Tüm Türkiye’yi yasa boğan Manisa’nın Soma ilçesindeki maden ocağı faciasının yası İnegöl’de de tutuldu. 70 milyonun hissettiği acıyı en fazla hissedenler ise emekli maden ocağı çalışanları oldu. Bu acılı dakikalarda eski madencilerin yanında ise sadece Genç Gazete vardı.
GIYABİ CENAZE NAMAZI KILDILAR
Meslektaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan 25 yıllık maden işçileri, dün Yeni Mahalle Merkez Camisinde ikindi namazının ardından gıyabi cenaze namazı kıldı. Emekli maden işçilerinin katıldığı namazın ardından ölenler ve yaralananlar için hep birlikte dua edildi.
‘MADEN AĞIR BİR MESLEKTİR’
Dua sonrası Yeni Mahalle muhtarlığı önünde toplanan yaklaşık 25 maden işçisi ortak açıklama yaptı. Meslektaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını dile getiren eski maden işçileri, zaman zaman gözyaşlarına hâkim olamadılar. Geçmiş dönemlerde çalıştıkları sırada aynı kazaları yaşadıklarını anlatan işçiler, ‘maden ağır bir meslektir’ yorumunda bulundular.
ÖLENLER İÇİN 1000’E YAKIN HATİM OKUNACAK
22 yıl maden ocaklarında çalışan Yeni Mahalle muhtarı Balabey Gürler: “Zonguldak maden ocakları emeklisi bir kişiyim. Maden ocağından geldiğimiz için, maden ocaklarını çok iyi bilenlerdenim. Soma’da olan acı, ülkemizin her tarafına acı verdiği gibi bizlere de çok büyük acı verdi. İçimiz yandı. Allah bir daha böyle kaza göstermesin. Hayatını kaybeden kardeşlerime Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine sabırlar diliyorum. Ülkemizin başı sağ olsun. Maden faciasında ölen meslektaşlarımız için ikindi namazı sonrasında gıyabi cenaze namazı kıldık. Allah kabul etsin. Ne yapsak azdır. Yine ölenler için 1000’e yakın hatim okuyacağız” dedi.
“BAŞIMIZ SAĞ OLSUN”
En ağır iş kolunun maden ocakları olduğunu bilgisini veren Balabey Gürler şöyle devam etti: “Dünya’nın her tarafında böyledir. Fakat bir şey dikkatimizi çekiyor. Uzmanların anlattıklarına göre; bu kazalar bir Çin’de bir de ülkemizde çok fazla oluyor. Bunun nedenlerinin bir maden işçisi olarak araştırılmasını rica ediyorum. İşçi sağlığına özel yâda Zonguldak maden ocaklarında özel gösterilmesini istiyorum.” Maden ocağında 25 yıl çalışan Memduh Özdemir: “Başımız sağ olsun, Türkiye’nin başı sağ olsun” diyerek üzüntüsünü dile getirdi.
“ACIYI KENDİMİZDE HİSSEDİYORUZ”
25 yıl önce Zonguldak Kandilli maden ocaklarından emekli olan Ekrem Karatepe, “Ülkemizin başı sağ olsun. O şartları çok iyi bilen birisiyim. Allah ölenlere rahmet eylesin. Yakınlarına başsağlığı diliyorum. Acıları büyük. Aynı o acıyı kendimizde hissediyoruz. Gerçekten şartlar çok ağır. Allah yardımcıları olsun. Allah bundan sonra böyle kazaları başımıza vermesin. Maden ağır bir meslektir. Bunun kıymetini çalışanlar bilir ama çalışmayanlara diyecek bir şeyim yok. Ülkemizin başı sağ olsun” diye konuştu.
Maden ocaklarında 25 yıl çalıştıktan sonra emekli olan Selahattin Çeğil, “Maden ocakları çok ağır bir sanattır. Her an için her şey olabiliyor. Orada çalışan madenci arkadaşlarımızın emniyetçileri vardır. Emniyet görevlileri vardır. Onların emniyet lambaları vardır. Bu birazda dikkatsizliktir. Dikkatsizlik olmasaydı zannedersem bu olayı olmayacaktı” dedi.
“CİĞERİMİZ YANIYOR”
Konuşmasının devamında gözyaşlarını tutamayan Çeğil şöyle devam etti: “Bizim de ciğerimiz yanıyor. 2 gündür ben uyku uyumadım. Ben onlara rahmet diliyorum. Burada ki emniyetçiler önce oraya girip bu madeni kontrol etmeleri lazım ki, ondan sonra işçi arkadaşımız rahat çalışsın. Maden bütün gazdır. Onun için sahipsiz gitmiştir kardeşlerim.”
“AYNI ACIYI BİZDE YAŞADIK”
Maden ocaklarında 25 yıl çalıştıktan sonra emekli olan bir diğer maden ocağı işçisi Elbeyi Aydın, “7 Mart 1983 yılında biz o acıyı yaşadık. 110 kişiyi kaybetmiştik. 1992 yılında aynı acıyla aşağı yukarı 500-600 kişi yaşadı. Yeraltındaki şartların çok ağır olduğunu biliyoruz. Biz arkadaşlarımıza Allahtan rahmet diliyoruz. Kalanlara sabırlar diliyoruz. Biz acılarını paylaşıyoruz. Allah rahmet eylesin” diye konuştu.