İNEGÖL’ÜN ALTINDAN SULAR AKIYOR
Tekrar tekrar eski fotoğraflara bakar mısınız? İnegöl’ün bu hali daha güzel ve doğal değil mi? Keşke bu halini koruyabilseydik.
Fark ettiniz mi, parkın yanından dere geçiyor. Burası bildiğimiz Atatürk Bulvarı. Yanlış görmüyorsunuz, caddeden dere geçiyor. Parka geçiş yapabilmek için üzerine köprü yapmışlar. İleri gittikçe bu köprülerden onlarca var.
Bu bölgede mis gibi ıhlamurlar, akasyalar, güller kokardı. Yaklaşık 1 asır önce. Bakın cadde boyunca fidanlar dikilmiş, henüz taze fidanlar. Bunlar cadde boyunca büyüdüler, ağaç oldular. Ne güzel yakıştılar o caddeye. Sonra ne mi oldu? Söküldüler, yok edildiler. Caddeye beton yapılar hakim oldu.
1960 yılından sonra gördüğümüz o dere ve yeşil alanlar kapatıldı. Çoğu İnegöllü bilmez ama bu caddede olduğu gibi cadde ve sokaklarımızın altında dereler akıyor.
İsaören’den, Hocaköy’den, Cerrah’tan gelen dereler vardı. İnegöl içinden bir çok dere ve derecik geçerdi. Bu derelerin üzerinde, İnegöl içinde su değirmenleri vardı. Buğdağ, mısır başta olmak üzere burada tahıl öğütülürdü. İnegöl’ün geçim kaynağı idi bu dereler.
Eski İnegöllüler Hapishane yolu derdi. Şimdiki Adliye kavşağından Boşnak Camii önüne doğru da dere akardı. Bu dereler tertemizdi. Suyunu hem insanlar hem hayvanlar içerdi.
Fotoğrafta gördüğünüz bu dere şimdiki İshakpaşa ilkokulunun karşısındaki Alihatipoğlu sokağına döner, Ahmet Türkel konağının yanından geçer, Sarraflar sokağına uzanırdı. Belediye Düğün solununun yanından Hamzabey’e doğru devam ederdi. 2007 yılında bir belediye çalışması sırasında, alt yapının yenilenmesi çalışmasında, Belediye Düğün Salonu yanından bu derenin yerin altında aktığını görmüştüm.
Çamaşırlık Camii neden denmiş? Buradan geçen dereden İnegöl’ün hanımları çamaşır yıkadıkları için.
Suyolu Caddesi neden var? Çünkü bu caddeden Bedre deresi gibi dere geçerdi.
İnegöllüler ya Hastane Parkına gelirlerdi yaz gecelerinde ya da Kavaklaraltı parkına giderlerdi. Kavaklaraltı Parkı’nın yanından da dere geçerdi. Bu dere de Cerrah tarafından gelirdi.
Fotoğrafa bakıyoruz yine ve adının niye Hastane Parkı olduğunu anlıyoruz. Çünkü parkın karşısında İnegöl’ün Tarihi Memleket Hastanesi var.
Sedir Cafe öncesinde de burası İnegöl tarihinde önemli bir yere sahipti. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren bu alan İnegöl'ün bir çok önemli etkinliğine ve hatırasına şahitlik etmiştir. Fotoğrafta bu alanın Cunhuriyetin ilk yıllarındaki halini görüyoruz. Parkın ortasında büyük bir havuz var. Günümüzdeki gibi binalara boğulmamış. Çınarlatında geniş bir yeşil alan. Parkın karşısında da İnegöl'ün Memleket Hastanesi yer alıyordu.
İnegöl’ün tarihi evlerinin bulunduğu mahalle kıyılarında mandaların yattığı bataklıklar ve insanların kenarında piknik yaptığı derelerimiz vardı.
Aşırı yağışlarda bu dereler bazen İnegöl içinde sel yaşanmasına sebep olurdu. Atatürk Bulvarı’nın taşan derelerin suları altında kalmış halini de eski fotoğraflarda görmek mümkün.
Şu anda bu derelerin üzerinde yeni İnegöl’ün konut ve işyerleri bulunuyor. Farkında değiliz ama altımızdan sular dereler akıyor. Korkarım ki üzerini kapattığımız ve yok ettiğimizi zannettiğimiz bu akarsular birgün İnegöl’den intikam almasın.
Belediye Çay Bahçesi-1930'lu Yıllar.
Sedir Cafe'den Altınbaş camisine doğru uzanan yol.
İşte maziden günümüze o unutulmaz kare:
AYHAN TALHA BAYRAKTAR
İnegöl’de bugün, İnegöl haberleri, İnegöl son dakika haberleri, İnegöl güncel haberleri öğrenmek için TIKLAYINIZ