Cumartesi günü gazetemizin manşetinde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi?nin yapmış olduğu operasyonla ele geçirdiği 20 kiloluk esrarla ilgili bir haber vardı?

Bugün de yine KOM?un yapmış olduğu operasyon sonucunda İnegöl?de 4 kilo esrar ele geçirildiğinin haberi gazetemizdeki yerini aldı?

Öncelikle Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi?nde görevli memurlar ile İnegöl İlçe Emniyet Müdürlüğü?nü elde ettikleri bu başarıdan ötürü kutluyorum?

Lakin elde edilen bu başarı İnegöl açısından başarı mıdır başarısızlık mı?

Ne demek istiyorum?

10 yıl önce bugün yayımladığımız gazetemizin ilk sayfasını incelediğiniz de dönemin İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Mehmet Nebioğlu?nun şu açıklamasına dikkatinizi çekmek istiyorum; ?İnegöl esrar tehsi ile karşı karşıya?

Evet, tam 10 yıl önce bugün yaşanabilecek sorunlara dikkat çekmeye çalışan Nebioğlu, İnegöl nüfusunun P?sinin esrar içicisi olduğunu, gerekenin yapılmaması halinde ileride İnegöl?ün büyük tehlerle karşı karşıya kalabileceğini söylemiş?

Nebioğlu açıklamasını şöyle sürdürmüş: Bu konuda ki en önemli çözüm yaz aylarında özellikle köylerde üretilen Hint kenevirine savaş açmak. Özellikle genç nesil esrar tehsi ile karşı karşıyadır. Esrar kullanma yaşı 13-14?lere inmiş. Bu tür uyuşturucu maddelere karşı güvenlik güçlerinin mücadelesi yeterli olmayacaktır. Muhtarlar bu konuda yardımcı olmalıdırlar. Bizler bu işe dur demezsek bu maddeyle birlikte önce alkol sonra silahla tanışacak gençlerimiz. Eğer bu üçü bir araya gelirse hiç istemediğimiz sonuçlarla karşılaşırız.

Nebioğlu?nun açıklamaları geride kalan 10 yılın kısa bir özeti gibi?

İnegöl bu 10 yıllık süreçte bahse konulardan kaynaklanan nice nahoş sahnelerle karşılaştı?

Bugün için KOM?un başarılı operasyonlara imza attığını söyleyebiliriz?

Peki ya biz İnegöl halkı olarak Nebioğlu?nun uyarılarını ne kadar dikkate alıp sorunun önüne geçmek için çaba sarf ettik?

Şimdi bu çerçevede İnegöl olarak kendimize ?başarılı mıyız? diye sorduğumuzda ne cevap verebiliyoruz?

GÜZEL SÖZLER:

?Boş zaman yoktur. Boşa geçen zaman vardır? ? Rabindranath Tagore