Bakır kapların hava ile temas sonucu oksitlenmesi ve yiyecek içecekle teması sonucu yüzeyde bakır sülfat'ın oluşması ölümle sonuçlanan zehirlenmelere neden oluyordu. Kalayın bulunması, bakırın mutfak eşyası olarak geniş ölçüde kullanımına neden olmuştur.


Kalay hava ile temas ettiğinde oksitlenmeyen iyi bir koruyucu tabakadır. Bakır kaplar ve kalay birbirlerinin kullanımı ve gelişimini olumlu etkilemiştir. Kalayın bakırla işbirliği, kalaycılık mesleğini ortaya çıkarmıştır. Bakır kapların üzerini kalayla kaplayanlara kalaycı denirdi.


Kalaycılar diğer esnaflar gibi dükkanlarında mesleklerini yaparlar, dönem dönem de çevre köy ve kasabalara seyyar olarak çıkarak kalaycılık yaparlardı. Tamamen seyyar olanları da olup köyleri, küçük kentleri, varoşları dolaşır, köylüler de kalaycının gelmesini beklerdi. Kalaylı kap güvenilir olmanın dışında ailenin saygınlığına da katkı sağlardı.


Kalaycılar bir köşede konaklar, çevreden kalaylanacak kapların gelmesini bekler, bazen dolaşır toplar, kalaylar daha sonra da dağıtırlardı. Çalışırken ocak kömür, kıskaç, kalay, nişadır, pamuk, kostik gibi alet ve malzemeler kullanılırdı.


Yapılan işi tavlamak, temizlemek ve kalaylamak olarak üçe ayırabiliriz. Tavlamak; Kalaylanacak kaplar ne kadar temiz olursa o kadar kolay ve iyi işçilik çıkar, bere ve çürümelerin olmaması gerekir. Kapların, daha önceki kullanımlardan olan atıkları, körük ve kömür yardımıyla orta sıcaklıkla yakılır. Kalaycılık dilinde buna tavlama denir.


Temizleme; Tavlanan materyaller tuz ruhu ile sıvanarak kalaylanacak kısımlar ince kumlarla el, ayak yardımı ile güzelce silinir. Kalaylanacak zemin tüm kalay almayı engellenecek tüm dış etkenlerden sıyrılır. Ezik büzük yerler ise çekiç tokmak gibi aletlerle düzeltilir.


Temizlenen kap ocağın yanına kıskaç ile tutularak ısıtılır. Usta kabın içine bir miktar nişadır serper, Sonra bir miktar kalayı parçalayıp kabın içine atar kabı sallar kalay erimiş olur. Kap küçükse kalaylama işlemi bir kerede biraz büyükse bölüm bölüm kalaylanır. Sonra kabı hızla ısıtıp pamukla dolanır üfler ve soğumaya bırakır.


40-50 yıl önce alüminyum mutfak eşyaları yaygınlaştı. Çelik emaye ve cam mutfağa girdi. Bakır kaplar piyasadan çekildi. Bakır eşyaların kullanım alanı kalmadığı için kalaycılık mesleği de yok olmuştur. Turistik bakır eşya imalatçılığının dışında pek kullanıcısı da yoktur.


1900'lü yılların başında Rize tarafından göç eden Karadenizli ustalar ilçemizde mesleğin öncülüğünü yapmışlardır. Yusuf Güçlü, Zeki Özaras gibi ustalar akılda kalanlardan bazılarıdır.


Kaynakça : Kenan Yetişen Kalaycılık Şehrengiz Prusa Dergisi Şubat 2014 Sayı 47, sayfa 64-67

1)YUSUF KIZIL FOTOĞRAFI 2)İBRAHİM PEYNİRCİ FOTOĞRAFI