CHP Genel Yardımcısı Karabat'tan Konut Piyasası Eleştirisi: Yüksek Faizler Ev Sahibi Olmayı İmkansız Kılıyor CHP Genel Yardımcısı Karabat'tan Konut Piyasası Eleştirisi: Yüksek Faizler Ev Sahibi Olmayı İmkansız Kılıyor

2018 yılı Mart ayında Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 'İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun' kapsamında uygulanan değişiklikler sonrasında 'iflas erteleme' yerini konkordatoya bıraktı.

Bunun üzerine son dönemde farklı sektörlerden birçok firma 'konkordato' başvurusu ile gündeme gelmeye başladı. Konkordato; borçlarını ödeyemeyen şirketlerin yada gerçek kişilerin alacaklılar ile borçların yeniden yapılandırma sürecini kapsıyor.

SÜRE TALEBİNDE BULUNUYORLAR

İflas anlaşması olarak da bilinen bu sistem hakkında detaylı bilgiler veren İnegöl Baro Temsilcisi Avukat Varol Sarılar, "Türkiye'de yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla oluşturulan yatırım ortamının iyileştirilme si koordinasyon kurulu var. Bu kurul çeşitli teknik komiteler eliyle her yıl iş dünyasının talepleri doğrultusunda bir takım kararlar alıyor. Bu kararlardan bazıları yasal işlem görüyor ve yasallaşıyor. Yeni kanunlar çıkıyor. Bu bağlamda bu kurul piyasa araştırması yaparak Adalet Bakanlığıyla birlikte çalışma yaptı. Bu çalışma sonucunda Bakanlık bir tasarı hazırladı ve daha önceden de var olan konkordato sistemini geliştirdi. İflasın ertelenmesi müessesi Olağan Üstü Hal (OHAL) döneminde kararnameyle kaldırıldı ama mevcut olan iflasın ertelenmesi davaları devam ediyor. Ekonomik kriz nedeniyle işleri bozulmuş, elindeki mevcut malları bütün borçlarını tam olarak ödemeye yetmeyen borçlu, alacakların çoğuyla anlaşma yaparak onların alacaklarını belli bir yüzdesini teklif eder. Teklif ettiği bu miktarı ödeyebilmek için de kendisine bir süre tanınmasını ister. Konkordatonun genel anlamı bu. Borçlu şirket, kooperatif ve gerçek kişi olabilir" diye konuştu.

BİR HUKUKİ MÜESSESE

Konkordato sürecinden söz eden Avukat Varol Sarılar, "Konkordato, elinde olmayan nedenlerle işi iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan dürüst borçluları korumak ve bu durumda olan bir borçlunun alacaklıları arasında eşitliği sağlamak için kabul edilmiş bir kurumdur. Bir hukuki müessesedir. Asıl amaç dürüst borçluları korumaktır. Konkordato hem borçlu lehine hem de alacaklı lehinedir. İflas halinde borçlunun bütün mal varlığı gidiyor. Ama konkordatoda iflastan kurtuluyor aynı zamanda vicdanen de borçlarını ödeme rahatına ve huzuruna erişiyor. Diğer taraftan da ticari hayatını devam ettiriyor. Ülke ekonomisi için de çok olumlu bir durum. Alacaklıklar ise iflas halinde her hangi bir şey alamıyor. Veya normal işlemlerde önce haciz koyan parasını alabiliyor, yapamayan geriye kalıyor. Ama konkordato halinde alacaklı da alacağını masrafsız mahkeme kararıyla alıyor. Konkordato hem borçlu hem de alacaklı lehine."

MAHKEME 3 AY GEÇİCİ MÜHLET VERİYOR

"Konkordato talebiyle birlikte mahkeme 3 ay geçici mühlet veriyor. Yasal koşulları var. Bu 3 aylık sürede tedbirleri de veriyor. Başlamış haciz takipleri de duruyor yeni bir icra takibi de yapılamıyor. İpotekli ise satışa kadar geliyor ama satılamıyor. Bu devlet alacakları için de söz konusu. Konkordato ile borçlu koruma altına alınıyor. Bu 3 aylık süre iki ay daha uzatılabiliyor. Mahkeme 3 ay geçici süre verdiğinde hemen bir komiser heyeti atıyor. 5 aylık geçici sürenin sonunda yine şartlar olumluysa mahkeme 1 yıl kesin süre veriyor. Komiser heyetinin yada borçlunun talebi doğrultusunda süre 6 ay daha uzatılabiliyor. Bu da 2 yıllık süreci buluyor. Konkordato ile borçlu 2 yıl koruma altına alınıyor. Borçlu ile alacakların katılımıyla alacaklılar toplantısı yapılıyor. Bu toplantıda borçlunun teklifi alacaklılar tarafından kabul edilirse borçlu iflastan kurtuluyor. Konkordato talebinde bulunan firmalar Türkiye'de olduğu gibi İnegöl'de de var. Konkordato hem borçluyu koruyor hem de alacaklıyı koruyor. İkisinin lehine getirilmiş hukuki müessese. İflasta hem borçlu mağdur oluyor hem de alacaklı mağdur oluyor. Ama konkordatoda her ikisinin çıkarları eşit korunuyor." dedi.