Işıl ışıl lüks bir ortamda kızlı erkekli bir grup.Dini (!) sohbet havası verilmeye çalışılan bir eğlence ortamı.Sonu "İnşallah" ile bitip "Maşallah" ile karşılığı gelen diyaloglar..

Yaklaşık 6 7 senedir devam ediyordu bu durum.İnsanların büyük kısmı internet üzerinde eğlence amaçlı videoları izliyor,videolardan kesitler havalarda uçuşuyor ve esprilere malzeme oluyordu...Tabi bu kişilerin ağızlarından çıkan İslami terimler bu eğlence furyasından payını alıyordu.

Beyler dini sohbet yapıyordu kendilerince ama insanlar daha çok kafa bulmak,dalga geçmek için izliyor ve onların diline doladıkları kavramları da alay konusu yapıyorlardı.Buna uzun bir müddet kimsenin sesi çıkmadı.Sesini çıkartanlar ya bu kişiler tarafından yobaz gerici münafık diye itham edildi ya da bir şekilde susturuldu..Adamların kavramlarımıza yaptığı saldırıyı hiç dikkate almadık.

Müslümanlar olarak kendi jargonumuzu kavramlarımızı dilimizi ele ayağa düşürme konusunda yeryüzünde kimseden geri kalmıyoruz sanırım... Bu durum tamamen ve yüzde yüz bizim suçumuz.Öyle bir hale geldik ve getirdik ki kavramlarımızı...İnşallah Maşallah deyince bu tipler geliyor akla...Cihat gibi ulvi bir kavramın neler çağrıştırdığı ise cok acı...Haram deyince softalar,helal deyince işi kitabına uydurmaya çalışan tipler geliyor akla..


Bazı kavramlarımızın yüzüne bile bakmıyor onların sunduğu güzellikleri Batının lügatinde arıyoruz.Oysa İslam'ın üç temel ayağı olan Tevhid Adalet ve Özgürlük kavramının bir insanın toplumun en iyi düzeyde yaşamını idame ettirebilmesi için gereken şartları sağladığını önemli bir kısmımız bilmiyoruz...(Bu arada özgürlük deyince de yanlış anlaşılmak istemem.Belki en büyük hasarı alan kavram bu.)

Aynı acımasızlığı yine kavramların erozyonu üzerinden birbirimize gösteriyoruz.Selefi deyince üstüne bomba bağlayıp sağda solda patlatan psikotik tipleri akla getiren biziz.Sufi deyince de sesli zikir esliğinde orasına burasına şiş sokan adamları tahayyül eden biziz."Hadis kurana uymazsa kabul etmeyiz." deyip hadis ilminde bir metod olan "Metin Tenkidi"ni benimsemiş Müslümanları görünce onlara "Peygamber inkarcısı" diyenler biziz.Hadis konusunda ehemmiyet sahibi Müslümanlara "Deve sidiği içen adamlar." diyen yine biz Müslümanlardan başkası değil.Tasavvufu kabirdeki mevtadan medet dilemekten ibaret sananlar ciddi bir çoğunluğa sahip Müslümanlar arasında. Vahdeti Vücud Rabıta gibi tasavvufçular arasında dahi tartışma konusu olan mevzuları genele yayıp hepsi böyle düşünüyor hepsi buna inanıyor zannediyoruz.

Her şeyimizi kavramlarımızı değerlerimizi peşkeş çekiyor gereken önemi vermiyoruz..Oysa bir kültürü,dini,ideolojiyi,felsefeyi diğerlerinden ayıran belirgin kılan en belirgin özellik onun kavramlarını da içine alan "dil" olgusudur..Bir şeyi tahrif etmek yozlaştırmak için kullanılabilecek en birinci yol dil ile oynamak,ihtiva ettiği kavramların içini boşaltıp kendi istediğin gibi doldurmaktır..Bunun için kavramı anlam kaymasına uğratmak ya da kavramı sadece içindeki bir cüze tekabül eden kısmı ile eşit tutmak (ibadet kavramı gibi) ya da o kavramı ayağa düşürüp eğlence konusu yapmak dili tahrif etmenin en basit yollarıdır.


Kavramlar değerlerin temelidir.Kavram ve değer birbirine domino taşı gibi bağlıdır. Biri giderse öbürünün devrilmesi işten bile değildir. Bu yüzden rahmetli Cemil Meriç in dediği gibi "KAMUS NAMUSTUR." ...Biz Müslümanları itibarsız kılmak isteyenler bizim kavramlarımızla oynuyor.Bizde buna teşne oluyoruz.Ya kavramlar korkunç bir hale bürünüp önümüze servis ediliyor ya da ele ayağa düşürülüp çoluk çocuğun eğlencesi haline getiriliyor..


Bundan kurtulmanın yolu olabildiğince toplu ya da bireysel olarak "Kavram çalışmaları" yapmaktır.Kavramların çıkış noktasını tarihsel tekamülü de göz önüne alıp anlamlarını günümüzün en isabetli verileri ile donatmaktır. Bunu yaparken olabildiğince eski sözlüklerin kullanılması daha faydalıdır.Bunun bizim ufkumuzu açacağına ve dinimizi hayatı ve dünyayı daha iyi anlayacağımıza eminim.Bu yolla da bize kavramlar üzerinden aşılanmak istenen yozlaşmanın da ciddi anlamda önüne geçileceğine inanıyorum...

Selam sevgi ve muhabbetle...