Kendine ait işyerinde sebze ve meyve satışı yapan esnaf anlamına gelen "Manav" sözcüğü, meyve ve sebze ürünlerinin perakende olarak satıldığı mekanlar için de kullanılır. Manavlığın esnaflığın zorluk derecesi yüksek bir meslek grubu olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim.

Çalışma saatleri açısından bakkala yakın süre açık bulundururlar. Ürünlerini açıkta sergileyerek sattıkları için, manav dükkanlarının temiz tutulması hiç de kolay olmaz. Ellerinde su tenekeleri, hortumlar işyerlerinin önlerini ıslatarak tozla mücadele ederler. Tazeliğini koruyabilmeleri için aynı özeni ürünlerine de gösterirler.

Hasarlı ürünün çok fazla çıktığı işkoludur. Sattıkları ürünler; sıcaktan, soğuktan, rutubetten, güneşte kalmaktan, lodos, don, gibi doğa olaylarından birinci derece etkilenen ürünlerdir. Bozulma, küflenme, çürüme gibi durumlarla her gün karşılaşırlar. İşyerlerindeki sebze ve meyveyi her gün elden geçirerek kontrol ederler.

Müşterileri genelde orta ve üst gelir grubundan insanlar olup zorluk dereceleri de yüksektir. Müşteri farklı şeyleri manavda bulma hakkını kendinde gördüğü için, sebze ve meyve çeşitleri her zaman çok olmalıdır. Manavdan aldığımız ürünlerde sıkıntı yaşamak istemeyiz. Pazarcıya gösterilen hoşgörüyü de manava göstermeyiz.

İlçemiz açısından bakıldığında şartlar daha da zordur. Her zaman iyi düzeyde bir ilçe pazarı ile rekabet etmeniz gerekir. Buna rağmen günümüzde "semt manavlığı" yapan arkadaşların oldukça başarılılar. İlçemizde meslek doksanlı yıllara kadar "Manavlar Aralığı" denilen bir bölgede yerine getirilmişti.

Çarşı içinde Özler Beyaz Eşya Ticareti ile Yapı Kredi Bankası arasında kalan elli metre kadar mesafede bulunurlardı. Solda ilk dükkan Sabri Paksoy'undur oğulları Sami ve Rahmi ile birlikte çalışırdı. Dibinde Fehim ve Münir Özsargın Kardeşler bulunurdu. Çocukları İbrahim, İrfan Sait ve Mustafa'da bir süre mesleği devam ettirdiler.

Soldan üç ve dördüncü dükkanlar Aktar Nuri Anık ve Terzi Selim Özçiftçi idi. Manav Mesut Yemişçi ağabey de çocukları ile bu taraftan son, çarşı içinden gelirken ilk manav dükkanını işletirdi. Karşı sırada şu an için Cerrahlı Baharatçının bulunduğu yerde de Manav Mehmet ve oğlu İbrahim Varyemişçi'den ibaret bir "Manavlar Aralığı".

Kiviyi, Avokadoyu da ilk olarak o dükkanlarda gördük. Taneyle muz satın aldığımız dükkanlardı onlar. Ama güzel dükkanlardı, bugün birinden yarın öbüründen alışveriş yapardık. Ya da birinden yaptığımız alışverişin eksiklerini ötekinden tamamladığımız dükkanlardı. Ya da parasını sonra vereceğim diyebildiğimiz güzel insanlardı.