Ailemizle bir odada oturuyoruz. Biraz sonra susadık, kapı aralandı bir el bize su ikram etti. Daha sonra acıktık ve aynı el bize yiyecek bir şeyler verdi. Canımız tatlı çekti aynı el bize tam da istediğimiz gibi tatlı ikram etti. Biz, ikram eden kişiyi görmüyoruz. Pekala onun hakkında ne düşünürüz.? El cevap: Bu kişi bizi tanıyor, ihtiyaçlarımızın farkında en önemlisi de bizi seviyor.

Allah Teala'yı görmüyoruz ama O'nun bizi sevdiğini biliriz. Allah bizi bizden daha iyi tanıyor, biliyor.

BEDEN, GÖNÜL VE NEFS

Bedenimiz, ruhumuz ve nefsimizle yaratılmış bir varlığız. Her birinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek imkanı Cenabı Hakk bizlere bahşetmiştir. Bizler bu nimetlerin nereden geldiğini iyi anlar ve üzerimize düşeni idrak edebilirsek "kul" olmaya başlamışız demektir.

Bedenimize zarar verecek unsurlar haramlar olarak malumunuzdur. İçki, domuz eti, kan,uyuşturucu, necaset..Helaller haramlar belli.

"İnsanların haklarında yanıldıkları iki nimet vardır: Bunlar sıhhat ve boş vakittir" diye buyuran Mahbub-u Hüda (sallallahu aleyhi ve sellem) bu hassasiyeti dile getirmektedir.

RUHUMUZU NASIL KONUŞTURURUZ?

Ruhumuzun da ihtiyaçları var ve bunun için onun doyurulması gerekir. Aksi halde nefis bu boşluğu kendi zevkine göre dolduracaktır.

Nefis bizim kötü duygu ve düşüncelerimiz insanın gizli bir düşmanıdır.

Ruhumuz ya da diğer bir ifadeyle gönlümüz yalan konuşamaz, nefis ise yalan konuşur. Eğer ruhumuz konuşmuyorsa nefis gevezeliğe başlayacaktır.

Bir sınıf düşünün. Onlara bir soru sordunuz. Sessiz kalmış bir öğrenci var. Diğerleri ise lafazanlık yapıyor, her söze atlıyor. Hiç konuşmayan öğrencinin vereceği cevabı duymak istiyorsunuz ne yapmalısınız? Önce çok konuşan bu öğrencileri susturmalısınız ki suskun kalan bu öğrencinin konuşabilmesi için uygun bir ortam oluşsun. Ruhumuzla nefsimizin durumu tıpkı buna benzer. Ruhumuzun zarar görmemesi için nefsani konuşmamak icap eder. Aksi halde bu konuşma insanı şeytani bir yapıya götürür.

RUHUN İLACI NEDİR? SÖYLEYEYİM Mİ?

Ruhumuzun ihtiyaçları dilin zikrullahla meşgul olmasıyla başlar. Esma'ul Hüsna Allah Teala'nın en güzel isimleridir. Bu isimlerle ruhumuza konuşabilme imkanı veririz.

Dilde özel bir hususiyet vardır ki bunu inşallah haftaya ele alacağız.

Ramazan'da oruç tutulmasındaki hikmetlerden bir tanesi de nefsin ve bedenin ihtiyaçlarını asgari düzeye indirmek bu sayede ruhu doyuma ulaştırmaktır. Beden ve ruh.. Beden doyurulduğunda ruh rehavete kapılır. Ruh doyuruluyorsa beden aç kalıyor..

NEFSİ EZMEDEN RUH HUZURA ERMEZ

Şeytanın görevi insanı kandırmaktır. Görevi budur. Günahı, fitneyi tatlı gösterir.

Bu düşmanlık insanlık tarihiyle başlamış halen devam etmektedir. Şeytana karşı galibiyetin için önce nefsini ezebilmen gerek. Sen nefsini ezmeden yola çıksan şeytanının oyuncağı olur çıkarsın.

O halde Hakk Teala'nın seni sevdiğini unutma! Ruhunun yani gönlünün sesine kulak ver! Bunu yaparken de nefsinin çenesi kapat. Kapat ki ruhun sana yol göstersin de hakikat-i İlahiyye'nin tadına varsın.

Muhabbetle kalın..