A Milli Kadın Basketbol Takımı’na uzun yıllar hizmet eden efsane sporcular Bahar Çağlar Ökten ve Tuğçe Canıtez milli maç öncesi törenle basketbola veda etti. Milli sporcu Ökten ve iki yıl önce aynı salonda spora veda edip bugün arkadaşını yalnız bırakmayan Şaziye İvegin duygularını paylaştı.
A Milli Kadın Basketbol Takımı, FIBA 2025 Avrupa Şampiyonası Elemeleri ilk maçında Slovakya ile İzmit’te oynadığı karşılaşma öncesinde Türk basketbolunun efsanevi isimlerinden Bahar Çağlar Ökten ve Tuğçe Canıtez törenle basketbola veda etti. Milli takım ve spor kariyerlerini noktalayan iki önemli sporcuya TBF Başkan Vekili Ömer Onan, Türk basketboluna hizmetleri nedeniyle milli takım forması takdim etti.

“Çok duygusal anlar yaşadık”
Milli takım formasına uzun forvet olarak yıllarca hizmet veren Bahar Çağlar Ökten basketbola vedası, kariyer planlarıyla ilgili olarak şu sözleri kaydetti: “Benim için çok duygusal bir andı. Biliyorsunuz uzun dönemler milli takımda bulundum. Hep birlikte bayrağımızı dalgalandırdık. Avrupa’da yaptığımız derecelerle. Şimdi gözümün önünden bunlar geçiyor. Gerçekten inanılmaz başarılar getirmişiz ülkemize. Biraz zor oldu. Tutamadım da kendimi. Duygusal anlar yaşadık. Umarım bundan sonra milli takım çok güzel başarılar elde edecek ve inşallah biz de onlarla gururlanmaya devam edeceğiz.”

“Şimdi ikimiz de kenardan maçı izliyoruz”
Eski milli takım arkadaşı Şaziye İvegin Üner’in de basketbola veda ettiği anda yanında olmasıyla ilgili olarak Ökten, “Şaziye burada veda ederken ben oynuyordum. Şimdi ikimiz de kenardan arkadaşlarımızı izliyoruz. Çok duygusal ama özellikle milli oyuncuların bağları hiçbir zaman kopmuyor. Her zaman birbirimizin yanındayız. Şimdi de birlikte maçı izleyip arkadaşlarımızı, milli takımı destekliyoruz” diye konuştu.

“Basketbolun her şeyini özleyeceğim”
Basketbolu özleyeceğini de belirten Ökten, “İyi ya da kötü hiçbir şeyi unutmuyorum. Unutmadım. Kötülerden hep beraber ders çıkardık. Zaten başarılarla ülkeyi gururlandırdık ve onlarla ayrı mutlu olduk, gururlandık. Uğruna mücadele ettiğimiz bir bayrağımız var. En önemlisi bu. Mücadeleye, pes etmemeye devam etmeliler. Her şeyi özlerim. Basketbol benim yaşam biçimim. İdmandan maça her şeyi büyük bir zevkle yapıyordum. O yüzden sadece şunu özlerim diyemem ama gerçekten basketbolun tamamını mutlaka özlerim. Kariyerimle ilgili olarak herkes işin içinde kalmalısın diyor. Bu beni ayrıca mutlu ediyor. Ama zaman. Hayırlısı olsun her şey için” ifadelerini kullandı.

“Onların vedasında ben de buruk hissettim”
Basketbol kariyerini 2 yıl önce aynı spor salonunda noktalayan ve milli maçta saha kenarında oturup eski takım arkadaşlarını vedasında yalnız bırakmayan eski milli sporcu Şaziye İvegün Üner ise, “İki sene önce de burada çok güzel atmosfer vardı. Bugün İzmit daha da üzerine koymuş. Saha ful, herkesin elinde bayraklar. Milli takım formasını giymiş, o heyecanı yaşamış sporcu olarak tekrardan duygulandım. İstiklal Marşı’nı okurken gözleri doluyor insanın. Müthiş bir maç. Oynamıyor olsam da oynuyormuş hissiyatı oluşturuyor. Bırakalı çok yakın zaman oldu. O yüzden aynı heyecanı tekrar tekrar yaşadım. Bugün Bahar ve Tuğçe’nin vedası oldu. Kadın basketboluna liglerde ve milli takımda çok katkıları var. Onlara ben de teşekkür ediyorum. Birlikte aynı formayı terletmek, onlarla takım arkadaşı olmaktan mutluyum. Onların vedasında olmaktan bende buruk hissediyorum. Çok büyük emekleri var. Bundan sonra da basketbolu içinde olarak ya da dışardan destekleyeceklerdir” diye konuştu.

“Bir araya gelip neler yapacağımızı konuşacağız”
Sporcu bıraktıktan sonraki süreçle ilgili takım arkadaşlarına tavsiyede bulunup bulunmadığıyla ilgili olarak ise İvegin Üner, “Bahar ve Tuğçe ile buraya gelirken konuştuk. ‘Nasıl yaptın, neler yaptın, ne oluyor, neler yapabiliriz?’ diye. Tekrardan bir araya gelip konuşacağız. Bizim basketboldan maddi ve manevi çok büyük kazanımlarımız oldu. Türk kadınları olarak bizden sonraki nesillere de önemli miras bıraktık. Bu mirası sürdürürken maddi-manevi kazanımlar elde edebilmesi için biz ne yapabiliriz onu konuşacağız. Gençlerimizin de bizim tecrübelerimize ihtiyacı var. Biz o ihtiyacı ablalarımızdan ve bizim yöneticilerimizden gördük. Onların da görmesi gerektiğini düşünüyorum. Onlar için elimizden geleni yapacağız” açıklamasında bulundu.

“Basketbolun içinde kalmak istiyorum”
Kendi vedasından sonra kariyerinin ne yönde şekillendiğine ve bundan sonrasında basketbolu bırakan takım arkadaşlarıyla birlikte projede yer alıp almayacağına dair soruya ise İvegin Üner, “1,5 yıl Türkiye Basketbol Federasyonu’nda alt yapılarda görev aldım. Sporculuk dışında ilk defa kurumsal bir yerde başka birinin hayatına girdik. Bildiğimiz, oynadığımız iş ama günün sonunda işin tadı çok daha farkıydı. Benim için önemli bir tecrübe oldu. Bundan sonra da basketbolun için kalmak istiyorum. Bu anlamda önemli deneyimdi. Orda idareciydim. Bundan sonra belki yine idareci olurum ama gönlümde, hayalimde antrenörlük yapmak var. Birlikte bir şeyler yapmak da neden olmasın. Olabilir. Güzel de olabilir. Üçümüz olur, oynayan arkadaşlarımızla beraber olur. Biz çok başarılar elde ettik, büyük şeyler kazandık. Neden bundan sonrası için olmasın. Daha iyisi olsun Türk kadın basketbolu adına. Her türlü fikir alışverişi yaparız. Birlikte olduğumuz sürece çok şey başardık. Oynamazken de oynayanlar için çok güzel projeler yapabiliriz” dedi.

“İyi bir milli takım geri geliyor”
Sonra olarak milli takımın performansını değerlendiren Üner, “Gruptan birinci olarak çıkabileceklerine inanıyorum. Maçın gidişatı da onu gösteriyor. Yeni gençler çok yetenekli ve azimliler. Kenti takımlarında da sorumluluk sahibi sporcular. Bence biz bunları toparladığımız zaman iyi bir milli takım tekrardan geri geliyor diye düşünüyorum. Bizlere o güzellikleri, heyecanı yaşatacaklar. Eminim” diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: Fırat Çelik