Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları başkanı Zarfiye Canalp, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde Türkiye genelinde güçlü bir sesle konuştu.
İşte Aylin Nazlıaka'nın açıklamaları ve mücadele kararlılığı:
Bugün, dünyada ve ülkemizin dört bir yanındaki kadınlarla tek yürek olduk: her türlü şiddete, sömürüye ve savaşa meydan okuyoruz. Dünya tarihine “kelebekler” olarak geçen Mirabel Kardeşler’in direnişine sahip çıkıyoruz. Bundan tam 63 yıl önce Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörün devrilmesi için canları ile bedel ödeyen Mirabel Kardeşler’i saygıyla anıyoruz.
AK Parti Hükümeti ve Kadına Şiddet
Adında “adalet” olan AKP Hükümeti’nin yönettiği ülkemizde her gün en az iki kadın katlediliyor. Kadın cinayetlerini sadece “sayı” olarak değerlendiren iktidar, çarpıttığı verilerle şiddetin azaldığını iddia ediyor. Hayattan koparılanın bir evlat, bir anne, bir abla, bir kardeş, bir arkadaş, bir dost olduğu gerçeği yok sayılıyor.
Kadın Haklarının Geriletilmesi
Cinayetlerin üzeri “şüpheli kadın ölümü” denilerek kapatılmak isteniyor. İstismara uğrayan çocuğun davasında “çocuğun rızası”ndan bahsediliyor. Kadına ve çocuğa yönelik şiddet uygulayanlar cezasızlık politikası ile ödüllendiriliyor. Kırmızı çizgimiz olan İstanbul Sözleşmesi hukuksuzca feshediliyor. 6284 Sayılı Şiddet Yasası’na göz dikiliyor. Cumhuriyetin biz kadınlar üzerindeki en önemli kazanımlarından olan Medeni Kanun budanmaya çalışılıyor. Kadının insan haklarının en büyük güvencesi olan laik düzen büyük bir tehdit altında.
Kadın Haklarına Destek
Biz bütün bu uygulamalar karşısında yılmadan, usanmadan, direnmeye ve sesimizi yükseltmeye devam ediyoruz. AKP karanlığını aydınlığa çevirmek için kadın hareketi ile sımsıkı kenetlenerek, olanca gücümüzle direniyoruz. Haklarımızdan, hayallerimizden ve hayatlarımızdan asla vazgeçmiyoruz.
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) Eksikliği
AKP Hükümeti, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un bir gerekliliği olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) sayısını artırmıyor. Resmi verilere göre; Türkiye’de sadece 81 ŞÖNİM bulunuyor.
Yerel Yönetimlerde Kadın Hakları
Bugün CHP’li belediyelerimizle “Yerel Yönetimlerde Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizi Önlemeye Yönelik Politika Belgesi”ni paylaştık. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün ilgili sözleşmesini (ILO 190), iktidar imzalamasa da bizler yerel yönetimlerimizle hayata geçireceğiz. CHP’li Belediyeler çalışma hayatında şöyle bir irade ortaya koyuyor:
Eşitlik İçin Mücadele
1. İstanbul Sözleşmesi’nin yanı sıra Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, Anayasa ve diğer mevzuat hükümlerinin öngördüğü toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik tüm düzenlemeleri esas alırız. Her türlü ayrımcılığın karşısında dururuz. Bu anlayışla, Yerel Eşitlik Eylem Planı hazırlamayı, hayata geçirmeyi ve veri toplamayı kabul ediyoruz.
Eğitim ve Farkındalık
2. Belediye çalışanlarına farkındalık ve bilinçlendirme amaçlı toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri vereceğiz. Bu eğitimleri çalışma süresinden sayacağız.
Şiddetle Mücadele
3. İş yerinde şiddetin ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması için şiddet mağduru çalışanı gözeteceğiz.
Adli ve Psikolojik Destek
4. Kadınlara yönelik cinsel taciz ve cinsel saldırı vakalarında adli makamlara yansıyan durumları esas kabul edeceğiz ve gerekli her türlü tedbiri alarak gerekli adımları ivedilikle atacağız. Bu süreçte gizlilik esasına gö re hareket edeceğiz.
Mağduriyetle Mücadele
5. Şiddet mağduru çalışanın talep etmesi halinde; hukuki ve/veya psikolojik destek sağlayacağız.
Cinsiyet Kotası
6. Belediye çalışanlarının istihdamında yüzde 50 cinsiyet kotasını hedefleyeceğiz.
Kadına Destek
7. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet ve Mücadele Günü etkinliklerine katılan kadın üyelere -işi aksatmamak kaydıyla- idari izin vereceğiz.
Bizler eşitlik mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz! “Kadınlar Vardır, Kadınlar Her Yerde” diye haykırırken sesimizi de sözümüzü de yükselteceğiz. Budamaya çalıştıkları yasaların etkin uygulanması için örgütlü gücümüzle direneceğiz. Can simidimiz olan İstanbul Sözleşmesi’ni ilk fırsatta yeniden uygulamaya koyacağız. Kıyafetimizden kahkahamıza, kaç çocuk doğuracağımızdan ne zaman evleneceğimize kadar her şeyimize karışanlara geçit vermeyeceğiz. Kadını aile içinde eritmeye çalışanlara, eşit yurttaşlık haklarımıza sahip çıkarak cevap vereceğiz. Kadına yönelik şiddeti de kadın cinayetlerini de sonlandıracağız.
Biz kadınlar vardık, varız ve var olacağız. Çok kararlıyız. 63 yıl önce çırpılan kelebeklerin kanatları bugün daha güçlü çırpılıyor!