CENAZE VARKEN

DÜĞÜNYAPANLAR?


Adapazarı merkeze bağlı bir köyde Hikmet Dursun adlı vatandaşın eşi vefat eder. Cenazeden bir hafta sonra da köyde komşunun düğünü vardır. Düğün yapılır. Komşunun düğününü basan acılı koca etrafa rast gele ateş açar. Olayda 1?i çocuk 5 kişi yaralanır.


Eşi geçen hafta yaşamını yitiren Hikmet Dursun, eşini kaybetmenin acısıyla
komşularının düğünde eğlenmelerine sinirlenmiştir. Eşinin acısı tazeyken köy
meydanında eğlenen kalabalığa tepki göstermiştir sözde.

Düğün basan Hikmet Dursun, bir hafta önce eşini kaybedince bunalıma girmiştir ve o
günden beri köyde kimse ile konuşmamıştır bile?

Daha sonra köylüler tarafından etkisiz hale getirilen Hikmet Dursun?u, düğün sahipleri ile
köylüler hastanelik edinceye kadar döver.

Hatalar zinciri? Herkes haklı aynı zamanda herkes haksız bu olayda?

Cenaze de biz insanlar için düğün de elbet. Acılar paylaşınca azalıyor, sevinçler de paylaşınca
artıyor. Ancak ikisinin de zamanını ve yerini bilmek gerekiyor. Acı ile sevinç
iç içe yaşanırsa böyle acı sonuçlar çıkıyor ortaya. Cenaze olduğunda mahallede
o hafta televizyon bile açılmazdı saygıdan. Düğünün tarihi vardır elbet.
Ertelenemiyorsa cenaze sahibinin rızası alınır. Rızası olsa bile eğlencesiz
sade bir düğün yapılır. Başkasının canını yakmakla da acı dinmiyor ki?

PATRONLARIN İŞTEN ÇIKARMA TAKTİKLERİ

Patron istemediği elemanı ya direk işten çıkarır ya da dolaylı yoldan yapar bunu. Ya perdenin
arkasında kalır başkası eli ile yapar bunu ya da sizin işten çıkmanızı sağlar. işte
patronun sizi işten çıkmanızı sağlayacak 9 yolu? Patronun penceresinden ve dilinden yazalım. Öyle ya tüm şartlar onlardan yana bu durumda. Birinci kural: Patron her zaman haklı değil miydi?

1-Çalışanlarla aranıza mesafe koyun: Bir çalışanla fazla yakın olursanız hakkınızda çok şey öğrenirler ve bunları size karşı kullanırlar.

2-Asla takdir etmeyin: Çalışanlarınızın hatalarını asla hoş görmeyin aksine onları bol bol
eleştirin ki daha sıkı çalışsınlar ve şımarmasınlar.

3-Çalışanların ensesinde yaşayın: iş yaparken sürekli diplerinde durun, gözlerinizi
onlara dikin
ve onları sorguya çekin.

4-Onları asla dinlemeyin: Çalışanlar düşünmeye ve fikir üretmeye kalkarsa düzen bozulur. Onları asla dinlemeyin. Dinliyormuş gibi yapın. Fikirlerini sorun ama bu sizin
aldığınız kararı değiştirmesin. Beğendiğiniz bir fikirleri olsa da onlara belli etmeyin, hatta bunları kendi fikrinizmiş gibi üstlerinize sunun.

5-Bol bol ihtar verin: Asla anlayış göstermeyin. Mesela işe bir dakika geciken olursa hemen
savunmasını alın. Nefes aldırtmayın, kül yutmayın.

6-Sevmediğiniz yönlerini törpüleyin: Çalışanlar size göre, sizin istediğiniz yönde davranmalı, kendi kafalarına göre değil Her şeylerine karışın.

7-Sosyal hayatlarını kontrol edin: Çalışanlarınızın sosyal ilişkileri kontrolünüz
altında olmalı. Kim kiminle ne konuşuyor bilmelisiniz. Bu sayede arkanızdan iş çeviremezler.

8-Onları makine olarak görün: Çalışanlar çalışmak için vardır. Siz ise yönetmek için varsınız. Onlar çalışacak siz yöneteceksiniz, bu kadar basit. Çalışan dediğin kişiliğini, dertlerini, duygularını işyerinin kapısında bırakabilmeli.

9-Otoriter ve agresif olun:Otoriteyi göstermenin en iyi yolu ise agresif olmaktır. Çalışanların
yaptığı en ufak hatada bağırıp çağırmalı, ortalığı birbirine katmalısınız.

NENE HATUNUN TORUNU OLAN KADINLARA?

Nene Hatun?un ölüm günü: 22 Mayıs 1955? Kimdir Nene Hatun? İçimizde tanımayan var mı? 93 Harbi olarak da anılan 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında,Nene Hatun Erzurumdaki Aziziye Tabyasının savunulmasında kahramanca çalışarak adını tarihe yazdıran Türk kadınıdır.

20 yaşlarında genç bir gelinken, küçük yaştaki oğlunu ve 3 aylık kızını evde bırakarak katılmıştır, vatan savunmasına. Bu fedakarlığı ve yiğitliği ile de Türk kadınının sembolü
olmuştur.

