Realist idarecileri seviyorum. Popülizmden uzak, ?herkesin ağzına bir parmak bal sürme? gibi yaklaşımları olmayan, meselelere gerçekçi yaklaşan idarecilerin sayısının artması ile Türkiye?de birçok sorunu çözebileceğimize inanıyorum.

Dün CHP?nin ziyaretinde bir kez daha gördüm ki Kaymakam Aziz İnci, işte o aranılan realist idarecilerden biri. Artık ?olmayacak duaya amin? deme noktasına gelmiş olan il meselesini CHP İlçe Başkanı Turhan Neşe?nin gündeme getirmesinin ardından İnci, bir manada ?İl olma meselesi bitti, büyükşehir meselesi başladı. Bırakın il olmayı da Büyükşehir?e hazırlanalım? dedi. Benim anladığım o. İnci burada CHP?lileri geçiştirmek için ?Haklısınız İnegöl il olmalı, İnegöl bunu hak ediyor. Ama elimizden bir şey gelmiyor? türünden cümleler de kullanabilirdi.

Kaymakam İnci, buna benzer bir çıkışı da yine il olma konusunda gerçekleştirilen toplantıda dile getirmişti. ?Özel statülü ilçe? kavramının konuşulduğu anda çıkıp: ?Ben yıllardır İçişleri Bakanlığı?nın bürokratıyım ama özel statülü ilçe diye bir şey duymadım. Olması da pek mümkün gözükmüyor? demişti.

4+4+4 eğitim sistemi ile ilgili de Kaymakam Aziz İnci?nin yaklaşımlarını paylaşmam gerekiyor. 6 yaş için çok erken diyenlere İnci şu ifadelerle cevap veriyordu: ?Eğitim yaşı öne çekiliyor. Hem eğitim süresini yükseltmek hem de yaşı küçültmek çok önemli. Biz hala 60 aylık çocuk okula gider mi tartışması yapıyoruz. Çocuklarımız en karmaşık elektronik aletleri kullanırken gurur duyuyoruz ama çocuğumuz için 60 ay erken diyoruz. 60 aylık çocuğa geometri dersi öğretmiyoruz ki. Çocuklarımız gelecek sosyalleşecek, arkadaş edinecek. Kuralları, kaideleri, sevgi ve saygıyı öğrenecek. Sümerliler ile ilgili bir bilgiyi paylaşmak istiyorum. Orada yapılan araştırmalarda eğitim yaşının 6 olduğunu görüyoruz. 6 bin yıl önce eğitim yaşı 6 iken biz bugün bu yaşı tartışıyoruz?

Velhasıl Kaymakam Aziz İnci?nin kuru kuruya evet ya da hayırcı yaklaşımlardan ziyade meseleleri çok farklı noktalarda ele alışını, göreve başladığı 1 yılık zaman diliminde bir çok platformda görmenin mutluluğunu yaşayanlardanım. Hem bürokraside hem siyasette popülizmi yendiğimiz gün, daha yaşanabilir bir ülke/il/ilçe olma yoluna gireceğimize inancım tam.