Şifa Allah'tandır. Şifa amacıyla doktor, ilaç, tedavi, dua, rukye vb şeyler birer vesile olarak değerlendirilir.
Rukye, İslam dünyasında hastalıklara ve kötülüklere karşı uygulanan bir şifa yöntemi olarak bilinir.
Dua ve Kur’an ayetleriyle yapılan bu uygulamanın hem dini hem de kültürel yönleri dikkat çekiyor.
Rukye Nedir ve Nasıl Uygulanır?
Rukyenin Tarihi ve Anlamı
Sözlükte "yükselmek" ve "korunma" anlamlarına gelen rukye, hastalık ve kötülüklerden korunmak amacıyla dua okuyup üfleme olarak tanımlanır.
Türkçede efsun, tılsım, nefes gibi kelimelerle de ilişkilendirilmiştir.
İslam'dan önce de Araplar ve Türkler arasında yaygın olan bu uygulama, korku, nazar, cinnet gibi durumlara karşı bir sığınma yöntemi olarak kullanılmıştır.
Muska Nedir?
Rukte Terim olarak "şifa veya korunma amacıyla Kur'an'dan bir bölümü, ilâhî isim ve sıfatları yahut bir duayı okuyup üflemek" anlamını taşır.
İbn-i Esîr rukyeyi, “Hastanın şifa bulmak için kendisiyle ilticâda bulunduğu efsundur” şeklinde tanımlamıştır.
Rukye, genellikle korku, nazar değmesi, cinnet gibi rahatsızlıklara karşı başvurulan bir yöntemdir.
Yazılı olarak taşınan şekline ise muska denir.
İslam’da Rukyenin Yeri
Hadis kaynaklarında rukyenin Hz. Peygamber tarafından da uygulandığı görülmektedir.
“Bana yaptığınız tedavi şeklini gösteriniz. İçerisinde şirk olmadıkça okuyup üfleyerek tedavi etmede bir sakınca yoktur.” şeklindeki hadis, rukyenin İslam’da yasaklanmadığını ortaya koyar.
Kuran sureleri, Kuran ayetleri ve Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) hadislerinde yer alan şifa duaları, rukye olarak, muska yapılarak Allah'tan yardım ve şifa istenerek kullanılabilir.
Kur'an-ı Kerim'de şifa veren, ruhen ve bedenen rahatlama sağlayan sure ve ayetler bulunmaktadır.
Bu ayetler, manevi şifa için okunabilir ve dua niyetiyle uygulanabilir. İşte bu ayetlerden bazıları:
Şifa Olan Ayetler ve Sureler
Fatiha Suresi
- Fatiha Suresi (1:1-7):
Fatiha Suresi, hem hastalıklar hem de manevi sıkıntılar için şifa niyetiyle okunur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v), Fatiha'nın şifa olduğunu belirtmiştir.
Bakara Suresi
- Bakara Suresi 255 (Ayet-el Kürsi):
_"Allah, kendisinden başka hiçbir ilah olmayandır. O, daima diridir ve her şeyin kayyumudur..."_
Ayet-el Kürsi, korunma ve şifa için en güçlü dualardan biridir.
- Bakara Suresi 286:
_"Allah, hiçbir kimseye gücünün yeteceğinden fazlasını yüklemez..."_
Manevi destek için sıkça okunan bir ayettir.
Yunus Suresi
Yunus Suresi 57:**
_"Ey insanlar! İşte Rabbinizden bir öğüt, kalplerde olan dertlere bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet geldi."
Bu ayet, Kur’an’ın manevi ve ruhsal şifa kaynağı olduğunu vurgular.
İsra Suresi
İsra Suresi 82:
_"Biz Kur'an'dan öyle bir şey indiriyoruz ki, o, müminler için şifa ve rahmettir..."_
Şuara Suresi
- Şuara Suresi 80:
_"Hastalandığım zaman bana şifa veren O’dur."_
Allah’tan şifa istemek için bu ayet sıkça okunur.
Fussilet Suresi
Fussilet Suresi 44: _"De ki: O (Kur'an), iman edenler için bir hidayet ve şifadır..."
Felak ve Nas Sureler
-Felak Suresi ve Nas Suresi (113, 114. Sureler):
Bu iki sure, özellikle manevi rahatsızlıklar, nazar ve kötü enerjilerden korunmak için okunur.
Şifa Niyetiyle Okunacak Sure ve Ayetler
1. Fatiha Suresi (1:1-7)
2. Ayet-el Kürsi (Bakara Suresi 2:255) Bakara Suresi 286 ( Amener resülü)
3. Yunus Suresi 57
4. İsra Suresi 82
5. Şuara Suresi 80
6. İhlas, Felak ve Nas Sureler (112. 113 ve 114. Sureler)
Yine Yasin, Mülk, Amme sureleri şifa bulma amacıyla tavsiye edilir.
Bu ayetler ve sureler, şifa niyetiyle okunabilir.
Ancak şifanın Allah’tan geldiği unutulmamalı, dua ve tedavi birlikte değerlendirilmelidir.
Kültürel Uygulamalar ve Eleştiriler
Rukyenin farklı kültürlerde muska, nazarlık veya tılsım şeklinde uygulanması da dikkat çekicidir.
Ancak, bazı din alimleri bu uygulamaların şirk tehlikesi taşıyabileceği uyarısında bulunmuşlardır.
