CHP İnegöl Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında açıklamalarda bulundu. CHP İnegöl Başkanı Zemci Şahin Milli Eğitim Bakanı hakkında savcılığa suç duyurusunda da bulunacaklarını açıkladı.

CHP İnegöl Başkanı Zemci Şahin'in açıklamaları ise şöyle;


Eğitim her toplumun geleceğini şekillendiren ve yön veren temel bir sistemdir. Eğitim alanında temeli sağlam inşa edilmiş toplumların gelecekleri daha parlak ve daha aydın olur. Ülke olarak bizim tercihimiz daima güçlü temeller üzerine inşa edilmiş, çağdaş ve bilimsel bir eğitim sisteminden yana olmalıdır. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nda yıllardır var olan temel kronik sorunların yanında son zamanlarda da gözlemlediğimiz gelişmeler bizleri derinden endişelendiriyor.Eğitim sistemimizde birçok sorun var iken bakanlığın nizam-bilim dışı aldığı kararlar ile eğitim sistemimiz  daha da karmaşık hale gelmektedir.Ülkemizde işsiz kalan,atanamayan,geçinemeyen,yoksuluk sınırının altında maaş alan öğretmenler var iken bakanlığın bu sorunları çözmeyip duyarsız kalması anlaşılır bir durum değildir.

    Milli eğitimdeki birinci sorunlardan biri geleceğimizin teminatı olan çocukları yetiştirecek öğretmenlerin eğitimleriyle ilgili sorunlar. Öğretmenlerin mezun olduğu eğitim fakültelerinin programlarının güçlendirilmesi, öğretmenlerin sağlam ve nitelikli bir eğitimden geçmeleri. Öğretmen yetiştirme konusunda yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmak ve nitelikli, donanımlı öğretmenleri ihtiyaç sayısı kadar yetiştirmek. Mezun olan öğretmenler atamalarını yapmaktır.

   Ayrıca tamamen sınav odaklı bir eğitim sisteminin baskın hale gelmesi ciddi bir endişe kaynağıdır. Öğrencilerimizi yalnızca bir sınavda başarılı olmaya yönlendirmek, onların potansiyel ve yeteneğini tam olarak ortaya çıkarmaz. Öğrencilerimizin sadece ezber yapma becerisi üzerinden değerlendirilmesi; yaratıcılık, eleştirel düşünme ve problem çözme gibi önemli yeteneklerinin gelişimini engellemektedir. Mevcut sistem çocuklarımızın ve gençlerimizin önünü keserek ‘’ben senin adına düşünürüm’ ’ben senin yerine karar veririm’’ gibi gelişimi engelleyen bir mantık üzerinden yürümektedir.Milli Eğitim Bakanlığı’nın ÇEDES diye ucube bir protokolü bizlere dayatmasını kabul etmiyoruz kabul etmeyeceğiz.

    Devlet okullarında ki eksikler, maddi imkânları olan veliler açısından çocuğunu özel okula gönderme gibi bir zorunluluk duygusu oluşturmaktadır. Özel okullara yönelik politikaların ve yönelimlerin eşitsizliği derinleştirdiğini gözlemlemekteyiz. Devlet okulları, kendi öğretmen ve kaynak sorunlarıyla boğuşurken özel okullara kaynak aktarımı ve teşvikler verilmektedir. Bu durum, çocuklarımız arasındaki fırsat eşitliğini olumsuz etkileyerek, toplumda ayrışmaya sebep olmaktadır.

    Son olarak müfredat içeriğindeki eksikliklerin ve ideolojik baskının da milli eğitim sistemindeki sorunları derinleştirdiğini görmekteyiz. Öğrencilerimize sağlıklı bir eğitim ortamı sunabilmek için, müfredatta bilimsellik prensiplerinin esas alınması gerekmektedir. Ayrıca, öğretmenlerimize de özgürce düşünme ve düşüncelerini ifade etme fırsatının tanınması büyük bir önem taşımaktadır. Ülkenin en çağdaş en bilimsel kurumu olması gereken, Milli Eğitim Bakanlığı maalesef şeriat çığırtkanlığı yapmaktadır. Cemaat ve tarikatlarla protokol imzaladığını itiraf eden, bir bakanın milli eğitimin başında olması büyük bir talihsizliktir.Bakanlığın yaptığı bu protokoller ve açıklamalar anayasaya ve anayasanın laiklik ilkesine aykırıdır.Diyanetle imzalanan ÇEDES denen bir protokolle din görevlilerinin öğrencilere değerler eğitimi adı altında ders vermesinin önü açılıyor. Eğitim kurumu olan okulun dışında öğrencilere ehliyetsiz kişilerce eğitim verilmesi planlanmaktadır. Ancak Ulu Önder Atatürk’ün dediği gibi: Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz.Evet olamaz ve olmamalıdır.

   Bilimsel evrensel normlar ışığında herkesi ortak noktada buluşturacak bir eğitim sistemi esas olması gerekir. Bunun dışında atılan karanlık, bilim dışı adımlar bu ülkenin altına dinamit koymaktadır. AKP’nin eğitim politikaları sayesinde bütün bir ülke geriye gitmektedir.

     Cumhuriyet Halk Partisi olarak ülkemiz ve halkımız adına milli eğitim politikalarının gözden geçirilmesini istiyoruz. Her alanda nitelikli eğitimin yaygınlaştırılması ve öğrencilerimizin en iyi şekilde yetiştirilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz. Geleceğimizin umudu olan çocuklarımıza Laik, Çağdaş, adil, eşit ve bilimsel bir evrensel normlar doğrultusunda eğitim almalıdır.

Editör: Fırat Çelik