Dün olduğu gibi bugünde vücudumuzun ihtiyaç duyduğu günlük enerjinin önemli bir bölümünü tahıl ürünlerinden elde etmekteyiz. En çok tüketileni tahıl ürünü ise buğdaydır. Başta ekmek olmak üzere makarna, bisküvi gibi unlu mamullerin temel hammaddesi buğday unudur. İnsanoğlu yaklaşık on bin yıl önce buğday üretmeye başlamıştır.
İlk insanlar buğday ve mısır gibi sert taneli tahılları, içi oyulmuş taş havanlarda döverek öğüttüler. Köylerimizdeki dibek taşları bunların kalıntısı olarak görülebilir. Dövmenin yerini zamanla, dairesel dönme hareketine sahip taş el değirmenleri almıştır. Daha sonraları ise Pompei Değirmeni denilen taş değirmenleri kullanılmaya başlanmıştır.
Taşların döndürülmesi yoluyla sağlanan öğütme gücü, değirmenlerin bu metotla gelişmesinin önünü açmıştır. Nitekim taşların döndürülmesi için önce insan ve hayvan gücünden yararlanılmış, daha sonra ise rüzgar ve su enerji kullanılmaya başlamıştır.
Tarihte bilinen ilk su değirmenlerinin M.Ö. 1.Yüzyılın sonlarında Anadolu'daki bazı nehirler üzerinde kurulduğu bilinmektedir. Özelikle Karadeniz Bölgesi ve İç Anadolu Bölgesi su değirmenlerinin ilk kurulup, yayıldığı yerler olarak gözükmektedir. 19. Yüzyıla kadar değirmen teknolojisi büyük ölçüde su ve rüzgar enerjisine bağlı olarak gelişmiştir.
19. Yüzyılın ortalarında Macarlar tarafından bugünkü modern değirmenlerin esasını teşkil eden valsler arasında öğütme tekniği geliştirilmiştir. Valslerin icadı sonrası, un üretimi sanayi şekline dönüşmüş ve hızla gelişerek bugünkü düzeye ulaşmıştır. Son olarak, elektronik ve bilgisayar un sanayine girmiştir.
İlçe merkezinde yetmişli yıllara, köy ve beldelerimizde seksenli yıllara kadar değirmenler faaliyette oldular. Her köyde değirmen olur, köyün büyüklüğüne göre birden fazla da olurdu. Değirmenciye para değil de öğütülen "hak" olarak ödenirdi. Hak değirmende olur, değirmencinin hakkı deyimleri buradan gelir.
Atatürk Anıtı arkasında Nuri Bey'in Değirmeni, Bursa Yolu üzerinde Hasan Beyin Değirmeni, Akhisar'da Hayati ve Ragıp Güven'in Değirmeni, Hocaköy'de Hayati Güven'in Hafız Vahitlerle ortak olduğu Taşdeğirmen, Kavaklaraltı'nda Kaşıkçıların Değirmeni, Kavaklaraltında Hafız Vahit'in Değirmeni,Salih Anıl'ın mısır kırma makineleri, Hocaköyde Ömer Bey ve Hafız Ali Efendinin değirmeni, görüldüğü gibi ilçemizde epey değirmen faaliyette olmuştur.
Bunların dışında değirmencilik yaptığını tespit edebildiğimiz isimler aşağıdadır. İsmail Koşucu, Sait Yılmaz, Vahit Mahmutlar, Fahri Çayırlı, Ramazan Aykanat, Mehmet Uçaravcı, Muzaffer Aras, Kemal Aras, Mehmet Kaya, Cerrah Kamil Demirtaş, Hasan Harman, Küçükyenice Ali Rıza Zengin, Çayyaka Ahmet Al, Gülbahçe Dursun Aydın, Eyüp Yakut Sarıpınar, Kurşunlu : Sırrı Duymuş, Halil İbrahim Duymuş,Kestanealan Merdali Çevik, Cavit Güner, Dipsizgöl Tevfik Usta.