Tekin Sessahibi abimle yolda rastlaştık.

Yılların yorgunluğuna rağmen elinde poşeti, ağır adımlarla, hiç telaşı yokmuş gibi kaldırımda yürüyor, önünde durdum.

Başını kaldırdı, gülümsedi. "Merhaba, nasılsın?''dedikten sonra elini öpmek için eğildiğimde, çekti ve yanaklarımdan öptü.

'İyiyim abi. Sen nasılsın? '' dedim.

Sohbete başladık. Yaşlılıktan dem vurdu hemen. Oysa yetmiş yaşın üzerinde olmasına rağmen hala dinç ve dik ayakta, gülümsemesiyle gençleşen yüzüyle birlikte...

Tekin Abi, İnegöl Lisesi ortaokul kısmına başladığım günden beri, işine ve kendisine her zaman saygı duyduğum, İnegöl'ümüzün değerli kişilerinden.

Kantine her girdiğinizde üzerinize sinen temizliğin kokusunu hissetmemeniz mümkün değildi.

Ders çalışmak için de uygun ortamdı;Tekin Abimizin disipliniyle her zaman sessiz ve saygılı bir atmosfer içinde...

Biz de büyük abiler ve ablalarımızın davranışlarına bakarak , kendiliğinden bir eğitimin içindeydik.

Yıllar geçtikçe, daha tanış oldukça, hiç kusur etmeden yanında bir çırak gibi çok şey öğrendim.

Adam gibi adamdı. Öğrencinin yanında, bir abi, amca, baba gibi davranırdı.

Disiplin ve temizlik birinci kuralıydı. O çerçeveler içinde de keyifle çalışır , gülümsemesini eksik etmezdi.

Yoksulun, öksüzün, yetimin halinden anlardı. Otuz yılı aşkındır, her karşılaşmamızda bir şeyler öğrenmişimdir kendisinden. Allah uzun ve sağlıklı ömür versin.

Daha nice karşılaşmalarda hep gülümseyelim Tekin Abi. Ve öğreneyim yine hayata dair bir şeyler... Okulda ve dışarıda hayata karşı dik duruşun her zaman bana ve birçok kişiye örnek olmuştur. En kısa zamanda yine İshak Paşa Çay bahçesinde gülüşlerimiz ve değerli sohbetinle buluşmak üzere...