Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 24 karaciğer ve 12 böbrek nakli ameliyatında usulsüz belge kullanıldığı ortaya çıktı. Olayla ilgili yürütülen soruşturma sonucunda, hastane bilgi sisteminde veri değişikliği yaparak ameliyat raporlarını sahte hale getiren doktor E.B.C.'ye 10 ay hapis cezası ve 1.740 TL para cezası verildi. Mahkeme, doktorun iyi halini göz önünde bulundurarak hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
Skandal, ADÜ Tıp Fakültesi’nde uzun yıllar görev yapan organ nakil koordinatörü Doç. Dr. E.M.Y.'nin, görevden ayrılıp özel bir hastaneye geçmesiyle gündeme geldi. Doç. Dr. E.M.Y., geçmişte yaptığı ameliyatlara ilişkin belge almak istediğinde, kendi isminin yerine E.B.C.’nin adının yazıldığını fark ederek durumu CİMER, savcılık ve üniversite rektörlüğüne şikayet etti.
Soruşturma sonucunda, doktor E.B.C.’nin 2022 yılında hastane bilgi sistemine girerek, 23 ameliyat raporunda usulsüz değişiklik yaptığı ve bu belgelerle Sağlık Bakanlığı’ndan faaliyet izin belgesi aldığı belirlendi. Üniversite rektörlüğü ilk etapta "men-i muhakeme" kararı vererek olayı kapatmaya çalıştı. Ancak Doç. Dr. E.M.Y., Danıştay’a başvurarak kararın bozulmasını sağladı.
Aydın 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, şikayetçi doktor Doç. Dr. E.M.Y., belgelerin değiştirilmesinin kamuoyunu ve Sağlık Bakanlığı’nı yanılttığını savundu. Sanık doktor E.B.C. ise yaptığı değişikliklerin "kamu yararını gözeterek" gerçekleştirildiğini ve 24 karaciğer ile 12 böbrek naklini bu süreçte gerçekleştirdiğini söyledi.
Mahkeme, sanık doktorun savunmasını değerlendirerek 10 ay hapis cezası ve yargılama giderleri için 1.740 TL para cezası verdi. Ancak hükmün açıklanmasını geri bırakarak cezayı erteledi.
Olayın ilk etapta üstünü örtmekle suçlanan ADÜ Rektörlüğü, mahkemeye gönderdiği avukat aracılığıyla, sanık doktora verilen cezanın onanmasını ve kararın istinafa açık bırakılmamasını talep etti. Skandalın ardından doktor E.B.C.'nin halen organ nakil mesul müdürü olarak görevine devam etmesi ise dikkat çekti.
Olay, tıp etiği ve sağlık sistemine duyulan güvenin zedelenmesine neden olurken, soruşturmanın detaylarının kamuoyu tarafından yakından takip edildiği belirtiliyor.
