Son dönemde Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) yaşanan değişimler, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasındaki rekabetin zirveye çıkmasıyla birlikte daha da belirgin hale geldi. Özellikle Özgür Özel'in genel başkan seçilmesiyle birlikte, partide üç farklı taraftar grubunun oluşması, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki (TBMM) oturma düzenini de etkiledi.
CHP İçindeki Ayrışma TBMM'de ve Yerel Seçimlerde Etkili Oluyor
CHP'nin 129 sandalyeli TBMM'sinde, bu ayrışma sonucunda ön safların Özgür Özel taraftarları, orta safların Ekrem İmamoğlu destekçileri tarafından işgal edildi. Eski başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyen milletvekilleri ise genellikle arka sıralarda yer alıyor.
Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Özel Taraftarları Arasındaki Rekabet Partiyi Böldü
Özgür Özel'in taraftarları arasında yer alan isimler arasında Ali Mahir Başarır, Veli Ağbaba ve Engin Altay öne çıkarken, Ekrem İmamoğlu'nu destekleyen isimler arasında Gökhan Günaydın, Erdoğan Toprak, Gökan Zeybek ve Özgür Karabat dikkat çekiyor. Kılıçdaroğlu'na sadık olanlar arasında ise Yunus Emre, Orhan Sarıbal, Oğuz Kaan Salıcı, Zeynel Emre ve Semra Dinçer bulunuyor.
CHP'nin İçindeki Değişim TBMM'de Oturma Düzenine Yansıdı
Bu ayrışma sadece TBMM çalışmalarını değil, aynı zamanda yerel seçim çalışmalarını da etkiliyor. Parti Meclisi'nde (PM) aday belirleme sürecinde üç grup arasındaki rekabetin artması, toplantıların gergin geçmesine ve sürecin uzamasına neden oluyor. Üç grup arasındaki rekabetin neden olduğu gecikmeler, aday belirleme sürecinin sancılı geçmesine yol açıyor.
Ayrışma Meclis Çalışmalarını ve Aday Belirleme Sürecini Etkiliyor
Bu durum, partinin yerel seçimlere güçlü bir şekilde girmesini engelliyor ve içerideki ayrışmanın seçim başarılarına olumsuz etkisi olabileceği endişesini beraberinde getiriyor.
Yerel Seçimlerdeki Belirsizlik Parti İçindeki Gerginliği Artırıyor
Parti içindeki ayrışmanın yerel seçimlere etkisi ise belirsizlik yaratıyor. Aday belirleme sürecinde yaşanan gecikmeler, partinin yerel seçim kampanyalarına odaklanmasını engelliyor ve halk nezdinde güven kaybına neden olabiliyor. Bu durum, CHP'nin yerel seçimlerdeki performansını olumsuz etkileyebilirken, diğer siyasi partilere avantaj sağlayabilir.
CHP İçindeki Ayrışmanın Yerel Seçim Stratejisine Etkisi
Parti yetkilileri, içerideki ayrışmanın seçim stratejilerini etkilememesi için çaba gösterirken, önlerindeki zorlu seçim sürecine hazırlık yapmak adına birleşmeye ve ortak bir vizyona odaklanma çağrıları yapıyor. Ancak, liderler arasındaki rekabetin etkisiyle bu birleşme çabalarının ne kadar başarılı olacağı ise belirsizliğini koruyor.