1 NİSAN GERÇEĞİ:ÜNİVERSİTE SINAVI

Yükseköğretime Geçiş Sınavına 2 gün kaldı. Öğrencilerin heycan ve tedirginliği dorukta.Sınavın bu yıl 1 Nisana denk gelmiş olması da çok ilginç. Bu günde bir çok şaka
yapılabilir. Ancak YGS?nin şakası yok. Son hazırlıkları yapmakta fayda var. İşte YGS öncesi yapılacaklar:

1-İYİ UYUMAK GEREKİR:Sınavdan birkaç gün önce vakitli uyumak ve dinlenmek, bedenimizi ve psikolojimizi sınava hazırlamak açısından yararlı olur.

2-SINAV ÖNCESİ RAHAT BİR NEFES ALIN: Sevdiklerinizle sergiye, sinemaya, gezmeye gidin. Hava alın.Yürüyüş yapın.

3-SINAV ÖNCESİ BÜYÜKLERİNİZİ ZİYARET EDEREK DUALARINI ALIN: Sevdiklerinizin dua ve temennileri motivasyonunuzu arttıracaktır.

4- SINAVI ÖLÜM KALIM MESELESİ YAPMAYIN: Bu gerçeği ailenizle konuşun. Aile baskısı olmamalı. Siz de gereksiz korku ve endişe ile kendinize baskı kurmayın.

5- İYİ BESLENİN: Bol bol su için. Meyve sebze yiyin. Sınav öncesi en sevdiğiniz yemekleri yiyerek kendinizi ödüllendirin.

6-SICAK DUŞ VE ILIK SÜT RAHATLATIR: Sıcak duş almak, ılık süt ya da ıhlamur-papatya gibi bitkisel çaylar içmek iyi gelecektir.

7-DİKKATİNİ TOPLAMALI: Son 2 gün? Artık ders çalışmayı bırakın. Beyninizi dinlendirin. Üzüntü,aşırı sevinç, kaygı, ayrılık, tartışma vb şeylerle dikkatinizi dağıtmayın. İnsanlık gereği yaşanabilecek her şeyi birkaç günlüğüne dondurun. Sınav sonrasına erteleyin.

Sözün özü: tüm öğrencilerimize başarılar diliyoruz?

SATRANÇTAN KAZANDIĞI PARA İLE EV ALDI

Kübra Öztürk 23 yaşında..., Hacettepe Üniversitesi Spor Akademisi 2?nci sınıf öğrencisi. 6 yaşında satranca başlamış. 14 yıldır satranç oynuyor. Şu anda uluslar arası satranç turnuvalarına katılıyor. Bu turnuvalarda iyi para kazanıyor. Aylık Kazancı 3000 TL. Büyük usta rütbesine yükseldiğinde 20 bin lira ödül kazanacak. Satrançta Dünya 3.sü... Artık o satranç Dünyasında tanınan bir isim. Kübra Öztürk diyor ki: ?Mamak?ta gecekonduda yaşıyorduk. Turnuvalarda kazandığım parayla aileme ev aldım? Kübra geçimini satrançtan sağlıyor.

Kübra?nın Hikayesini paylaşmamın sebebi Satranç eğitiminin önemine dikkat çekmek. Bilmeyenler için hatırlatalım? İnegöl Belediyesi Altın Nesil Okulları ile birlikte 2005 yılında, Oylat?ta Türkiye Satranç Şampiyonası düzenlemişti. Bu şampiyona satranç dünyasında çok ses getirmişti. Aynı tarihlerde Altın Nesil Okulları önemli bir satranç merkezi olarak dikkat çekiyordu. Satranç öğretmenliği ve antrönerliği için o tarihlerde kurs ve seminerlerde düzenlendi. Satranç adına İnegöl?de büyük işler yapılıyordu. Ancak
devamı gelmedi. Her ne kadar şu anda satranç okullarda seçmeli ders olsa da, bir çok ilde satranç sınıfları açılsa da; İnegöl satranç konusunda geri kalmış oldu.

İnternet, Bilgisayar, futbol ve televizyon başından alamadığımız gençler için satranç en etkin natiflerden biri. Çocukların ve gençlerin satranca olan ilgisini arttırmamız gerekiyor. Belediyemiz ve Milli Eğitim Müdürlüğümüzün satranç konusunu masaya yatırmasını temenni ediyorum.

