AK Parti İlçe Başkanı Adem Demirel, yaptığı yazılı açıklamada;
"Cumhuriyetimizin 100.yılını kutlamaya hazırlandığımız bu günlerde yeni anayasa konusunda görüş beyanları devam etmektedir.
Anayasamız 1921, 1924, 1961 ve 1982 yıllarında 4 kez tamamen değişikliğe uğramıştır. Günümüze kadar 65 hükümetin görev yaptığı ülkemizde halkımız 27 Mayıs ve 12 Eylül darbelerini yaşamış ve 21 Mart 1971, 28 Şubat 1997 ve 27 Nisan 2007 tarihlerinde de 3 muhtıra ile karşılaşmıştır. Demokrasinin temeli olan anayasa toplumun ihtiyaçlarına göre düzenlenen, beklentileri karşılayan seviyede olmalıdır.
Geçmişte yaşadığımız darbe ve anayasa değişiklikleri hafızalarda yerini korumaktadır. 22 Şubat 1962, 20 Mayıs 1963, 20 Mayıs 1969, 9 Mart 1971 ve en son olarak 15 Temmuz 2016 tarihlerinde başarısız hain darbe girişimleri olmuştur"
BU ELBİSE KÜÇÜK GELMEKTE
"Halkın kendi kendisini yönetme şekli olan Cumhuriyet idaresinde kanunlar; 12 Eylül'de olduğu gibi halka rağmen bazı güçlerin antidemokratik yollarla değiştirmesi sonucu uzun süreli olarak kalıcı olmamaktadır.
Başka bir ifade ile Türkiye gibi sürekli büyüyen ve son yılların en büyük kamu yatırımını yapan ülkemize bu elbise günümüzde küçük gelmektedir" ifadelerini kullandı.
CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ NEDİR?
"Cumhurbaşkanlığı sistemi nedir?" sorusuna da cevap veren Demirel;
"AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin birlikte hazırladığı üniter yapıdan taviz vermeyen Cumhurbaşkanlığı modelinde, halk tarafından seçilen başkan 5 artı 5 yıllığına iki dönem seçilebilecek. Tek meclis olacaktır. İlk turda yüzde 50 çoğunluğa ulaşılamazsa, ikinci tur seçim yapılacak.
Başkanlık seçiminin yanı sıra, parlamento seçimleri de 2019'da gerçekleşecek ve sonraki süreçlerde seçimler 5 yılda bir olacak. Türkiye modeli başkanlıkta, 'tek Meclis' olacak. Başkan, kabinesini parlamento dışından oluşturacak.
Eğer milletvekillerinden biri bakanlık görevine getirilirse, o isim parlamentodaki görevlerinden istifa edecek. Cumhurbaşkanlığı Sistemi ülkemizde tek adamlık, diktatörlük veya padişahlık olarak eleştirilip halkın en demokratik hakkı olan sandık tercihine sunulmadan önce ön yargı ile olumsuz olarak eleştirmek ileri demokrasi anlayışı ile açıklanamaz" dedi.
YASAMA VE YÜRÜTME AYRI
Adem Demirel, şöyle devam etti:
"Milli çıkarları ve milletin huzur ve menfaatini esas alan başkanlık sisteminde halkın tercihi söz konusu olacaktır. Cumhurbaşkanlığı Sistemi yasama ve yürütme organlarının tamamen ayrı olduğu bir yönetim sistemidir.
Yürütme organı tek kişiliktir. Yasama ve yürütme güçlerinin birbirinden ayrıldığı bu sistemde yasama yürütmeyi, yürütme de yasamayı feshedemez. Mevcut Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ile temelleri atılan bu seçim sistemi ile halk kendi tercihini kullanmıştır"
BİREYİN HAKLARINI GÖZETEN ANLAYIŞ
"Cumhurbaşkanlığı Siteminde güçlü yetkilerle donatılmış bir başkan kararları daha hızlı alır, daha çabuk uygulamaya koyar. Sabit bir görev süresi olan devlet başkanı, her an değişebilecek bir başbakana kıyasla daha istikrarlı bir yönetim oluşturur.
Koalisyon pazarlıkları ile ülkenin zaman ve güç kaybettiği dönemler istikrarsızlığa ve sermaye kaçışına zemin hazırlamıştır. Cumhurbaşkanlığı sistemi ile ileri demokrasinin gereği olan bireyin haklarını gözeten anlayış egemen olacaktır.
Geleneksel karalama siyaseti ile koalisyon dönemleri de siyaset sahnesinden çekilmiş olacaktır. Dünyada yeni haritalar ve yapılar kurmak isteyenler, dosta güven düşmana korku veren lider ve güçlü Türkiye'nin görüşlerini önemseyecek ve Türkiye'nin projelerini konuşacaktır"
