Öncelikle Mübarek Ramazan Ayınızı tebrik ediyorum. Çocukluğumdan beri, bir yıl içerisinde yaşadığım en güzel zaman dilimi: Ramazan? Sizin için de bu tespitimin geçerli olduğunu düşünüyorum.

Ramazan ayına kadar devam eden monoton hayatımız bu ayla birlikte birden farklılaşıyor. Bir sene boyunca yiyip içen biz, bu alışkanlığımızı terk edip aç ve susuz kalmasını biliyoruz. Kulağımız daha çok ezanı ve K.Kerim?i duymaya başlıyor. Ayağımız daha çok camiye cemaate gitmeye başlıyor. İftar ve sahur sofralarında yakınlarımızla daha da yakınlaşıyoruz.

Uyku düzenimiz yenileniyor. Midemizden başlayarak değişmeye ve yenilenmeye başlıyoruz. Ruhumuzun duvarları boya-badanadan geçiyor adeta. Yıllık temizlikten geçer gibi içimiz, arınmaya başlıyor pisliklerden. Gözlerimizin perdesi yıkanıyor. Normalde fark etmediğimiz birçok şeyi fark etmeye başlıyoruz: Yoksulu, yoksulluğumuzu ve geçip giden ömrümüzü?

Sadece Pideyle, baklavayla, ziyafet ve ziyaretle izah edemeyeceğimiz bir zaman diliminden geçiyoruz. Manevi bir iklim bu? Hissetmeliyiz meltemini. Semadan üzerimize dökülen ne çok rahmet ve bereket var bu ayda. Toplamalıyız hazinelerini?

Bu ayda daha çok görmek, daha çok hissetmek,daha çok fark etmek ve daha çok arınmak temennisiyle?.Ramazan-ı Şerifiniz mübarek olsun


ÖNCE ÇAY MI, SAĞLIK MI?

Ramazan ayı günlük alışkanlıklarımızı derinden sarstığı gibi midemiz başta olmak üzere tüm beden kimyamızı da etkisi altına alır.

Bu sebeple İftar, sahur ve bu iki vakit arasında yediğimiz yemeklere dikkat etmemiz gerekiyor.

Tamam, iftar sonrası Çay, kahve içmeyi çok seviyoruz ama bunlar vücuttaki demiri eksilten gıdalar olduğu için aslında zararlı. Bu tür alışkanlıklarımızı bırakmalıyız. Peki çay içmeyecek miyiz? Çayı severim ancak Sağlığım önce gelir diyorsanız, çayı yemekten en az iki saat sonra içeceksiniz?

Şüphesiz tatlılar iftar sofralarımızın vazgeçilmesi. Ancak sağlığımız için Hamur tatlıları yerine sütlü tatlıları tercih etmeliyiz. ?Yemekten İki saat sonra kuralı? tatlılar için de geçerli.

İftarda mideye aşırı yüklenmemek gerektiğini bilmeyenimiz yok. Öyle de, gel de bunu doymak bilmeyen gözlere anlat değil mi?

Doğrusu nedir? İftar ve sahur arasında az ve sık yemek? Doğrusu bu.

CENNETİN ANAHTARINI DAĞITIYORUZ

?Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da ilimdir. Cennetin anahtarı ise, çaresizlere ve fakirlere yardım etmektir.?

Bu güzel söz Peygamber Efendimize ait?

Şüphesiz Ramazan ayı çaresiz ve yoksullarımızı hatırlamak için güzel bir fırsat.

Umuteli, Sefertası,İNİYAD gibi yardım dernekleri Ramazan ayı vesilesi ile insanlarımızı hayra davet ediyorlar. Bu amaçla yollara afişler de asmışlar. Ne güzel

Bir Ramazan latifesi olsun. Şöyle bir afiş ile insanlarımızı yoksullarımıza yardım etmeye çağırsaydık nasıl olurdu acaba? ?Cennetin anahtarını dağıtıyoruz.?

Şimdi baştaki Hadis-i şerifi yeniden okuyunuz lütfen?

KAN VERMEK ORUCU BOZAR MI?

Ramazan ayında dini sorular birden zirve yapar. Özellikle oruçla ilgili ne çok sorumuz vardır? Hatta televizyon ve radyolar özel oruç fetvaları programları düzenlerler. Bir program da bu sayfada biz düzenleyelim. Bu bölümde Ramazan fetvalarına yer vereceğiz. Bildiğimiz varsa paylaşacağız. Bilmediğimizi öğrenip cevaplayacağız.

İşte bazı sorular ve cevapları:

SORU: Kan bağışlama orucu bozar mı?

CEVAP: Kan vermek Orucu Bozmaz. Âlimlerimizin çoğunun görüşü bu? Peygamberimiz de oruçlu iken kan vermiştir. Bazı alimlerimiz ise kan vermenin kişiyi zayıf düşüreceğini, oruç tutmasını daha da zorlaştıracağını dikkate alarak oruçlu iken kan vermeyi hoş karşılamamışlardır.

Bu konuda Genel kural şudur: Vücuda beslenmek maksadıyla alınan şeyler orucu bozar, Bedenden alınan şey orucu bozmaz.

Damara besin ve ilaç vermek maksadıyla iğne batırılırsa oruç bozulur. Kan almak için batırılan iğne, orucu bozmaz.

Sahura kalkan insan, yeterli gıda ve sıvı ihtiyacını karşılıyor. Kan veren kişinin sağlığını düşündüğümüzde bu kişiden öğle saatlerine kadar kan alınması daha sağlıklı olur. Normal durumlarda kan bağışı iftar sonrası tercih edilebilir. Ancak hastalık, kaza, yaralanma vb acil bir durum söz konusu ise hiç düşünmeden kan verilmelidir. Bu yaklaşım oruçlunun sevabını daha da arttıracaktır.