TERBİYESİZ ÇOCUKLAR ?

Lise öğrencilerini geçtim? Henüz ilköğretim çağındaki çocuklar, anne babalarına: Sen
bana karışamazsın, istediğim diziyi izlerim, istediğim şeyi giyerim, istediğim yere giderim, İnternette de istediğim ortama takılırım.? Diye çıkışabiliyorlar.

Televizyon dizileri, kontrolsüz Internet kullanımı, magazin kültürünün etkisi, ailelerin ilgisizliği çocuklarımızı bozuyor. Çocuklarımız erken ama sağlıksız büyüyor. Ergenlik
çağına girmeden ergenliğin tüm bilgi ve özelliklerine sahip oluyor. Bu da beraberinde çatışmaları getiriyor. Okulda idare ve öğretmenle evde anne baba ile çatışma?Bu tür çatışmaların en aza indirilmesi için uzmanların tavsiyeleri var. İşte o tavsiyeler:

1. BİLİN: Çocuğunuzun sahip olduğu yaşın özelliklerini iyi bilin.

2. KABUL EDİN: Çocuğunuzu olduğu gibi kabul edin. Çocuğun duygu ve düşüncelerine saygı gösterin.

3. İZİN VERİN: Kendilerini ifade etmelerine izin verin. Esnek ve anlayışlı olun. Baskıcı olmayın.

4. DİKKAT EDİN: Nasihatten çok, iyi örnek olmaya çalışın.Yargılamayın, eleştirmeyin, ad takmayın, suçlamayın. Öğüt vermeyin, kendinizi anlatmayın, başka öğrencilerle kıyaslama yapmayın.

5. SORUN: Bir sorun yaşadıysanız, sorunu aramaya kendinizden başlayın.

6. SAMİMİ OLUN: Öğrencilerinizle ilişkinizde samimi olun. Soğukkanlı, esprili, yeniliklere açık, öğrenmeyi seven biri olmaya çalışın ve onların ilgi alanlarını öğrenin. Takip ettikleri güncel film ve oyunlardan haberdar olun.

7. DİNLEYİN: İyi bir dinleyici olun. Onları her defasında öğütlere boğmayın. Onlar dinlenilmek ve anlaşılmak isterler. Onlarla göz kontağı kurarak konuşun.

8. SEVGİNİZİ GÖSTERİN: Öğrencilerinizi sevin ve onlara sevgiyle bakın. Bu
çocuğa ne verebilirim, nasıl verebilirim, nasıl yaklaşmam gerekir? diye dertlenin.

MUHTARLAR BELEDİYE MECLİS ÜYESİ OLSA

Kentim için Belediye Başkanını ne kadar önemsiyorsam, mahallem için de Mahalle muhtarını o kadar önemsiyorum. Benim düşünceme göre seçilmiş mahalle muhtarları, Belediye Meclisi?nin doğal üyesi olmalı. Seçilmiş Belediye Meclisi üyelerine ilaveten, muhtarlar da Belediye Meclisinde yer almalı.

Her ne kadar Belediye Başkanları, Muhtarlar ile iletişim ve paylaşımlarını arttırarak, boşluğu doldurmaya çalışsa da, Muhtarların yerel yönetimlerdeki ağırlığı istenilen düzeyde değil. Mevcut Muhtarların görev ve sorumlulukları sembolik özellik taşımakta. Aldıkları maaş ta öyle?

Muhtarlar Birliği Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Bekir Kahyaoğlu?nun muhtarlara yönelik önemli girişimleri var. Kahyaoğlu en son yaptığı açıklamada , ülke genelindeki 52 bin 983 muhtarın ödenek adı altında aldığı ücretin maaş statüsüne dönüştürülmesini istedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınçın da katıldığı toplantıda konuşan Kahyaoğlu, muhtarların yaşadıkları sorunları yetkililere yazılı olarak sunduklarını ve çözüm beklediklerini açıkladı.


Kahyaoğlu diyor ki:Mahalle muhtarlarımızında köy muhtarları gibi tüzel kişiliğe kavuşturulmasını istiyoruz. Mahalle muhtarlarımızın elektrik, su, doğalgaz, telefon, doğalgaz, kırtasiye giderlerinin devlet veya belediyeler tarafından karşılanabilmesi için gerekli
düzenlemelerin hayata geçirilmesini talep ediyoruz.