Bir kişi ya da makamın alameti olarak; mektuplara, senetlere ve diğer evraka basılmak üzere üzerinde kabartma bir işaret, yazı bulunan taştan, lastikten ya da metalden alete kazıma mühür denir.

Mühür bir belge, mektup ya da eşyanın gerçek ve onaylanmış olduğunu göstermek, sahibini belirtmek, önemli mektup ve paketlerin açılmasını engellemek için de kullanılır

Halk arasında "Kocakarı Mührü" olarak da adlandırılan, okuma yazma bilmeyen vatandaşların imzası yerine de geçen ve resmi işlemlerde geçerli olan bir mühür türü vardı.

Tamamen kişiye özel, el yapımı olurlardı, Kullanılabilmesi için noter onayı gerekirdi. Kaybolması durumunda bir kopyası yapılamaz yeni bir mühür yapımında ise yeniden noter onayı gerekirdi

Bir taban bölümü ve saptan oluşur, pirinç üzerine kişinin adının ilk harfi ve soyadı kazınarak yapılır, zincire takılarak boyunda ya da küçük bir kese içinde taşınılırdı.

Yüzük biçiminde olup parmağa takılanları da vardır. Alt tabana ters olarak kazınır, kağıt üzerine basıldığında düz olarak imza çıkardı.

Okuma yazma bilmeyen ya da imza atamayanların en büyük yardımcısı mühürler, okuma yazma bilen sayısının artmasıyla önemini yitirdiler.

İlçemizde bu mesleğin tespit edebildiğim es eski ustası, aynı zamanda ilçemizin tanınmış fotoğrafçılarından Mehmet Fahri Tosun (1904-1958)'dur.

1958 yılından itibaren yine fotoğrafçı Merhum İlhan Ataç'ın mesleği tek başına sürdürdüğünü görüyoruz.

Günümüzde ihtiyaç olarak değil de hatıra olarak yaptırılan mühür kazımacılığını İlhan Ataç'ın 1981 doğumlu oğlu Erhan Ataç ilçemizdeki son usta, ülkemizdeki son ustalardan biri olarak mesleği sürdürme gayretinde olduğunu görüyoruz

RESİM: ERHAN ATAÇ MÜHÜR KAZIMACILIĞININ İLÇEMİZDEKİ SON USTASI