İstanbul’da yenidoğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek haksız kazanç sağladıkları ve kusurlu davranışlarıyla ölümlerine neden oldukları iddia edilen sanıkların yargılandığı davanın üçüncü duruşması başladı. Davada, suç örgütü lideri olduğu öne sürülen Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 25’i tutuklu, toplam 46 sanık yargılanıyor.
Sanık Sayısı 46’ya Düştü
Davada yargılanan sanıklardan doktor İlker Gönen’in kaldığı cezaevinde yaşamına son vermesinin ardından sanık sayısı 46’ya düştü. Duruşma, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi salonunun yetersiz olması nedeniyle konferans salonunda görülüyor.
Sanıklara 582 Yıla Kadar Hapis Talebi
İddianamede, suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 bebeğin ölümüne sebep oldukları gerekçesiyle kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi, nitelikli dolandırıcılık ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçlarından 177 yıl 6’şar aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Sanık Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise kasten öldürme, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme, kamu kurumlarını dolandırma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor.
Hastanelerin Ruhsatları İptal Edildi
Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da 1 hastanenin ruhsatı iptal edildi. Bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edildi. Ayrıca, soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit eden kişiler de tutuklandı.
Sanık Avukatından Tepki: “Herkes İlker Gönen’in Sandalyesinin Boş Olduğunu Görüyor”
Sanık yoklamasının ardından cezaevinde yaşamına son veren İlker Gönen’in avukatı söz aldı. Avukat, müvekkilinin yargı sürecinde sosyal medyada ve kamuoyunda hedef gösterildiğini belirterek, “Bu davada müvekkilim yargısız infaza uğradı. Herkes İlker Gönen’in sandalyesinin boş olduğunu görüyor” dedi ve duruşmanın kapalı yapılmasını talep etti.
Tanıklar Konuştu: “Bebekler Öldükten Sonra Evraklar Değiştiriliyordu”
Duruşmada tanıklık yapan eski hastane çalışanları, yenidoğan bebeklerin ölüm sürecinin sistematik bir şekilde örtbas edildiğini belirtti.
Tanıklardan Şenay Çalıkoğlu, çalıştığı hastanede yenidoğan bebeklerin sağlık kayıtlarının değiştirilerek ölüm saatlerinin geriye çekildiğini öne sürdü. "Bebekler gece ölüyordu ama sabah teslim edilip morga gönderiliyordu. Doğru yazılan dosyalar sonradan değiştiriliyordu" dedi.
Bir diğer tanık Oktay Torul, hastane yönetimi tarafından belgeleri imzalamaya zorlandığını belirterek, "Ali Dirik, Kaya bebeğe baktığıma dair belgeyi zorla imzalatmaya çalıştı. Yetkim olmamasına rağmen imzalamamı istediler" şeklinde konuştu.