EVRENİN GENİŞLEMESİ
Yüce Allah Kuran-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Ve Evren’i kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz.” (Zâriyât suresi 47. ayet)
Göğü yaratan Allah, yarattığı evreni genişlettiğini bize Kuran-ı Kerim’de haber veriyor.
Bilim adamları asırlardır bunu tartışıyor ve araştırıyorlardı. Evren genişliyor mu? Yoksa uzay sabit bir boşluk mu?
Bilim adamları bu sorunun cevabını yeni buldular.
Yirminci yüzyıldan önce evrenin statik olduğu düşüncesi hâkimdi. Ancak 1920’lerde Edwin Hubble tarafından yapılan gözlemler, evrenin genişlemekte olduğunu gösterdi.
20. yüzyılda Edwin Hubble’ın gelişmiş teleskobuyla yapılan gözlemler sonucunda yıldız kümelerinin hızla birbirlerinden uzaklaştığı tespit edilmiştir.
Böylece bilim adamlarının genişleyen uzay tezi doğrulanmıştır. Böylece anlaşıldı ki; bütün galaksiler ya da galaksi grupları birbirlerinden uzaklaşmakta ve böylelikle evren bir bütün halinde genişlemektedir.
Bilim adamlarına göre Evrenin genişlemesi, evrenin birbirine uzak kısımları arasındaki mesafenin zaman içinde artmasıdır. Einstein başta olmak üzere uzayla ilgili olan birçok bilim adamı bu muhteşem kâinatın bir bütün halinde devamlı genişlediğini ifade etmişlerdir.
Bilim insanlarının araştırmaları neticesinde ortaya çıkan son verilere göre, evren sandığımızdan daha da hızlı genişliyor. Nasa’nın tüm verilerine göre, bilim adamlarının tüm ölçümlerine göre bu böyle.
Evrenin genişlediğine işaret eden pek çok veri var. Bunların en önemlilerinden biri, uzak gökadaların gözlemlenmesi ile elde edilen sonuçlardır. Edwin Hubble 1929’da yaptığı gözlemler sonucunda, istisnasız her yöndeki uzak gök cisimlerinin Dünya’dan uzaklaştığını ve Dünya’ya olan mesafe arttıkça uzaklaşma hızının arttığını göstermişti.
Böylece bilim adamları Kuran-ı Kerim’in 1400 yıl önce haber verdiği bilgiye ulaşabilmiştir.
Bükülme, esneme, genişleme gibi hareketler yaptığı tespit edilen uzay sanki bir canlı gibi gelişiyor.
Uzay genişliyorsa demek ki uzayın içinde bulunduğu başka bir boyut var. Uzay sonsuz bir boşluksa, uzay boşluğu hangi boşluğun içinde genişliyor? Bu noktada cevaplarımız tükeniyor ve akılla bilim tuş oluyor.
Dünya yerinde durmuyor. Dünyanın içinde bulunduğu güneş sistemi de öyle. Samanyolu galaksisi de bir hareket ve genişleme halinde. Hiçbir şey yerinde durmuyor. Biz ve çevremizdeki herşey hareket halinde aslında. Canlı cansız hepimiz bir yere akıyoruz. Uzayla birlikte hepimiz bir yolcuyuz.
HAZIRLAYAN: AYHAN TALHA BAYRAKTAR