Okulların açıldığı bu hafta da dersin öğretmeni ilk derste tahtaya önce "1" (Bir) rakamını çizdi ve öğrencilere dönerek "Bakın gençler! Bu bir rakamı kişiliğinizi yani sizin şahsiyetinizi ifade eder.Sonra yanına "0" (Sıfır) çizdi ve ekledi.Bu sıfır başarınızın semboludur.Eğer kişiliğinizin yanına başarıyı da eklerseniz kişiliğiniz on kat değer kazanır.Daha sonra tahtaya bir tane daha "0"(Sıfır) çizdi ve "bu sıfır da sizin yeteneğinizdir" dedi."Yeteneğinizle kişiliğinizi yüze katlarsınız" diye ekledi.Ve en sonda da bir "0" (Sıfır) daha çizdi ve dedi ki:"Bu sıfır da sizin çalışma disiplininizdir.Eğer disiplinli çalışırsanız başarınızı ve kişiliğinizi binlere çıkartırsınız".
Dersin öğretmeni bu kavramları kısaca anlattıktan sonra bu kez eline silgiyi aldı ve ilk çizdiği "1" (Bir) rakamını sildi ve şu önemli cümleyi söyledi:"Gençler! Eğer kişiliğiniz olmazsa ve de kişiliğinizi başkasının eline verirseniz diğer kavramların hepsi sizin için artık sıfırdır.Size faydası yoktur.Bundan böyle o kavramların tümü kişiliğinizi teslim ettiğiniz kimselere yarayacaktır."
Dersin öğretmeninin de ifade ettiği gibi bir insanın en önemli özelliği kişiliğidir.Eskiler kişiliğe,şahsiyet,hüviyet gibi isimler de vermişlerdi.Hüviyet,Arapçada 'Huve' ( o) zamirinden gelir. Yani başka biri olabilmek, farklı bir kişi olabilmektir.
Kişilik sahibi olmanın elbette ki bazı basamakları vardır.Bir insanın kişiliğini elinden almak isteyenler önce aşağıdaki maddeleri yok etmeye çalışırlar:

-AKIL:Kişilik düşmanları akla büyük düşmandırlar.Çünkü onlar için en büyük engel akıldır.Düşünen,akleden insanı kolay kolay kendilerine bağlayamazlar.Bundan dolayıdır ki sohbetlerinde aklın gereksizliğinden bahsederler."Bizim sohbette akıl yalın ayak kaçmıştır" gibi uçuk sözler söylerler.Ve sohbete gelenlere "Bizim önümüzde ölü gibi olacaksınız.Nasıl ki ölen kişi gassala (ölü yıkayana) itiraz edemiyorsa sizlerde itiraz etmeyeceksiniz.Burada gördüğünüz İslama aykırı hareketlerde de bir hikmet vardır. 'Ben herhalde o hikmeti anlayacak seviyeye henüz gelmedim' diyeceksiniz".Size öncelikle bunları anlatacaklar.

-DOĞRU DİN: Kişilik düşmanlarının en büyük engellerinden birisi de doğru dindir.Çünkü doğru dinin kaynakları Kur'an ve Sünnettir.Bunlardan kendilerine ekmek çıkartamazlar. Çünkü kaynağı sorulacaktır.O halde ne yapmalılar? Dinin kaynaklarını değiştirmeliler.Örneğin rüyaları eklemeleri gerekir hem de birinci kaynak haline getirilmelidir.Nasıl olsa rüyanın kaynağı yok,soranı soruşturanı yok.Ve öylede yaptılar.Böylece her istedikleriyle ilgili bol bol rüyalar uydurarak isteklerini fazlasıyla elde ettiler.

-İRADE: Kişilik düşmanları, kullanmak istedikleri kişilerin iradelerini ellerinden alırlar.İradesi alınmış insanları Kur'an bakın ne güzel tasvir ediyor:"Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir."(A'raf-179).

Kişiliği ve iradesi elinden alınmış insanları şu üç şeye düşman ederler:
1-Ailerine:Kişiliği ve iradesi elinden alınmış insanlara bakın anne ve babalarından çok sahte hocalarına itaat ederler.Onlara karşı gelmekten çok korkarlar.Çünkü öyle beyinleri yıkanmıştır.
2-Halkına düşman olurlar:Gerektiğinde halkın üzerine ateş açarlar ve bunu ibadet aşkıyla yaparlar.Ateş açmayanlara şefaat edilmeyeceğini ilan ederler ve buna samimiyetle inanırlar.
3-Ümmete düşman olurlar:Kişiliği ve iradesi elinden alınmış insanlarda ümmet bilincine rastlayamazsınız.Başlarındaki sahtekar hoca İsrailli çocuklara ağladığı kadar Filistinli çocuklara hiç ağlamamıştır.İsrail'in otoritesine saygı gösterilmesini istemiş ama kendi ülkesinin meşru otoritesine baş kaldırmış ve darbe yapmaya kalkışmıştır.Papayla görüştüğü kadar İslam alimleriyle görüşmemiştir.

UNUTMAYIN: Kişiliği ve iradesi elinden alınmış bu insanlar "Dinler Arası Diyalog" adı altında 3 dinin oluşumundan oluşan sahte bir dine bağlandıklarından haberleri bile yoktur.Sahte hocaları kendilerine 'Kıtmirim' (Köpeğim) dediğinde de onurlandıklarını düşünecek kadar kişilikleri ve iradeleri yok olmuştur.