Cuma günü gözlerim Bursa basınındaydı. Ayhan Salman konusunda abuk subuk yorumlar yapan Bursa'nın, çok bilmiş köşe yazarları bakalım şimdi neler yazacaktı?

Alinur Aktaş'ın Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmesinin ardından genelde hava şuydu: Nerden çıktı bu İnegöllüler?

Bursa'nın yükselen trendinin, söz sahibi konumuna gelenlerin İnegöllü olması rahatsız etmişti tabii.

Hatta 'Şu İnegöl'ü il yapın da; biz de rahat edelim, onlar da' yorumları dahi okuduk.

Yapacak bir şey yok. İnegöllü Hikmet Hocamızı yiyenler, onun öğrencilerine bir müddet daha katlanacaklar. Umarım bu süre daha uzun olur.

HAKLI ÇIKTIM

Nisan ayında İnegöl Belediye Başkanlığı'nda 13.yılı kutlama programına Bursa basını da dahil edilmiş ve konu Büyükşehir'in İnegöl'de yaptığı devasa hizmetlere dayanmıştı.

Bursa basınına sanki Altepe'den çok memnunmuşuz gibi bir imaj verilmesi beni rahatsız etmiş ve müdahil olma ihtiyacı hissetmiştim.

Biz hiç memnun değiliz, Altepe inşallah 2019'dan sonra olmaz dediğimde Başkan Aktaş müdahale ederek; bunun şahsi bir fikrim olduğu konusunda düzeltmişti.

Ben de 'Altepe gider, Aktaş gelir o da sorun mu' diyerek cevap vermiştim. Ertesi gün beni münasebetsizlikle suçlayan Bursa'nın çokbilmiş köşe yazarlarına da bu kapak olsun.

Ayrıca bir haklı çıkma mevzuum da Başkan Aktaş'ın yeni belediye sarayına oturamayacağı, yetişmeyeceği şeklindeydi. Saray değil, Aktaş yetişmedi.

ONDAN KORKULUR

30 yıla yakın gazetecilik yapmış emekli muhterem(!) 'Onlardan korkulur' diye yazmış sosyal medyada.

Onlardan dediği; Ayhan Salman, Alinur Aktaş ve Bülent Temelli.

"3 samimi insan, 3 dava adamı, kafalarının ardında başka hesaplar olmayan 3 gerçek dost..."

Aynen yazdıkları bu

Hiç haz etmem, kafasında 40 tilki dolaşır dediği Temelli, zeka testleriyle alay ettiği Aktaş ve Hadim'in çekirdeklerinde son kullanma tarihini aradığı Salman için bu cümleleri sarf etti ya.

Muhsin Başkan'ın meşhur sözü aklıma gelmedi değil.