Bursa?nın 2. üniversitesi?nin kurulması gündeme geldiğinde aynı il olma konusu gibi kamuoyu oluşturmuş ve ?Üniversite İnegöl?e kurulmalı? demiştik. Olmadı. Aynı il olma konusu gibi..

Biz İnegöl Fakültesi ile avunuyoruz. O da henüz işler hale gelmiş değil.

Bursa?nın 2. Üniversitesi son bir değişiklik olmazsa Kestel?e kurulacak. Hiç olmazsa iyi oldu, diyoruz. Kestel yanı başımızda. Bursa kadar bize de yakın.

Büyükşehir Belediye Meclisi, Kestel?de belirlenen bölgenin üniversite alanı olduğuna dair imar planlarında değişiklik yaptı. Üniversite inşaatı için gerekli hazırlıklar son aşamaya geldi.


Ancak bir sorun var. Üniversitenin kurucu Rektörü Prof. Dr. Ali Sürmen, natif yer arayışlarını sürdürmeye devam ediyor.

Ayrıca kampus yeri olarak düşünülen bölgenin fay hattı üzerinde olduğu iddiaları da atıldı ortaya.

Alternatif olarak Mudanya bölgesini gösterenler var. Bu natif İnegöl?ün de işine gelmez.


Aldığımız bilgiye göre, Teknik üniversitenin Kestel?e kurulması sürecinin Ankara boyutunu AK Parti Milletvekili Bedrettin Yıldırım, takip ediyor.

Umarım İl olma konusu gibi Üniversite?yi de isteyen İnegöl gerçeği dikkate alınarak, Üniversite bizden uzak yerlere kurulmaz. Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin de bu konunun takipçisi olmalı.

İNEGÖL?DEN SUYU PİS ÇIKAN MARKA VAR MI?

Bu günlerde, Türkiye?nin, özellikle İstanbul?un gündeminde su firmaları var. Sağlık Bakanlığı konuya el atmıştı. Pis su satan firmaların açıklanmasını merakla bekliyorduk.

İki sebepten merakla bekliyorduk. Birincisi İnegöl ve Bursa kaynaklı bir çok su firması var. Acaba onlardan biri kara listeye girecek miydi?

İkincisi; İnegöl?de belli bir kesim, yerel su imkanlarına rağmen damacana kullanmayı tercih ediyor. Halkımızın kullandığı markalar acaba kara listede yer alacak mıydı?

Sağlık Bakanlığı, onaydan geçemeyen su markalarını geçen hafta tek tek açıklandı. Açıklamanın bizi ilgilendiren boyutunu yazayım sadece.

İnsan sağlığına zararlı olduğu açıklanan, dolum tesisleri kara listeye alınan su firmaları arasında bizim bildiğimiz, tanıdığımız bir marka yok. Kontrollerde bir takım eksikleri tespit edilen ve bunları gidermesi istenilen bir takım tanıdık markalarımız var sadece. O kadarı da sorun değil.

Umarım sonradan kara listeye giren Bursa ve İnegöllü bir firma çıkmaz. Temennimiz tüm su firmaları temiz olsun. Bizim açımızdan sonuç şu: İnegöl suyu ya da Uludağ yöresi markalarını içmeye devam..

Tercih sizin?

İNEGÖL?E DENİZ GELİYOR

Denizimiz yok, limanımız yok. Gemimiz yok, vapurumuz yok. Ancak liman da vapur da bizi ilgilendiriyor.

İnegöl olarak İstanbul ile her yönden bağlantımız çok büyük. Ayrıca İnegöl?deki ekonomik faaliyetler gereği de İstanbul ile ayrı bir bağlantımız var. Bu da deniz ulaşımını gerekli kılıyor.

İnegöl Seyahat için de öyle?

Bu açıdan Mudanya ve Yalova iskelelerini İnegöl olarak çok yoğun kullanıyoruz.

Ancak deniz ulaşımında şu an İDO tekeli var. Özelleştirme sonrası İDO kaynaklı sıkıntılar arttı.

İstanbul?a gidip gelirken Feribotu kullanmak işkenceye dönüşüyor çoğu kere. Uzun kuyruklar oluşuyor. Fiyat politikası tartışmalara yol açıyor.

Velhasıl İDO?ya bazı uygulamalarından dolayı her geçen gün tepki artıyor. Son günlerde Bursa kamuoyu, İDO?ya tepkisini daha çok dile getirir oldu.

Bu tepkileri dikkate alan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, deniz ulaşımında Bursa kaynaklı, natif çözümler arayışında.

Nitekim bu konuda çok önemli bir adım atıldı. İDO?ya karşı BDO kuruluyor. ?Bursa Deniz Otobüsleri?

İstanbul şehir hatlarına bağlı iskelelerin ?Bursa Deniz Otobüsleri? tarafından kullanılmasına imkan tanıyan bir kararname hazırlanmış ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş?ın imzasına sunulmuş.

BDO?nun, Mudanya?dan Karaköy ve Bostancı iskelelerine yanaşması planlanıyor.

BDO için deniz otobüslerinin dahi kiralandığı gelen haberler arasında.

Kışa varmadan İDO?ya karşı BDO? yu kullanmaya başlamış olabiliriz.

SAADET PARTİSİ?NDEN YENİ BİR PARTİ DAHA MI DOĞUYOR?

Erbakan Hoca sonrası maalesef Saadet Partisi toparlanabilmiş değil. Bursa, Milli Görüşün kalelerinden biri idi. Erbakan Hoca sonrası bursa cephesinde yaşananlar hoş değil.

Geçen hafta, Saadet Partisi, Bursa?da sessiz sedasız il kongresi yapmak istedi. Misafir alınmadı. Basın dahi çağrılmadı. Bursa kamuoyu ise bu kongreye sessiz kalmadı. Yenişehir Saadet teşkilatı da öyle. O günden beri itiraz ve eleştiri sesleri yükseliyor.

Yenişehir teşkilatından gazeteci Orhan Efe, ilçe eski başkanı Ahmet Şengül ve delege İsmail Ataç, Bursa Asliye Hukuk Mahkemesi?nde ?kongrenin iptali? istemiyle dava açtılar.

Acaba bu gelişme Fatih Erbakan ismi etrafındaki iddiaların Bursa?ya yansıması mı? Fatih Erbakan yeni bir parti kurabilir mi?

Yaşananlar üzücü.

Tespitlerim şöyle:

1- Erbakan Hocanın hatırası ve Ailesi bu tür tartışmalardan uzak tutulmalı.

2- Genel merkez bu tür tartışma ve kavgaların önüne geçmeli. Toparlayıcı ve birleştirici olmalı.

3- Bu camiada bulunanlar, Saadet Partisi?nin politika yapmaktan öte bir misyon taşıdığını unutmamalı.

4- Tek derdi politika yapmak olanlar illa bu parti çatısı altında politika yapmak zorunda değiller. Başka partileri de tercih edebilirler.

5- Ak Parti ve Has Parti ayrılıklarından ders alınmadığını görüyoruz. Hem siyasi açıdan hem teşkilati açıdan daha önce yaşananlardan ders alınmalı. Hatayı hep gidenlerde aramak doğru değil.