Gençgazete?de tam 4 yıl önce bugün, ilk haberimi 23 Nisan törenleri ile yapmıştım. 3 yıl spor yazarı olarak dışarıdan dahil olduğum Gençgazete ailesinin içine ?sıkıcı- stadyum törenleri haberiyle de olsa girmiş oldum. Buna vesile olanlara teşekkür ederek yazıma başlayayım.

Askeri vesayet kayboldukça bayramlarımızın daha sivil, daha neşeli ve daha coşkulu kutlandığını düşünüyorum. Bayramlarımızı sivilleştirirken hala askeri düzen ant içmelerin, askeri düzen sıraya sokulmaların, askeri düzen ?öğretmen ve öğrencilere- kılık kıyafet, saç, baş kontrollerinin yapılmasından da vazgeçeceğimiz günleri beklediğimi ifade edeyim.

Haftalarca çocukları derslerden alı koyan, bazen güneşin altında, bazen dondurucu soğukta, yağmurda, kışta kıyamette sıkıcı, baskıcı, anlamsız, bandolarla gürültülü o saçma sapan tören kutlamalarının yerini çocukların ve velilerin eğlendiği muhteşem bir kutlama töreni aldı. Vehbi Koç İlköğretim Okulu harikulade bir tören hazırlamış. Spikerlerinden müziklerine, gösterilerden, ödül törenine, sergi açılışı, koro, misafir Bulgar öğrenciler ile Çocuk Bayramının ruhuna uygun bir kutlama tertip edildi. Hem Okul Müdürü Yılmaz hocamı, hem de Müdür Yardımcısı Recep Hocamı, ayrıca emeği geçen öğretmen ve öğrencileri gönülden kutluyorum. Sahne ve seslerle alakalı Da Capo Müzik?in de yoğun gayretlerini biliyorum. Erhan kardeşimin de eline sağlık diyorum.

Stadyum çıkışını bu ülkede ilk kez Genç Siviller yapmıştı. Genç Sivillerin kıvılcımı tüm Türkiye?de böylesine muhteşem bir kutlamaya vesile oldu. Genç Sivillere de bir teşekkür borcumuz olduğunu düşünüyorum.

Bayramlar unutuluyor, unutturulmaya çalışılıyor, yok ediliyor diyenler dün utanmıştır sanırım. Aynı coşku tüm okullara yayıldı. Her okuldan seçilen ve stadyuma gönderilen talihsiz 3-5 çocuğun yerine tüm öğrenciler bayramlarını en güzel şekliyle kutladı. Aynı güzelliklerin ve kutlama coşkusunun 19 Mayıs?ta da tekrar edileceğini ümit ederek 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyorum.

PROTOKOL ÇOCUKLARA GİTSİN

Bu bayram bir ilk daha yaşandı aslında. Çocukların Vali, Kaymakam, Belediye Başkanı koltuğuna oturmaları şeklinde gelişen program da kaldırıldı. Çocuklar arasında yarışa sebebiyet vermesi sebebiyle kaldırıldığı kaydedildi. Aslında müdürlerin çocuğun eline verdiği kağıdı okumalarının dışında çok da esprisi yoktu. Kaldırılan bu uygulamanın yerini bence farklı bir uygulama da alabilir. Yıllarca çocuklar geldi Kaymakam, Belediye Başkanı oldu. Şimdi Kaymakam, Belediye Başkanı bir saatliğine öğrenci olsun.

Mesela 22 Nisan tarihinde kamu kuruluşlarının başında yer alan isimler Milli Eğitim tarafından belirlenen okullarda 1 ders saati öğrenci olabilirler. Çocuklarla aynı sıraları paylaşıp öğretmeni dinleyebilirler O çocuklara biz de bu sıralardan geçtik mesajını verirken, ayrıca okula dair sıkıntıları, problemleri de öğrenebilir, okula ayrı bir hava da katabilirler. Bu organizasyona iş adamları, özel sektör temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve yöneticileri de katılabilir. Köy ve belde okullarına da gidilip köy çocuklarıyla, öğrencileriyle birkaç saat geçirilse fena mı olur? Milletvekili bir lisede, Kaymakam bir ortaokulda, Belediye Başkanı bir başka okulda, Garnizon Komutanı ilkokulda, İlçe Tarım, Ziraat, Emniyet, Milli Eğitim, Vergi, Nüfus, Jandarma? Kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri başta olmak üzere İnegöl?ün önde gelen isimleri okullara dağılıp öğrencilerin arasına kaynaşmış. Bundan güzel bir tablo olabilir mi? Öğrencinin Kaymakam?ın koltuğuna oturması ve eline sıkıştırılan kâğıdı okuması kolay, ama şu dediklerim olay olmaz mı?