Herkese merhaba,

Bu hafta da Kiev olsun dedim ve 3 günlük Ukrayna'nın başkenti Kiev seyahatimde aldığım gezi notlarımı derleyip başladım sizler için yazmaya. Ukrayna'nın başkenti Kiev ülkenin en büyük şehridir.

Malum Ukrayna 1991'de Rusya'dan ayrılmış ve bağımsızlığını ilan etmiştir. Ukrayna yüzölçüm olarak geniş bir ülkedir. Fakat yeni bağımsızlığını ilan ettiğinden dolayı ekonomik ve siyasi alanda gelişmiş bir ülke değildir. Özellikle son yıllarda yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelmiştir. Bu anlamda başkent Kiev görülmeye değer bir şehirdir.

Gelelim Kiev'e nasıl gidilir? Ben bu defa Kiev'e uçak biletimi Ankara Esenboğa Havalimanından - Kiev Zhuliany havalimanına gidiş-dönüş olarak aldım, çünkü araştırmalarım sonucunda Ankara- Kiev biletlerinin İstanbul-Kiev bilet fiyatlarından daha ucuz olduğunu gördüm, Kiev'e giderseniz sizinde aklınızda olsun.

Kiev havalimanından şehir merkezi yaklaşık 10-15 dolar. Taksici ücretini dolar aldı fakat havalimanında Türk parasını Ukrayna para birimi olan Grivna'ya çevirmelisiniz.

1 lira yaklaşık 7 grivna(UAH) civarı.Bu arada ben geçen sene Nisan ayında gittiğimde pasaport istiyorlardı fakat vize istenmiyordu ama artık Ukrayna'ya girişte Türk vatandaşları pasaportsuz sadece kimlik kartlarıyla girebiliyorlar bu çok güzel bir gelişme. Biletinizi alın ve bir hafta sonunu Kiev'de geçirin bu kadar basit oldu.

Kiev'de kalacağım otelime ulaştıktan sonra hemen eşyalarımı odama koyup otelden bir şehir haritası alıp(yurtdışındaki otellerden o şehrin gezilecek görülecek yerleri haritasını ücretsiz temin edebilirsiniz) kendimi şehrin sokaklarına attım.

Otelim merkezi bir bölgede,adını şu an hatırlayamadığım Kiev'deki bir üniversitenin hemen yanındaydı. Üniversitenin yeşillikler içinde kocaman ve muhteşem bir kampüsü vardı.Ha unutmadan söyleleyim ülke de ağaç kesmek yasak. Evet yanlış duymadınız yasak.

Sonra bu yeşillik ve üniversite kampsünün görünce içimden dedim ki burada üniversite okunurmuş.

KAYBOLMAYI YENİ YERLER KEŞFETMEYİ DE SEVİYORUM

Neyse gelelim şehre, tabi gitmeden öce burası hakkında araştırma yapıyorsunuz okuyorsunuz fakat yurtdışında şehrin cazibesine kendimi kaptırınca kayboluyorum ve tabi ki kaybolmayı yeni yerler keşfetmeyi de seviyorum.

Dedim ya Kiev'de de gezilecek yerleri görmeden önce biraz şehrin sokaklarında kaybolayım. Şehrin arka sokakları, gökdelenler,tren istasyonları,renkli kiliseler derken en son Dinyeper nehrine çıktım, bu arada unutmadan şehrin bir çok noktasından Dinyeper nehrinin kolları geçiyor. Nehir ile Kiev bütünleşmiş. Bu nehir üzerinde bir çok noktada yapılan tekne turlarına da katılabilirsiniz.

ÜNLÜ KHRESHCHATYK CADDESİ

Gel gelelim ünlü Khreshchatyk caddesine bu cadde Türkiye'deki İstanbul İstiklal caddesini andırıyor. Malumunuz dünyadaki her büyük şehirde böyle ünlü bir cadde vardır.

Mesela İnegöl'ümüzde de uzun sokağımız var değil mi? Bu caddenin iki önemli başlangıç noktası var ben Arena City(Eğlence kopmlekslerinin olduğu bina) tarafından girdim ve en son Maidan Nezalezhnosti yani Özgürlük Meydanından çıktım, tabi bu meydana bir çok cadde bağlanıyor.

