Allah'a sonsuz hamdu senalar, O'nun kutlu nebisine Cenabı Hakkın verdiği nimetler ve faziletler adedince salatu selam olsun.

Şu üç beş günlük dünyada varlık amacımız yaratıcımıza kulluktur. Ne var ki, unutkan, aceleci ve nankör yapımız bizi varlık amacımızdan uzaklaştırıyor böylece tüm yatırımlarımızı onun üzerine kuruyoruz.

Hz.Peygamber Efendimizin bir hadisinde şöyle buyurduğunu görüyoruz. "Bana dünyanızdan koku ve kadın sevdirildi. Gözümün nuru ise namaz kılındı"

Bu ifadede dikkat çeken ilk husus; 'dünyanızdan' ifadesinde saklıdır. Peygamberimiz bu dünyadan buyurmamış; dünyanızdan ifadesini kullanmıştır.

Yani Efendimiz aleyhisselam bu dünyayı sahiplenmiyor. Kendini dışarıda tutarak 'dünyanızdan' diye bu dünyayla işi olmadığını belirtiyor ve ancak bu dünyanızdan güzel koku, kadın ve namazla ahirete yatırım yapmayı seviyorum demek istiyor.

Kendimizi dünyanın güzelliğine kaptırıyor, ahirete yatırımı ihmal ediyoruz.

Başkalarının sahip olduklarına özenip daha iyisine ve güzellerine ulaşabilmenin hesaplarını yapıyor yada hayalleriyle avunuyoruz. Halbuki Resulu Zişan Efendimiz dünya ile arasındaki mesafeyi net ortaya koymuştur.

SEVGİ, YARATICIYLA BAĞ KURMANIN VESİLESİ

Sevgi, insanı Allah'tan ulaştırıyorsa dünyaya geliş amacımıza hizmet etmiyor demektir. Sevdiklerimizin listesi epey uzundur herhalde. Onları isterken yada yaparken şükrü, kullanış amacı, Yaratıcıyı hatırlatması yapılırsa ibadet boyutunda ecir olarak defterimize kayıt edilir.

Bu amaçtan uzak bir hayat tarzı, insanı kendine yeterli gelmeye çalışan, nefsine yatırımla dünyaya bağlanan biri haline getirir. Kendine, zevkine, nefsine yatırım yapanla Rabbini hatırlayan bir olamaz.

Bir müzik sesi geldi kulağıma bu kadarda bed ses olur mu oluyor demek ki. Sözleri, sesin çirkinliğinden de beter; 'bir daha mı gelcez dünyaya' nakaratıyla haramları sıralayıp diziyor.

Mümin insan, "bir daha dünyaya gelemeyiz, hayatın imtihan olduğunu unutmamalıyız" der. Fırsatları değerlendirmeliyiz, der.

Yüce Rabbimiz bu dünyayı kafi derecede yaratmış. Aşırıya gitmek neden? Yüce Kitabımızda, hep nefsine yatırım yapan, dünyanın kendine kafi gelmeyeceğini zanneden insanlardan ve başlarına gelen felaketlerle yok olanlardan bahsediliyor.

Ders almak için başımıza felaketlerin gelmesini mi bekleyelim.

İnsanlık tarihinde hiç değişmeyen ve en önemli şey: "imtihandır." Sorular bile nerdeyse aynı. Çünkü insan değişmiyor. İstekleri, ihtirasları, şehveti, hırsı...

Hikaye hep aynı aslında. Bu sebeple Yaratıcımız, dünyamız hakkında bize şunları hatırlatıyor:

"Muhakkak ki dünya hayatı; oyun, oyalanma , süslenme, aranızda övünme ve daha çok mal ve evlat sahibi olma gayretinden ibarettir." ( Hadid, 20.)

"Kadın, oğul, birikmiş altın ve gümüş, güzel atlar, hayvanlar ve ekinler insanlara sevdirildi. Halbuki bunlar dünya hayatının geçici faydalarından ibarettir.( Ali İmran,14.)

Muhabbetle selamlar..