Kısıtlama nedeniyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını topluca kutlayamayınca aklıma coşkuyla kutladığımız eski bayramlar geldi.Ben ilkokulu iki sınıflı birleştirilmiş sınıf olarak tabir edilen Eymir Köyü İlkokulunda bitirdim.Köyümüzde iki öğretmen görev yapardı.Bayram sabahı köylülerimiz işleri olsa da o gün işe gitmezlerdi.Hayvanlara bile bayramdan sonra bakarlardı.Çocuğu olsun olmasın herkes okulun avlusunda erken saatlerde toplanmaya başlarlardı.23 Nisan bayramında şiirler okunduktan konuşmalar yapıldıktan sonra yarşmalara geçilirdi.Yoğurt yeme yarışı,kaşıkta yumurta taşıma yarışı,çuval yarışı,yürürken iğne deliğinden iplik geçirme yarışı en çok ilgimizi çeken yarışmalardı.Öğrenciler kadar seyredenler de heyecanı dorukta yaşardı.Kutlamalar ve yarışlar bittikten sonra tören sonunda muhtarlık tarafından tüm köylüye ve öğrencilere şekerli lokum dağıtılırdı.Biz köyde adına rahat lokum derdik.Onun tadını hala unutamam.Bayram coşkusu içimizde derin izler bırakırdı.

Yıllar sonra da okulumuz taşıma kapsamına alınarak kapandı.Köyde okul olmayınca köylüler bayram gününü bile unutur oldular.İnsan içinden- nerdeeee eski bayramlar- diyesi geliyor.Taşımalı uygulamasının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini düşünenlerdenim.

İlkokuldan sonra ortaokul hayatına geçtik.Ortaokulda da bayramları adeta özlerdik.Bayramı Kurşunlu'da Belediye önündeki meydanda kutlardık.Kasabadaki bütün öğrenciler sınıf ayrımı yapılmaksızın bayrama katılırdı.Lisede de bayram kutlamak ayrı bir heyecandı.Bizim zamanımızda hemen hemen her ilkokul,ortaokul ve lisede bando takımı vardı.Bayram sabahı saat sekizden itibaren İnegöl'ün her yerinden bando takımlarının sesleri gelirdi.Halk balkonlara çıkar ve bizlere bayrak sallayarak katılırdı.Hemen hemen herkes bayram sabahı evinin balkonuna bayrağını istekle asardı.Günümüzde bu heyecan da yavaş yavaş kaybolmaya başladı.Törene ilçedeki bütün okulların öğrencileri tam kadro katılırdı.Sonra sonra temsili kutlamalara geçildi.Kısıtlı öğrenci sayıları ile ilçe törenleri yapılmaya başladı.Katılım azaldı.Törenler okul bahçelerinde kutlanmaya başladı.Şu hususu da söylemeden geçemiyeceğim.

Bayramdan öndeki derslerde okulumuzu ve sınıfımızı süslerdik.Sınıflarımızı süslerken doya doya heyecan yaşardık.İçimiz kıpır kıpır olurdu. Mutluluğumuzun tarifi imkansızdı. Köyümüzde öğretmenlik yapan Ali Çelik öğretmenimin 23 Nisan paylaşımıni aynen paylaşıyorum. ''Bizim kutladığımız bayramları istiyorum.Köylerde işlerini,hayvanlarını o gün için bırakıp okul bahçesini dolduran insanları özledim.''Bu sözler tüm yazdıkalarımın bir özeti gibi...

Aradan 2 çeyrek asır geçmesine rağmen hala içimizde bayram sabahı heyecanı varsa ben bunun adına eğitim derim.Bizleri yetiştirenlerin mekanları cennet olsun.Eğitim sistemimizle dama taşı gibi oynayanlar da bundan inşallah gereken dersi alırlar.

Bu arada şu hususu da söylemeden geçemiyeceğim.Bayramlarda köylerde bayrak asan kalmadı.Şehir içinde de tek tük balkonlarda bayrak görebilirsiniz.Neden acaba?Bunun da irdelenmesi gereken bir konu olduğunu düşünüyorum.

Çocuk, bayram coşkusunu yaşarsa; anne ve babada bu duygu katmerlenir.Anne ve baba bu heyecanı yaşarsa etkisi tüm ülkeye hane hane yayılır.Birliğe,dirliğe,coşkuya ihtiyacımız var.Yüzyılın illet hastalığı nedeniyle evimizde kapalı kaldığımız bu günlerde bayramı coşku ile kutlamaya iyice hasret kaldık.İnşallah kutlayamadığımız bu geride kalan günlerin acısını çıkartırız.Toplum olarak gelecek güzel günlerin hasretini çekiyoruz.Hemen aklıma Nazım Hikmet'in ''İnanın güzel günler göreceğiz çocuklar''şiiri geliverdi.Yine de bu kadar olumsuzluğa rağmen umut doluyum.Atatürk'ün de dediği gibi '' Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Şayet bir gün çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı kendiniz olun.''

Türkiye Cumhuriyetimizin ve Yüce milletimizin umudu,neşesi ve güvencesi sevgili çocuklar, Sizler,toplumun ve ailenin temelini oluşturan,milletlerin devamını sağlayan en değerli varlıklarımızsınız.Sizlere,daha modern,daha çağdaş ve refah içinde mutlu insanların yaşadığı bir ülke bırakmak biz büyüklerin önceliği olmalıdır.Sizler ve bütün dünya çocukları buna layıksınız.Unutmayınız...Dünyada çocuk bayramı olan tek ülke Türkiyemizdir.Dileğim,tüm dünya çocuklarının sevgi,barış ve kardeşlik duygularıyla her günü bayram coşkusuyla yaşamalarıdır.

Sizleri seviyor ve sizlere güveniyoruz.

Sözlerimi Ralph Waldo Emerson'un güzel sözüyle noktalıyorum. ''Terbiyenin sırrı çocuğa saygı ile başlar.''