Nefesini duymadan ne kadar zaman geçti
Ayı haftaya böldüm saatler asır çıktı
Sensiz geçen an bile ömrümden sene içti
Sarıldığım umutlar doğuştan kısır çıktı.

Her anı bir köşeye yeni hicranlar ekti
Bu yollar,kaldırımlar,bu şehir sen demekti
Hani “sevgi dostluktu,iyilikti,emekti”
Her sokaktan bir keder,ayakta nasır çıktı.

Riya yoktu sözümde seni hiç kandırmadım
Kaç defa yıkıldım da viranı andırmadım
Parçalara bölündüm sana toz kondurmadım
Kabahat benim dedim,kendimde kusur çıktı.

Kederde öyle ağır neşede gram oldum
Görenin gözlerini yaşartan dram oldum
Kirpiklerine hedef bakışına ram oldum
Gözlerim gözlerine müebbet esir çıktı.

Saçının bir telinden bile geçemiyorken
Sensiz tadına varıp suyu içemiyorken
Mücevher gözlerine paha biçemiyorken
Nazarında değerim sadece küsur çıktı.

İçin için ağlayıp doldum da taşamadım
Günde bin kez öldüm de bir kere yaşamadım
Sıra dağlar misali durdular aşamadım
Engellerin her biri fethedilmez sur çıktı.

Gecelerde tükendim günde gözüm kalmadı
Bir kez olsun kapımı bir teselli çalmadı
Boşa koydum dolmadı,dolusu hiç almadı
Âşikârdan muamma,muammadan sır çıktı.

Hasan Hüseyin YILMAZ