Sandık gününe kadar 1 numaralı gündemimiz Referandum. Evet diyenler de hayır diyenler de bizim insanımız. Meclis üzerine düşeni yaptı. Şimdi söz sırası Milletimizde...

Süreç işliyor. Her ne kadar birileri; "Bu süreçten acaba bir kriz çıkarabilir miyiz?" diye beklenti içinde olsa da; eminim, Milletimiz bu süreci de başarı ile atlatacaktır.

Temennim odur ki; kazanan vatanımız ve milletimiz olsun. GençGazete'de, daha önceki yazılarımızda; Evet diyenlerin gerekçelerini paylaşmıştık. Bugünden sonra hayır kanadının gerekçelerine bakacağız.

KİMLER HAYIR DİYOR?

Öncelikle hayır kanadında yer alan partilere göz atalım; CHP ve HDP başı çekiyor. Saadet Partisi ve BBP de hayır deme eğiliminde.

Evet kanadında yer alanlar; İsmi geçen siyasi partilerin haricinde, FETÖ ve PKK başta olmak üzere, hain ve düşman tarafların, terör odaklarının da bu kanatta yer aldığını sürekli dillendiriyorlar.

FETÖ ve PKK'yı kale almıyoruz. Onların ve onlar gibi şer odaklarının gerekçeleri bizi bağlamaz. Onların hayırları da evetleri de yok hükmündedir.

Biz Hayır diyen Milletimizin gerekçelerine bakalım.

SAADET PARTİSİ NEDEN HAYIR DİYOR?

Saadet Partisi'nden başlayalım. Öncelikle şunu söyleyelim; Saadet Partisi'ni diğer hayırcılardan ayırmak gerekiyor. Diğer hayırcılar siyah olarak renklendiğinde, Saadet Partisi gri olarak renklendirilebilir.

Referandum kapısının açılmasından kısa bir süre sonra Saadet Partisi, Başkanlık tartışmalarında tavrını açık bir şekilde ortaya koydu. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu anayasa değişikliğine, mevcut haliyle evet oyu vermeyeceklerini açıkladı. Bu açıklama her kesimde büyük yankı uyandırdı.

Şüphesiz, Saadet Partisi'nin toplumdaki karşılığı, aldığı oyun çok ötesinde.

Rahmetli Erbakan'ın ve Milli Görüş partilerinin geçmişte Başkanlık sistemini savunduğunu biliyoruz., Özellikle de 1973'te MSP'nin Seçim Beyannamesinde başkanlık sistemi savunulmuştur.

Geçmişine rağmen bugün Saadet Partisi neden hayır diyor?

Saadet Partisi İlçe Başkanı Ertan Sütçü ile çok eskiye dayanan bir dostluğumuz var. Kendisini ve çalışmalarını çok yakından takip ediyorum.

Saadet Partisi anayasa değişikliği konusunda acele edildiğini düşünüyor.

Yeni anayasanın, içeriği tam olarak anlaşılamadan halkın önüne getirilecek olmasından rahatsız. Anayasa değişikliğinin beklentileri karşılamadığı görüşünde. Saadet Partisi yeni anayasada örneğin idam istiyor. Avrupa Birliğine ve ABD ittifakına karşı. Zina, Faiz ve domuz eti gibi haramların yasaklanmasını istiyor.

Saadet Partisi anayasa değişikliğinden endişe duyup, yeni anayasayı riskli bulduğu için, teklifin mevcut şekliyle referanduma sunulması durumunda Hayır oyu vereceğini açıkladı. Yorum yapmadan bu endişeleri paylaşalım.

SAADET PARTİSİ'NİN GEREKÇELERİ

Saadet Partisi'nin endişe duyduğu konular şunlar:

1-Anayasa değişikliğinde; Yasama, Yürütme ve Yargı arasındaki, kuvvetler ayrılığı prensibine uyulmuyor.

2-Güçlü bir Meclis yerine zayıf bir Meclis hedefleniyor. Meclis İcrayı tek elde toplayan Cumhurbaşkanının gölgesinde kalacak. Güçlü bir meclis için TBMM'nin kanun yapma, bütçeyi onaylama, değiştirerek onaylama ve denetleme hakkı mutlaka korunmalıdır.

3-Seçim barajının ortadan kalkması gerekiyor. Toplumun tüm kesimleri Mecliste temsil edilmelidir.

4- Anayasa değişikliğinde; Gensoru müessesesi muhafaza edilmiyor.

5-Yargı bağımsızlığı zedeleniyor. Yargı, ne yasamanın ne de yürütmenin etkisinde kalmayacak şekilde düzenlenmelidir

6-Cumhurbaşkanı partili oluyor ve kontrolsüz yetkilerle donatılıyor.

Özellikle de meclisin feshedilmesi gibi riskler var.

Özetle Saadet Partisi'nin gerekçeleri bunlar.

Saadet Partisi, açıklamalara bakılırsa kesin hayır deme kararında değil. Endişe ve eleştirileri dikkate alındığında evet deme sinyalini de görüyoruz aslında.