Ama Özgürlük meydanı ve buradaki heykel turistlerin ilgi odağı. Bu meydanın etrafında oteller, ünlü marka mağazaları ve çok fazla yiyecek ve içecek yerleri mevcut.

Turistlerin en çok fotoğraf çektiği bu yer aynı zamanda sokak satıcılarının, sokak dansçılarının, göstericilerin ve bir çok Kievlinin gezmek için geldiği bir alandır. Sonrasında burada bir kafede biraz dinlenip kahvemi yudumladıktan sonra yürüyerek tekrar aynı güzergahtan Arena City tarafından otelime doğru yola çıktım.

Bu arada Arena City Kiev gece hayatının kalbidir diyebiliriz. Bu kompleksin içinde bir çok gece kulubü vardır. Şehirde farklı noktalarda da gece kulüpleri vardır. Zaten Kiev gece hayatıyla ünlü Ukrayna şehirlerinden bir tanesidir.

Gittiğim ülkelerde özellikle yerel tatları denemeyi çok sevmeme rağmen bu gezimde neden bilmiyorum yerel tatları ve özellikle Ukrayna yemek kültürünü merak etmedim hatta edemedim denk gelmedi de diyebiliriz, yeri geldi bilinen bir pizzacı da, yeri geldi Türk dönercisinde döner yemeği tercih ettim.

KADIN NÜFUSU FAZLA

Bunun dışında Kiev'de genellikle Rusça ve Ukraynaca konuşuluyor. Genç nüfus bile çok az ingilizce biliyor. Ukrayna'nın resmi dili Ukraynaca olmasına rağmen Rusça ağırlıklı olarak konuşulan bir ülke.

O yüzden çarşı da pazarda, ingilizce bileni bulmak biraz zor. Çarşı pazar demişken gezerken bir semt pazarına yolum düştü, genellikle pazarcıların kadınlar olduğunu gördüm.

Pazarda en çok dikkatimi çeken ise et reyonlarının açıkta ve hijyenden uzak olmasıydı. Fiyatlar ise genel olarak uygundu. Zaten şehir de kafeden yemeğe yemekten pazara ve alışveriş yerlerine kadar fiyatlar Türkiye'ye göre ucuz. O anlamda alış veriş için tercih edilecek bir şehir.

Tabi ki neyi nereden en uyguna alacağınızı araştırmanızda yarar var. Hediyelik eşyalar için çok fazla sayıda sokak satıcısı var. Yiyecek ve içecek için fiyatları uygun olan marketler ve pazarlar var.

Uygun giyim alışverişi için AVM var. Bunun dışında bir çok renkte kilise mevcut. Kiliselerin renkleri ilgi çekici olmasından dolayı turistlerin de ilgi odağı.

Genel olarak dediğim gibi kadın nüfusu fazla olan bir ülke, bunu da hayatın her alanında görüyorsunuz. Pizzacıdan pazarcıya kadar çalışan kesim genelde bayanlar. Şehir genel anlamıyla güvenli diyebilirim fakat etrafta çok fazla polis ve asker görmedim. Yine de arka sokaklarda ve özellikle geceleri dikkat etmekte yarar var.

Zaten gezerken fark edeceksiniz şehirde çok fazla sayıda Türk turist var. Hafta sonunu değerlendirmek için gelen çiftler , iş adamları , vizesiz ve pasaportsuz olmasından dolayı gelen Türk gezginler ve üniversite okumak için gelen öğrenciler...

Ve geldim bir yazımın daha sonuna bazı şeyleri insan ne kadar okusa da gitmeden orayı yerinde görmeden anlayamaz.

İşte Kiev'de öyle bir şehir. Hem ne demişler çok okuyan mı bilir? Yoksa çok gezen mi? İşte bu tercihi siz değerli okuyucularıma bırakıyorum.

Haftaya bir sonraki gezi durağımızda görüşmek üzere.

E-posta; [email protected]

Sosyal medya takip;

www.instagram.com/yoldaki_gezgin/