1877 yılında 8 Kasımı 9 Kasıma bağlayan gece, Osmanlı vatandaşı olan Ermeni çeteleri Erzurumun Aziziye Tabyasına girmeyi başarmışlardı. Bu sırada arkadan gelen Rus askerleri ise hiçbir zorlukla karşılaşmadan tabyayı ele geçirdiler. Sabah ezanından hemen
sonra Moskof askeri Aziziye Tabyasını ele geçirdi şeklinde minârelerden Erzurum halkına haber verildi.

Bu haberin ardından Erzurum halkından silahı olan silahını, olmayanlar ise balta, tırpan, kazma,
kürek, sopa ve taşları ellerine alarak Tabyaya doğru koşmaya başladılar. Koşanlar arasında, erkeği cephede çarpışan Nene Hatun da vardı. Ağabeyi Hasan bir gün önce cepheden yaralı olarak gelmiş ve kollarında can vermişti . Nene Hatun üç aylık bebeğini emzirdikten sonra, Seni bana Allah verdi. Ben de Ona emânet ediyorum. diyerek vedâlaştıktan sonra bir kaç saat önce ölen ağabeyinin tüfeğini alarak sokağa fırlamıştı.

Mükemmel silâhlarla donanmış Rus ordusu, baltalı-tırpanlı, taşlı-sopalı halk karşısında yarım saat tutunabildi. 2300e yakın Rus askeri öldürülüp, Tabya geri alınmıştır. Türk
tarafında ise 1000 kadar şehit verilmiştir.Nene Hatun o günleri özetle şöyle
anlatmıştır:Düşmanda iyi silah vardı, bizde de iman.?

Ölümünden bir yıl önce kendisini ziyaret eden NATOda görevli Amerikalı subayın bir sorusuna: Ben o zaman gereken şeyi yapmıştım. Bugün de gerekirse aynı şeyi
yaparım cevabını vermişti.

BUGÜN SÜTÜNÜZÜ İÇTİNİZ Mİ?

21 Mayıs Dünya Süt Günü idi... İnegöl Belediyesi her yıl kutluyor bugünü. Belediye her yıl farklı bir etkinlikle süt içmenin önemine dikkat çekiyor.

Süt: 7den 70e herkesin tüketmesi gereken en önemli bir besin. Bu böyle iken en son ne zaman süt içtiniz peki? Sütü sadece çocuklar mı içmeli? Sahi okullarda süt dağıtılmasa
çocuklarımızın anne sütünden başka hayatında süt görmediğini biliyor musunuz?

İşte sütle ilgili önemli notlar:

1-Süt: yetişkinlerde kemik erimesine karşı en güzel ilaç, gebelerde en etkin ihtiyaç, çocuklarda ise gelişim için en önemli tercihtir.

2-Süt,insan neslinin çoğalması için önemli bir besindir.

3-Kokulu otlarla beslenen hayvanların sütüne, bu koku ve lezzetin geçmesi doğaldır.

4-Sütü ısıttığımızda rengi değişmezse; süt iyi pastörize olmuş demektir.



5- Çiğ süt rahatsız edebilir. Pastörize edilen sütler, buzdolabında dört-beş
derecede yazın bir gün, kışın iki üç gün saklanabilir.

6-Süt satın alırken, iyi bir markanın, güvenilir bir ürününü tercih etmek doğru
olacaktır. Mümkünse cam şişelerdeki pastörize edilmiş sütleri tercih etmek en
doğrusu?

7- Eğer kişi süt içemiyorsa, bu ihtiyacını yoğurt, çökelek ya da peynir
grubundan karşılamaya çalışabilir.

8-Özellikle ergenlik dönemindeki kız ve erkek çocuklarının günlük bir su bardağı süt içmesi
şarttır.



GÜNÜMÜZ İNSANLARININ BAŞLICA HASTALIKLARI

Öncelikle tekrar Mübarek 3 aylarınızı ve regaib kandilinizi tebrike diyorum. Hafta başı yazdığım yazılarda bu güzel mevsimin ve Regaib Kandilinin fazilet ve önemini sizlerle
paylaşmıştım. Duamız odur ki duaların daha çok kabul olduğu bu mevsimde maddi
ve manevi hastalıklardan arınır her yönden şifa buluruz inşallah.

Bu vesile ile asrımızın bazı hastalıklarını paylaşmak istiyorum.

Herkes okusun bu hastalıkları olur mu? Sonra sayalım bakalım, bu hastalıkların kaç tanesi bizde
mevcut? Üç taneden fazla saymışsanız kendiniz için , üzgünüm manevi bir
tedaviye ihtiyacınız var. Tedavi için mübarek 3 ayları fırsat bilmeliyiz.

1-Büyüklük taslamak

2-Bildiğini zannetmek

3-Öfkeye hakim olamamak

4-Televizyon ve Internet
bağımlılığı

5-Samimiyetsizlik,Kararsızlık
ve verdiği sözde durmama

6-İnançsızlık,Karamsarlık,inandığı
gibi yaşayamama

7-Hazır ve rahat
düşkünlüğü

8-Kalabalığa uyma eğilimi,kariyer,
mevki ve makam hastalığı

9-Şansa ve şansızlığa
inanma,kumar ve şans oyunlarına ilgi

10-Ölümü unutma,dünyaya
bağlanıp sevme

11-Kınanmaktan korkma

12-Sahip olduklarının
kıymetini bilememe

13-Zamanını boş yere
geçirme

14-Sağlığını önemsememe

15-Gösteriş ve ikiyüzlülük

16-Yalan söylemek

17-Eşini aldatmak,her
türlü zinaya bulaşmak