Kurtubî, rukyenin etkili olabilmesi için okuyanın nefesinin güçlü, kalbinin de açık olması gerektiğini ifade ederken,
Elmalılı Hamdi Yazır, Kuran'dan ve Sünnetten alınan, şifa amacıyla yapılan rukyeleri caiz bulmuş, diğer uygulamaları ise haram olarak değerlendirmiştir.
Rukye ve Modern Dönemdeki Yeri
Dini ve Bilimsel Yaklaşımlar
Diyanet İşleri Başkanlığı, şifa amacıyla yapılan rukyelerin caiz olduğunu, ancak halkı kandırmaya yönelik üfürükçülük gibi uygulamaların dinen yasaklandığını açıklamıştır.
İslam alimleri arasında rukyenin doğru yöntemlerle yapılması gerektiği konusunda ittifak bulunmaktadır.
Rukyenin Tarihsel Kökenleri ve Hadislerdeki Yeri
Hadis kaynaklarına göre, rukye Araplar arasında yaygın bir şifa arayışıydı.
Avf b. Mâlik (r.a.)'in rivayet ettiği bir hadiste, Câhiliye döneminde rukye ile tedavi ettikleri ve bu konuda Peygamber Efendimiz'e danıştıkları anlatılır.
Peygamberimiz (s.a.v.), şirk içermediği sürece rukye ile tedavide bir sakınca olmadığını buyurmuştur.
"Biz câhiliye döneminde okuyup üfleyerek (rukye ile) hastaları tedâvi ederdik. (bir gün) :-“Ey Allah’ın Rasulü! Bu hususta ne buyurursunuz?” dedik. -“Bana (yaptığınız bu tedâvi şeklini) gösteriniz. İçerisinde şirk olmadıkça, okuyup üfleyerek tedâvi etmede bir sakınca yoktur.” Buyurdu."
İslami ve Kültürel Bir Gelenek
Rukye, İslam’ın inanç ve ibadet sistemine uygun şekilde yapıldığında, hem manevi hem de psikolojik bir rahatlama sağladığı düşünülmektedir.
Ancak, bu uygulamanın kötüye kullanımı veya hurafelere alet edilmesi ciddi bir sorun teşkil etmektedir.
Örneğin, Fatiha Suresi'nin okunması, Ayetel Kürsi'nin okunması, Felak ve Nas surelerinin okunması şifa için tavsiye edilen uygulamalardandır.
Ayrıca, hasta olan kişiye dua etmek, ona moral vermek ve manevi destek sağlamak da önemlidir.
Rukye ile İlgili Farklı Görüşler ve Uygulamalar
Araplar arasında muhabbet ve nefret rukyeleri de yaygındı. Kur'an'da hastalara okuyanlardan ve ipe üfleyerek düğüm atanlardan bahsedilir.
Bazı hadis rivayetlerinde, Müslümanların Yahudilere başvurarak onlardan okumalarını istedikleri ve Peygamber Efendimiz'in bunu yasakladığı anlatılır.
Kādî İyâz, bazı din âlimlerinin sadece tükürüksüz okumayı caiz gördüklerini belirtir. Resûlullah (s.a.v.)'in de hem kendisine hem de hastalara okuyup üflediği, torunları için dua ettiği bilinmektedir.
İslam Âlimlerinin Rukye Hakkındaki Fetvaları
İslam âlimleri, rukye yapmanın caiz olduğu konusunda ittifak içindedirler. İmam Şâfiî, Allah'ın kitabından ve zikrinden bilinenlerle rukye yapmanın sakıncası olmadığını belirtmiştir.
Kurtubî, şifa maksadıyla okunan zikirlerin, Kur'an ayetlerinin ve duaların faydalı ve şifa verici olduğunu ifade eder.
Bazı Eş'arî kelamcıları, rukyenin Allah yerine başka şeylere sığınmaya sebep olabileceği endişesiyle muska ve nazarlıklara karşı çıkmışlardır. Mezhep imamları ise şirke ve istismara götürmeyen rukyede sakınca olmadığını belirtmişlerdir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, Kur'an ve şifa ile ilgili dualar okumanın caiz, halkı kandırmak amacıyla üfürükçülük yapmanın ise yasak olduğunu belirtmiştir.
Sonuç
Hastaya dua etmek, Kuran okumak, şifa ayetleri ve duaları okumak sünnete uygundur.
Rukye, geçmişten günümüze hem inanç hem de tedavi amacıyla uygulanmıştır. Doğru ve tevhid inancına uygun şekilde yapıldığında, manevi şifa sağlayabileceği belirtilmektedir.
Ancak, bu uygulamanın suistimale açık olduğu ve dikkatli bir şekilde ele alınması gerektiği unutulmamalıdır.
Sonuç olarak, rukye, doğru niyet ve usullerle uygulandığında, manevi bir şifa arayışı olarak kabul edilebilir. Ancak, şirke götüren uygulamalardan ve istismardan kaçınmak önemlidir.
Önemli Not: Kur'an ayetleri ve dualar manevi şifa kaynaklarıdır. Hastalıkların tedavisi için öncelikle uzman bir doktora başvurmak ve tıbbi tedavi görmek gereklidir.
Manevi destek ve dualar, tıbbi tedavinin yanında tamamlayıcı bir rol oynar.
İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!
Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!
Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!
Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!