Kuran-ı Kerim’de geçen sayılardan biri de bin sayısıdır. Bu yazımızda bin sayısının geçtiği ayet-i kerimenin tefsirini paylaşacağız: 1000 SENE YAŞAMAK İSTEYEN YAHUDİLER VE MECUSİLER
BİN SENE YAŞAMAK İSTEYENLER
Yemin olsun ki, sen onları yaşamaya karşı insanların en düşkünü olarak bulursun. Putperestlerden her biri de arzular ki, bin sene yaşasın. Oysa yaşatılması onu azaptan uzaklaştırmaz. Allah onların yapmakta olduklarını eksiksiz görür.” (Bakara 96)
ÇOK YAŞAMAK İSTEYEN YAHUDİLER
1000 sene yaşamak isteyenler, putperestlerdir. Yahudiler ise onlardan daha çok yaşamak isterler. 1000 değil yüzbin yıl yaşasan ne olur? Sonunda ölüm yok mu? Çok yaşamak, zalimi azaptan kurtarabilir mi? İblis, kıyamete kadar mühlet aldı. Sonu ölüm ve cehennem değil mi?
Yahudiler, Resulullah Efendimize (s.a.v) karşı çıkıyor ve şunu iddia ediyorlardı: “Biz Allah’ın sevgili kullarıyız. Ahiret yurdu bize ait. Allah, cenneti bizim için hazırladı.”
Yahudilerin bu iddiası üzerine şu ayet-i kerime nazil oldu: “Şayet iddia ettiğiniz gibi ahiret yurdu, Allah katında diğer insanlara değil de yalnızca size aitse ve bu iddianızda doğru iseniz haydi ölümü temenni edin bakalım.”
“ Onlar, kendi elleriyle önceden yaptıkları işler, günah ve isyanları sebebiyle hiçbir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir. Allah zalimleri iyi bilir.”
“Yemin olsun ki, sen onları yaşamaya karşı insanların en düşkünü olarak bulursun. Putperestlerden her biri de arzular ki, bin sene yaşasın. Oysa yaşatılması onu azaptan uzaklaştırmaz. Allah onların yapmakta olduklarını eksiksiz görür.”
ÖLÜMDEN KORKAN YAHUDİLER
Yahudiler, sadece kendilerinin cennete gireceklerini iddia ederler. Ancak insanlar içersinde dünya hayatına en çok düşkün olan ve ölümden korkanlar da yine yahudilerdir. Onlar canlarına, puta tapanlardan daha çok düşkündürler.
Araplar bin’i çoklukta mübalağa etmek için kullanırlardı. Müşrikler de ölümden korkar ve çok yaşamak isterlerdi. Öyle ki müşriklerden biri aksırdığında; “Bin yıl yaşayasın” diye karşılık verirlerdi. Yine müşrikler de birbirlerini selamlarken; “On bin sene yaşa” demeleri adettendi.
Mecusiler de kralları için; “Bin Nevruz yaşa, hayat sür!” şeklinde dua ederlerdi. Konunun bu noktasında şu hatırlatmayı da yapalım: “Çok yaşa!” gibi ifadeler mecusi kültüründe olduğu için aksırana “çok yaşa” demek yerine; söylenmesi sünnet olan “Yerhamükellah” (Allah sana rahmet etsin) ifadesini kullanmalıyız. Aksıran kişinin de “Elhamdülillah” demesi tavsiye edilmiştir.
Müşriklerde ahiret hayatına iman yoktur. Onlar hayatı sadece bu dünya hayatından ibaret görürlerdi. Dolayısıyla onların dünya hayatına düşkünlükleri doğal bir sonuçtu. Putperest inancına göre; onların cenneti burasıdır. Peki, ahiret hayatına iman ettiklerini iddia eden Yahudilere ne oluyor? Neden ölümden korkuyorlar? Neden hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyorlar?
Resulullah Efendimiz (s.a.v) buyurdular ki: «Eğer Yahudiler ölümü temenni etseydiler, herkes tükürüğü ile boğulacaktı ve yeryüzünde hiçbir Yahudi kalmayacaktı»
“Yahudiler, ölümü temenni etmiş olsalardı ölürler ve cehennemdeki yerlerini görürlerdi.”
Ama bunu yapamadılar. Dünya hayatını çok seviyorlardı. Ölümden çok korkuyorlardı. İddia ettikleri gibi Ahiret hayatındaki akıbetlerinden emin değillerdi. Bu konuda samimi değillerdi. Kendinden emin olan insan, ölümden korkar mı?
Abdullah İbn Abbas’tan (r.a) şöyle rivayet edilmiştir: Yüce Allah’ın: “Ölümü temenni ediniz” buyruğunda anlatılmak istenen, bizden ve sizden hangi kesim yalan söylüyor ise ona ölümün gelmesi için beddua ediniz. Ancak kendilerinin yalancı olduklarını bildiklerinden dolayı böyle bir duada bulunmadılar.
ÖLÜM MÜMİNE VUSLATTIR
Mümin ölümden korkmaz. Ölümün bir vuslat olduğunu bilir. İşte bu sebeple Hz. Ali (r.a.) şöyle buyurmuştur: «Ölümün üzerine düşmem veya ölümün benim üzerime düşmesi, hiç amma hiç, beni endişelendirmez ve böyle bir olaya perva da etmem.”
İşte bu inançla Hz. Ammar bin Yasir (r.a.) Sıffın savaşında şöyle sesleniyordu: «İşte şimdi Rabbime ve Hz. Muhammed efendime kavuşmak zamanıdır.”
Cennet ile müjdelenen on sahabeden her birinin, bir an önce ölüp oraya gitmeyi arzu eder oldukları birçok rivayette yer almaktadır. Onlar, hep cennetin özlemini duymuşlardır
HÜLASA: Ahiret hayatında cennete gireceğinden emin olan insan, dünya hayatını kaybetmekten korkar mı? Onlar dünya hayatını o kadar çok seviyorlar ki, 1000 yıl ve daha çok yaşamak istiyorlar. Şüphesiz kaçtıkları ölüm mutlaka kendilerini bulacak. Dün buldu, bugün de bulacak, yarın da bulacak. Allah’ın azabından kurtulamayacaklar. Ne kadar yaşarlarsa yaşasınlar, ömrün uzunluğu onları Allah’ın azabından kurtaramaz.
Rabbim sağlık afiyetle yaşamayı, iman ile Rabbine kavuşmayı cümlemize nasib eylesin. Amin!
Kalem ne yazmışsa amenna
Rütbem kulluk, teslimim Hakk’a
O’na aitiz O’na döneceğiz sonunda
Sıfatım insan, köleyim Hakk’a. ATB
Kaynak: Sayıların Tefsiri, Ayhan Talha Bayraktar, Ravza Yayınları