Bu yazımda bir hatıramı siz okuycularımla paylaşmak isterim. Şöyleki: 1948 - 49 yıllarında büyük ağabeyim İbrahim Akakuş ile Domaniç dağlarında üretilen "kalas ve traverslerin", İnegöl Orman İdaresi deposuna nakletmek üzere; gecenin sıfır iki sularında dört tekerlekli bir öküz arabasına binerek ağabeyimle Aşağı ballık Köyü'nden yola çıktık.

Güneş doğduğu sıralarda Domaniç Derbendi üzerinde yer alan ve de "Arap Oturağı" diye anılan bir açık sahada mola vererek öküz arabasını burada bıraktık. Boyunduruğa koşulu öküzleri ve uzun bir zinciri alarak "travers-kalas" adı verilen biçilmiş kerestelerin bulunduğu sarp bir yere indik.

Daha önce bıçkıcılar tarafından kapakları alınmış; 10 santim kalınlığında; 25-30 santim genişliğinde ve de 3-4 metre uzunluğundaki "travers ve kalas" ları, boyunduruğa takılı zincire bağladık; sürükleyerek arabanın park edildiği "Arap Oturağı"na taşıdık; "travers ve kalas" sayısı sekiz adet olunca da arabaya yükleme yaparak Alaçam-Zındancık yayla yolunu izleyerek İnegöl'e doğru yola çıktık.

Zındancık Yayalası'nda mola vererek geceyi burada geçirdik . Ertesi gün sabah erkenden kalkarak yine yayla yollarından ilerleyerek Bahariye Köyü'ne indik; oradan da Dereçatrı / Muratbey ve Deydinler Köyü'nden geçerek İnegöl'deki Orman İdaresi deposuna ulaştık.

Öküz arabası ile dağ ve yayla yollarından geçerek ağır ve olumsuz şartlar altında iki gün ve iki gece süren bu yorucu mesaiden sonra İnegöl Orman İdaresi'nce ödenecek 6 lira nakliye ücretini almayı hakettik.

1940'lı yıllarda yapılmasına - fiilen - şahit olduğum bu nakliye serüveni, nereden nreye gelindiğini belirtmek üzere, İnegöl'lü keresteci ve de mobilyacıların dikkatine saygı ile arz olunur.

1950'lili yıllara gelindiğinde ekonomik yönden İnegöl halkı, yavaş yavaş tarımdan sanayiye doğru yönlendirilmiştir. İpek böcekçiliği ve ipek böcekçiliğin yanı sıra kereste ve toprak sanayii ile ilgili tesisler, kurulmaya başlamıştır.

İnegöl coğrafyasında ilk gelişen sanayi dalı, keresteciliktir.1922 Yılında İbrahim Bosnalı, Şakir Lakşe ve Zihni Efendi tarafından kurulmuş olan Uludağ ve Karabel Ormanları Kereste Şirketi, bunun ilk örneğidir.

1950'li li yıllara kadar faal olan bu şirket, İnegöl'ün ekonomisinde önemli bir açılımı başlatmıştır. Söz konusu şirketin kurucuları tarafından Kalburt Deresi çevresinde kurulan ve yıllık 24 bin tuğla kapasiteli bir tuğla fabrikası da yöreye önemli hizmet sunmuştur.

Demircizadelerden Ömer Demircioğlu'nun İnegöl'de işlettiği "lobuthane" de Arabacıların ihtiyaç duyduğu tekerlek imalatına çok önemli bir katkı sağlamış ve de çok önemli bir yenilik getirmiştir.

Çünkü daha önceki yıllarda tekerlek imalatı yapılırken "Espit" adı verilen ve de yekdiğerine "zıvana"lar ile bağlanan parçaları bir araya getirme usulü, kullanılıyordu ki bu usul, hem uzun bir zaman alıyor ve hem de yoğun bir emek harcanmasını gerektiriyordu.

"Lobut" yapılması ile ilgili olarak her şeyden önce arabacı esnafının alt yapısı, oluşturulmuştur. Diğer yandan demir, başta olmak üzere, bütün nalburiye ve hırdavat türü malzemleri de, en geniş ölçü- de, İnegöl' de Demirci oğulları pazarlamştır. Geniş çapta işletilen "Bö- cekhaneler" de yine bu aile tarafından organize edilerek işletilmiştir.

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR