Atalarımızın dilinden dökülen her sözde, günlük hayatımıza dair büyük dersler gizli. İşte onlardan biri de hepimizin zaman zaman deneyimlediği bir gerçeği anlatıyor: "Az yiyen az uyur, çok yiyen güç uyur." Ne demek bu şimdi? Hadi, gelin bu atasözünün ne anlatmak istediğine birlikte göz atalım.
Ne Demişler? Mideni Çok Doldurursan, Yastığın da Dertlenir!
Bu atasözünü duyunca ilk akla gelen, yemeği fazla kaçırdığımız o ağır akşam yemekleri, değil mi? Tabağı doldurdukça doldurur, sonra da uykuya dalmakta zorlanırız. İşte, atalarımız tam da bunu anlatmak istemiş: Miden ne kadar doluysa, uykun da o kadar zor gelir. Bütün gece sağa sola dönersin, yatakta rahat edemezsin. Az yemek yiyen biriyse, midesi hafif olduğu için daha kolay uyur, sabah da daha dinç kalkar.
Az Yiyen Az Uyur:
Eğer akşam yemeğinde hafif şeyler yersen, sindirimin kolay olur. Vücut, bütün enerjisini sindirime harcamak yerine, seni dinlendirmek için kullanır. Yani, hafif bir mideyle yattığında, hem kolay uyursun hem de sabah daha tazelenmiş uyanırsın. Üstelik, gecenin bir yarısında “Keşke o son lokmayı yemeseydim!” diye pişmanlık da yaşamazsın!
Çok Yiyen Güç Uyur:
Ama işte, sofrada ipin ucunu kaçırıp kendini tıka basa doyurursan... Eyvah! Miden bütün gece çalışır, rahatsız eder, bazen mide yanması bile yaşanır. Sindirim uzun sürdüğü için rahat bir uyku çekmek zorlaşır. Sabah kalktığında da sanki hiç uyumamış gibi olursun, üstüne bir de yorgunluk eklenir. Atalarımız, bu durumu “Çok yiyen güç uyur” diye ne güzel anlatmış!
Dengeli Yemeğin Altın Kuralı Akşamları Hafif Tut!
Bu atasözü, aslında bir uyarı niteliğinde: Dengeli beslen! Özellikle akşamları hafif yemek, daha iyi bir uyku için şart. Yoksa, bir yandan dolu mideyle uykuya dalmaya çalışırken bir yandan da sabahın ilk ışıklarında pişman olabilirsin. Hele geç saatlerde yediğin o ağır yemeklerin ertesi günkü etkisini hepimiz biliriz; gözler şiş, enerji düşük, moral bozuk!
Büyüklerimiz hep söylerdi: “Yemekten sonra hemen yatılmaz!” Çünkü yemek sonrası vücut, sindirimle uğraşırken bir de uyumaya çalışmak, uykunun kalitesini bozar. O yüzden, hafif bir akşam yemeği yiyip üzerine biraz yürüyüş yapmak, daha kolay ve huzurlu bir uyku çekmenizi sağlar.
Eskilerin bu öğüdü, aslında modern yaşamda da geçerliliğini koruyor. Uzmanlar, ağır akşam yemeklerinin uyku düzenini bozduğunu ve sabah yorgunluğuna sebep olduğunu sık sık dile getiriyor. Hani, “Geçmişten günümüze taşınan nasihatler” deriz ya, işte bu atasözü tam da böyle bir şey! Bilimsel araştırmalar da gösteriyor ki, akşamları hafif yemek, sabah zinde kalkmanın anahtarı olabilir.
Aklı Başında Bir Mide, Rahat Bir Uyku Demek!
Kısacası, atalarımızın bu kısa ama anlamlı sözü, bize dengeli beslenmenin önemini anlatıyor. Çok yemek, uykuyu zorlaştırır; az yemek, hafif bir uykuya yardımcı olur. Öyleyse, sofrada tabağı doldururken bir kez daha düşünmekte fayda var. Çünkü, iyi bir uyku istiyorsan, midenle dost olmalısın!
Yani, özetle: Mideyi fazla zorlamadan, tadında bırakmak her zaman en iyisi!