Kur'an surelerinin her biri ayrı bir meyve gibidir.Nasıl ki hiçbir meyve diğerinin yerini tutmuyorsa Kur'an sureleri de öyledir.Her sure ayrı bir zevk ve mesaj verir.

Daha önce ki yazılarımızda da vurguladığımız gibi Kur'an ayetlerini iki açıdan incelemek gerekir:

1-Kur'an ne diyor?

2-Kur'an ne demek istiyor?

O nedenle Kur'an'a bu iki açıdan baktığımızda Kur'an'ın hiçbir ayetinin tarihsel ve mensuh olmadığını görebiliriz.

Yusuf Suresinin ilk ayetlerini ve verdiği mesajları bir önceki bölümde açıklamıştık.Bu bölümde de nasip olursa 9. Ayet ve sonrası hakkında bilgi vermeye çalışacağız.

Yusuf Suresinin 9.Ayetinde Hz.Yusuf'un (as) kardeşlerinin Yusuf'u öldürmeyi düşündükleri dile getiriliyor:" "Yusuf'u öldürün veya onu bir yere atın ki babanız sadece size yönelsin. Ondan sonra (tövbe edip) salih kimseler olursunuz.".

Bu ayetten sonra gelen ayette ise:" Onlardan bir sözcü, "Yusuf'u öldürmeyin, onu bir kuyunun dibine bırakın ki geçen kervanlardan biri onu bulup alsın.Eğer yapacaksanız böyle yapın" dedi."(Yusuf,10). buyruluyor.

Bu ayet Yusuf'un (as) büyük kardeşi Ruben'in görüşünü dile getiriyor.Ruben, kardeşlerinin kesin olarak Yusuf'u öldürme fikrini taşıdıklarını görüyor ve onları bu görüşlerinden vazgeçiremeyeceğini bildiği için daha zararsız bir görüş ortaya atarak 'Yusuf'u kuyuya atınız',diyor.Böylece Yusuf'u (as) ölümden kurtarıyor.

Bu ayetin bizlere verdiği mesaj şudur:

-Eğer çevrenizdekiler zararlı bir fikir ortaya atıp onu yapmakta kararlı iseler ve siz onları caydıramıyorsanız daha az zararlı bir çözüm ortaya atınız.Böylece büyük bir musibeti ve belayı ortadan kaldırırsınız.

Sureni 11.Ayetinde:" Babalarına şöyle dediler: "Ey babamız! Yusuf hakkında bize neden güvenmiyorsun? Halbuki biz onun iyiliğini isteyen kişileriz."buyruluyor.Bu ayette kardeşleri Hz.Yusuf'u (as) götürmek istediklerini ancak babaları Hz.Yakub'un (as) Yusuf'u vermek istemediğinden bahsediyor:" Babaları, "Doğrusu onu götürmeniz beni üzer, siz ondan habersiz iken onu kurt yer, diye korkuyorum."(Yusuf,13).

Bu ayetlerin bizlere verdiği mesaj şudur:

-Hz.Yakup (as) oğullarına güvenmiyor ancak bu güvenmeyişini nazik bir şekilde ve dolaylı olarak dile getiriyor.Bizler de herhangi bir arkadaşımızın veya çevremizdekilerin bizlere uymayan bir istekleri olursa nazikçe ve kabalık yapmadan ret etmemiz gerekir.

Yusuf suresinin 18.Ayetinde şöyle buyruluyor:" Bir de üzerine, sahte bir kan bulaştırılmış gömleğini getirdiler. Yakub dedi ki: "Hayır! Nefisleriniz sizi aldatıp böyle bir işe sürükledi. Artık bana düşen, güzel bir sabırdır. Anlattıklarınıza karşı yardımı istenilecek de ancak Allah'tır."

Rivayete göre kardeşleri, Yusuf'un öldüğünü gömleğini kana bulayıp babalarına getirdiklerinde Hz.Yakub (as) gömleği yüzüne sürüp ağladı.Olayın yalan olduğunu bilen Hz.Yakub (as) bu yalanlarını yine kinayeli ve nazik bir şekilde yüzlerine vurarak şöyle diyor:"Bugüne kadar böyle yumuşak huylu bir kurt görmedim!Oğlumu yemiş de sırtındaki gömleği yırtmamış!"

Bu bölümün bizlere verdiği mesaj da şöyledir:

-Karşımızdaki kişi veya kişiler bazen bizi saf yerine koyuyor ve bir şey anlamadığımızı zannediyorlar.Böylesi insanlar bizleri kandırmaya çalıştıklarında saf olmadığımızı onlara ima etmeye çalışalım.Yani çorbayı bize tuzsuz yedirdiklerini onlara hatırlatalım.

-Ayrıca başımıza bir musibet gelmiş ve elimizden de bir şey gelmiyorsa yapışacağımız en güzel kavram "SABIR" kavramıdır.'Güzel bir Sabır' her sıkıntının ilacıdır.

Surenin başka yerlerinde ve Kur'an'ın başka ayetlerinde de sabır övülmektedir. Çünkü 'Güzel bir Sabır' insanı ayakta tutmaya yarayan en büyük dayanaktır.