Güzel Dinimiz İslam, bizlere ne kadar da güzel ölçüler getirmiştir.Dünya tıpkı bir ilaç gibidir.Çok içersen zehirlenirsin az içersen faydasını göremezsin.İmam Ebu Yusuf hazretlerinin de dediği gibi:" Dünya ile ilişkin ateş ile ilişkin gibi olsun.Çok yaklaşırsan yanarsın.Buna karşılık uzak durursan donarsın".

İşte İslam budur.Hayata her zaman denge getirmiştir.İslam dini mal,mülk edinmeye karşı değildir.Tam tersine "Veren el alan elden üstündür" prensibini ortaya koymuştur.İslam'ın 5 şartından 2 tanesi olan Hac ve Zekat parayla olan ibadetlerdir.Böyle bir din mala mülke ve paraya karşı olabilir mi?Ancak şu var ki dinimiz bizden dengeye dikkat etmemizi istemektedir.Çünkü Kur'an dengeyi şu ayette olduğu gibi bize göstermiştir:" "Allah'ın sana verdiği (servet ve zenginlik gibi) şeylerde ahiret yurdunu ara. (Onları insanların yararına harcayarak ahirette seni mutlu kılacak mükafatı elde etmeğe çalış). Dünyadan da nasibini unutma. (Bu imkanlardan ölçülü bir şekilde kendin de yararlan.) Allah'ın sana iyilik yaptığı gibi sen de iyilik yap ve yeryüzünde bozgunculuk isteme. Çünkü Allah, bozguncuları sevmez."(Kasas,77).

İnsanlar bu dengeyi kaybedince her şeyde olduğu gibi para meselesinde de ölçüyü kaybettiler.Peki insanlar paraya neden bu kadar düşkün hale geldiler:

1-Dünyevileşme:Yani dünya sevgisi ağır basmaya başladı.En geniş eve en pahalı arabaya sahip olma isteği.

2-İslam'ın emrettiği infak meselesinin uygulanmayışı:Kur'an'da takriben 200'den fazla infak ayeti vardır.Bu ayetler Müslümanlara birbirlerine ve hatta bütün insanlara yardım etmeyi emretmektedir.

-Bu yardımlar sadece bolluk zamanında değil darlık zamanında da yapılması emredilir:" Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever.(Al-i İmran-134)

-Yüce Rabbimiz malımızda fakirin hakkı olduğunu bize hatırlatmaktadır: "Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır."(Zariyat-19),

- Paylaşılınca mal mülk bereketlenir.Bereket dediğimiz olay zahiri rakamlarla ölçülemez.Bu konuda yüce Allah şöyle buyuruyor: "Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu, yedi başak bitiren ve her başakta yüz tane bulunan bir tohum gibidir. Allah dilediğine kat kat verir. Allah lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir."(Bakara-261).

Peki insanlar parayı sevince ne oldu?

-Her şeyin ölçüsü para olmaya başladı.Dostluklar para üzerine kurulmaya başlandı.Menfaat bitince dostluklar da bitti.

-İnsanlar maddeleştiği için soyut/manevi değerler yok oldu.Artık güven dediğimiz kavram ortadan kalktı,kimse kimseye güvenemez hale geldi.

-Acıma ve merhamet duyguları köreldi.Çünkü para sevgisinin olduğu toplumlarda acıma ve merhamet zayıflar.Lillah'ın (Allah rızası için) yerini Lira alır.

-İnsanlar geleceklerinden korkmaya başladılar.Çünkü İnfak kavramının (Zekat,sadaka,yardım) uygulandığı dönemlerde insanların akşam ekmekleri varsa sabah için akşamdan ekmek almazlardı.Çünkü biliyorlardı ki düşenin dostu vardır.Oysa günümüzde bu atasözü tersine dönmüştür.Yani "düşenin dostu yoktur."

-Para sevgisinin yaygınlaştığı toplumlarda sözünde durmak,helalinden kazanmak gibi kavramlar da yok olur.Çünkü sadece kar-zarar anlayışı vardır.Oysa dinimiz bizlere kar ve zararın dışında helal ve haramı da öğretmiştir.

-Para sevgisinin yaygınlaştığı toplumlarda insanların gözü doymadığı için sahte para yaparlar.Ama:

UNUTMAYIN:Böyle toplumlarda paranın sahteleştirdiği insanlar da çoğalır.