Hüdavendigâr Livası Tahrir Defterleri adlı kaynak eserde bu köyün ismi, Adabini Karyesi olarak tespit ve tescil edilmiştir. Halk arasında galat olarak köyün adı, Adı-Bin veya Adı-Binli şeklinde söylenmektedir.
Etimolojik Köken ve Coğrafik Gerçeklik
Etimolojik yapısı incelendiğinde bu sözcüğün, ada ve bîn kelimesinden oluştuğu görülmektedir. Bîn kelimesi, Farsça’dır ve görünen anlamına gelmektedir. Buna göre, ada-bîn terkibi de ada gibi görünen yer anlamında kullanılmıştır.
Yöreye verilen bu isim, coğrafî realiteye de uygundur. Çünkü bu köyün yer aldığı arazi, büyücek yassı bir tepedir.
Doğusundan, Kocadere; batısından ise Karadere geçmektedir. Her iki akarsu, Delikli Kaya mevkiinde birleşerek Yenişehir Ovası’na geçer ve Göksu adını alarak Sakarya Nehri’ne bağlanır.
Köyün bulunduğu arazinin güney ciheti ise senenin yaz mevsimi dışında daima göl ve bataklık durumunda olduğundan Ahî Dağı’ndan veya Uludağ’dan bakıldığında, adı geçen köyün bulunduğu arazi ada gibi görünmektedir. İşte bundan dolayı bu köy, Ada Bîn ismini almıştır.
Osmanlı Dönemi ve Köyün Adı
Osmanlılar, fetih sonrasında bu köyü kurmuşlar ve adına da Sığırtmaçlı Karyesi demişlerdir.
Vakıf kayıtlarından anlaşıldığına göre ilk dönemlerde köy nüfusunun büyükçe bir kısmı gayr-i müslimdir.
Buranın vergi geliri Çelebi Sultan Mehmet tarafından Bursa Yeşil Camii ve medresesine vakfedilmiştir. Bu nedenle, Ada Bîn Köyü, Çelebi Sultan Mehmet vakfıdır.
Köyün sahip olduğu taban arazi bölümünde -uzun yıllar- pirinç ekilmiştir. Karasığırı adı verilen büyük baş hayvan da burada çok yetiştirilmiş olduğundan köy, Sığırtmaçlı Karyesi diye de anılmıştır.
Alanyurt'un Modern Dönemi
Şehir merkezine çok yakın olduğu için arazisinin, Esentepe bölümü, 1989 yılında toplu konut alanı ilan edilmiştir.
Esentepe olarak da adlandırılan Alanyurt, Yüksek bir alanda kurulduğundan sık sık rüzgar alan bir yerleşim olduğu için yörede Esentepe ismi de kullanılmaktadır.
Bu yörede arazi, sağlam bir zemine dayandığı için yapılaşma sür‘atle gelişmiş ve burası bir uydu kent haline dönüşmüştür.
Bu nedenle, 1990 yılı genel Nüfus sayımında toplam köy nüfusu, 2138 kişi iken 2000 yılı genel nüfus sayımında 6.823’ü kadın ve 6.928’i erkek olmak üzere toplam nüfus 13.751 kişi olmuştur.
Günümüzde eski köy merkezinde yaşayan vatandaşların bir kısmı, halen çiftçilik ve tarımla meşgul iseler de nüfusun büyük çoğunluğu, İnegöl Organize Sanayii’nde çalışmaktadır.
Yerli köylerden olduğu için köyün çekirdek nüfusu, “manav”dır. Yani ilk yerleşik düzene geçmiş Türklerdendir.
İnegöl'e Bağlanma
İnegöl Belediye Meclisi, 2006 yılında, altı mahallesi ile birlikte Alanyurt’un İnegöl merkezine dâhil edilmesi kararı almıştır.
2009 yerel seçimlerine kadar belde olan Alanyurt’un İnegöl’e bağlanmasıyla burada bulunan Yeni, Cumhuriyet, Yunusemre, Üçevler, Esentepe ve Fatih Mahalleleri, İnegöl’ün mahalleleri olmuştur.
Foto: Meşhur Adibinli Cücesi Hükümet Binası önünde
Bu tarihi yolculukta Alanyurt'un geçmişi ve dönüşümü, şehirleşme süreci ve kültürel zenginlikleriyle göz kamaştırıyor.
Recep Akakuş Hoca'nın eseri, bu tarihi mirası gün yüzüne çıkarıyor ve geçmişin izlerini günümüze taşıyor.
Kaynak: Recep Akakuş Hoca'nın Eserinden Derleyip Yayına Hazırlayan: Ayhan Talha Bayraktar