleme anlayışının bir gereği olarak görülmelidir"

YARGI BAĞIMSIZLIĞI

"Partili Cumhurbaşkanı tarafsızlık ilkesine aykırıdır. Yeni düzenleme ile gündeme gelen "partili cumhurbaşkanı", kamuoyunda haklı bir endişeye neden olmuştur. Gerçekten de Cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin kesilmemesi, Anayasa'nın amir hükmü olan, "Tarafsızlık" ve "Eşitlik" ilkesine gölge düşürmekle kalmayacak, toplumun bütününü kucaklama noktasında eksiklik olarak algılanacaktır. Yargı bağımsızlığı olmazsa olmaz şarttır. Yeni anayasa teklifi çerçevesinde üzerinde titizlikle durulması gereken en önemli unsurlardan biri de Yargı Bağımsızlığı'dır. Yargı, ne Yasama'nın ne de Yürütme'nin etkisinde kalmayacak şekilde düzenlenmelidir. Çünkü "Adalet mülkün/devletin temelidir." Yargının bağımsız olmadığı bir yerde, haktan, hukuktan, adaletten bahsetmek mümkün değildir. Yargı bağımsızlığı, ülkede huzurun, barışın, kardeşliğin tesisi için olmazsa olmaz bir husustur. Takdir edersiniz ki herhangi bir organ veya kişinin etkisinde kalma ihtimali olan, ya da başka bir güce bağımlı olan hukuk sistemi hiç bir zaman adil olamaz"

KAVGALAR HOŞ DEĞİL

"Diğer taraftan ise, Anayasa değişikliği teklifinin görüşmeleri sırasında ortaya çıkan kavga görüntüleri herkesi üzmüştür. Biz Anayasa değişikliğinin ülkemize istikrar, huzur getirmesini ümit ederken, üzülerek ifade edelim ki, daha başlangıçta mecliste kavga şiddet görüntülerine neden olması akıl almaz bir davranıştır. Bu durum milletimizin, Meclise olan güvenine zarar verir, dünyada da itibarını düşürür. Şunu herkes bilir ki, Anayasa ile ilgili her oylama gizlidir. Birileri çıkıp bunu ihlal ederse bu suçtur. Bunun alenen ihlal edildiği bir Anayasa'ya güven kalmaz. Gizli olması gereken oyu neden alenileştiriyorsunuz? Ya kendinizden korkuyorsunuz ya da başkasını etkilemek istiyorsunuz"

Kütahya'da oylar yeniden sayıldı, işte son durum! Kütahya'da oylar yeniden sayıldı, işte son durum!

SAĞDUYU ÇAĞRISI

"Siz daha işin başında "ben anayasaya uymuyorum, hodri meydan" derseniz, toplumun güvenini kazanamazsınız. Daha baştan anayasayı ihlal ederek yola çıkanların, bilahare kendi yapacakları anayasaya uyacaklarının teminatı nedir? Arkasından da kavga gürültü çıkar mecliste. Bizim istediğimiz barış olsun, huzur olsun. Ama bugün meydana gelen hadiselere bakıyoruz, bunun tam tersi. Bu nedenle, bütün milletvekillerimiz aklıselim ve sağduyu hareket etmek zorundadır. Bizler, Saadet Partisi olarak bu tespit ve önerilerimizi bir kardeşlik vazifesi olarak paylaşıyoruz. İnandığımız gerçekleri tarihi bir sorumluluk olarak sizlere ve aziz milletimize arz ediyoruz. Şüphesiz ki güç ve kudret sahibi yalnız ve yalnız Cenab-ı Allah'tır. Bu vesileyle bir kez daha son dönemde artan terörist saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'dan rahmet, yaralılara acil şifalar temenni ediyoruz. Ailelerine ve sevenlerine sabrı cemil niyaz ediyor, aziz milletimize başsağlığı diliyoruz. Allah (cc) ülkemizin, milletimizin ve İslam aleminin yardımcısı olsun"