Günümüzün en önemli enerji kaynaklarından biri olan petrolün oluşumuna ve tarihsel arka planına dair ilginç bilgileri içeren bu haber, Kur'an-ı Kerim'deki ayetlerin bilimsel yorumlarına odaklanıyor.
Antik Çağlardan Günümüze Petrolün Yolculuğu
Petrolün Bilimsel Açıklaması ve Kur'an İlişkisi
Yeryüzünde bulunan yeşilliklerin, uzun zaman süreçlerinin ardından petrol ve kömüre dönüşmesine işaret eden ayetler, petrolün bilimsel oluşum süreciyle büyük bir uyum içindedir. Kur'an-ı Kerim'de geçen ayetler, petrolün oluşum aşamalarını adeta önceden haber verir gibi detaylı bir şekilde tanımlamaktadır.
"O otlağı çıkardı. Sonra da onu karamsı bir sel suyuna çevirdi." (A'lâ Suresi, 5. ayet)
Petrolün Kökeni ve Jeolojik Yapısı
Petrol, eski çağlardaki deniz canlılarının kalıntıları ve yeşil bitkilerin uzun zaman dilimlerinde geçirdiği biyolojik ve kimyasal değişimler sonucunda oluşmuştur. Yerkabuğundaki hareketlenmeler ve çeşitli jeolojik süreçler sonucunda bu yağlı maddeler petrol ve gaza dönüşmüştür. A'lâ Suresi'nin bu ayeti, bu süreci adeta önceden haber verir bir şekilde anlatmaktadır.
Kur'an ve Petrol Kelimesinin Tarihsel Kullanımı
Kur'an-ı Kerim'in, petrol kelimesinin tarihsel kökenlerine ve kullanımına dair ilginç işaretler barındırdığına dikkat çekilmektedir. Petrol kelimesinin ilk kullanımı Alman bir minerolog tarafından yapılmış olup, Kur'an'dan yüzyıllar sonra ortaya çıkmıştır. Ancak Kur'an ayetlerinde petrol kelimesinin kullanımına işaret eden ifadeler bulunmaktadır.
Bu haber, petrolün bilimsel ve tarihsel yolculuğunu, Kur'an-ı Kerim ayetleriyle birleştirerek anlatmakta ve okuyuculara bu konuda yeni bir bakış açısı sunmaktadır.
Petrol kelimesi ilk olarak bir Alman minerologun 1556 tarihli "De Re Metallica" isimli eserinde geçmektedir.
Ayette geçen "el-mer'â" kelimesi, "yeryüzünde biten meyve, ekin, ot ve tüm ağaçlar" anlamına gelmektedir.
Ayette geçen "Ğusâ" kelimesi ise, "sel akarken vadinin, nehrin kenarına attığı ot, bitki, çerçöp" anlamına gelmektedir.
Tefsirlere göre Yeşilin siyaha dönüşümü, onun yerin altında simsiyah kömüre, petrole dönüşmesi olarak anlaşılabilir.
Petrol Coğrafyası
İlk insan Hz. Adem ve Hz. Havva’nın yaşadıkları, dünyada ilk yerleşim yeri olan Arabistan coğrafyasının, en çok peygamberin geldiği coğrafyanın bugün en çok petrolün çıktığı topraklar olması çok ilginçtir.
Toprak altındaki simsiyah kömür de toprak altında kalan ağaçlardan meydana gelmiştir. Bu Ayet; yeşilin simsiyah petrole, kömüre dönüşümüne işaret etmektedir şeklinde tefsir edilmekte.
Bilindiği gibi petrol, denizlerdeki bitki ve hayvanların çürüdükten sonraki kalıntılarından oluşur. Çamur ve büyük kaya katmanları altında kalan yağlı maddeler de petrol ve gaza dönüşür.
Petrol, yeryüzüne fay hatları ve kayalardaki çatlaklar yoluyla sızar, birikerek katran, asfalt ve zift havuzları oluşturur. İngilizcede petrol yerine kullanılan petroleum terimi köken olarak Grekçe’den türemiş olup, taş anlamına gelen "petra" kelimesi ile yağ anlamına gelen "oleo" kelimelerinin birleşimidir. Taşyağı anlamına gelmektedir.
Mezopotamya dillerinde naptu kelimesi taşyağı anlamında kullanılmıştır. Daha sonra bu kelime nafta olarak değişmiş ve bugün pek çok dilin kelime haznesine ham petrol veya petrolden elde edilen sıvıları belirtmek üzere girmiştir.
Petrol ayette geçtiği gibi “sel suyu” özelliği de göstermektedir. Petrol bir sel suyu gibi hareket eder, göç eder, gözeneksiz, sert kayaçlarla karşılaşınca da buralarda rezerv haline gelir. Bulunan petrol yatakları işte bu tip kayaçların petrolü tutması sonucu bulunmaktadır.
A’la Suresi’nin ilk dört ayetinde yer alan kelimeler, petrolün oluşum aşamalarıyla son derece paralellik içindedir. Ayetteki bitkinin kara ve akışkan bir sıvıya dönüşmesi, petrolün oluşumu ile son derece benzerdir.
Yine Tefsirlere göre En’am Suresi’nin 59. Ayetinde geçen, “yerin karanlıklarındaki” anlamına gelen “fi zulumati elardi” ifadesi de, petrolün yerin altındaki oluşumuna işaret etmektedir.
“Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun bilgisi dışında bir yaprak bile düşmez. O, yerin karanlıklarındaki tek bir taneyi bile bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.” (En’am Suresi, 59. Ayet)
HAZIRLAYAN: AYHAN TALHA BAYRAKTAR
WhatsApp’ta Genç Gazete kanalını takip edin:
https://whatsapp.com/channel/0029Va9sUvv7YSdBkk9nnX0G
KANALI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYIN
NASIL TAKİP EDEBİLİRSİNİZ ?
Eğer bu yazıyı mobil web tarayıcıdan ya da uygulamadan okuyorsanız BURAYA tıklayarak abone olabilirsiniz.
Whatsapp İhbar Hattımıza haber göndermek için;
0532 696 30 57
