MALCOM X SUİKASTİNDE YILDIZ TANIK KONUŞTU
CBS News’in haberine göre, "yıldız tanık" olarak isimlendirilen Mustafa Hassan, salı günü düzenlenen basın toplantısında, Malcolm X suikasti hakkında ilk kez açıklamalarda bulundu.
Hassan, Malcolm X’in Audubon Ballroom Konferans Salonu'nda suikaste uğradığı gece, siyahi liderin koruma ekibinde görevli olduğunu belirtti.
YEMİNLİ İFADE VERDİ
Yeminli ifadesini okuyan Hassan, suikast gerçekleştikten sonra iki defa silahlı bir adam gördüğünü söylerken, "Görevlendirildiğim yerdeki koridordan, elinde silahla çıkışa doğru koşan bir şahıs gördüm." dedi.
POLİS KORUMA ALTINA ALMIŞ
Daha sonra aynı kişiyi, Malcolm X destekçilerince darbedilirken gördüğünü anlatan Hassan, hızlıca olay yerine gelen bir grup polisin "O bizimle mi?" diye sorduklarını ve bu sırada Malcolm X'in destekçilerini bu kişiden uzak tutmaya çalıştıklarını ifade etti.
Tanıklık ettiği anları anlatan Hassan, suikast sonrası video görüntüsü ve fotoğraflarda kendisinin bulunduğu yeri de gösterdi.
Tetikçiler devlet kurumları için çalışıyordu
"Benim açımdan, bu, polisin onun kaçmasına yardım etme girişimiydi." diyen Hassan, bugüne kadar şahit olduklarına rağmen ne ifade vermek ne de duruşma için kendisine müracaat edilmediğini söyledi.
Hassan'a, kaçmaya çalışan kişinin NYPD ile çalıştığını düşünüp düşünmediği sorulduğunda ise "Kesinlikle bazı devlet kurumları için çalışıyordu." dedi.
MALCOLM X SUİKASTININ ARDINDAKİ GERÇEĞİN GİZLENDİĞİNE İNANIYORLAR
Sivil haklar avukatı Ben Crump da Hassan'ın açıklamasına atıfla polisin olay yerine vardıktan sonra "Malcolm X'i vuran bizimle mi?" dediğini hatırlattı.
Malcolm X'in kızı İlyasa Şahbaz ise kısa bir konuşma yaparak, suikastın organize olduğunu ve adaletin yerini bulmasını istediğini söyledi.
GERÇEKLERİ GİZLEDİLER
Hassan ve ailenin avukatları, tetikçinin, Konferans Salonu'nda suikastı gerçekleştiren birkaç muhbirden biri olduğuna ve Malcolm X suikastının ardındaki gerçeğin gizlendiğine inanıyorlar.
Malcolm X suikasti
Malcolm X, 21 Şubat 1965'te Harlem'de konuşma yaparken uğradığı suikast sonucu hayatını kaybetmişti.
Malcolm X'i kimin öldürttüğü konusu, cinayetin üzerinden on yıllar geçmesine rağmen tam olarak açıklığa kavuşmamış, suikasttan sonra tutuklanan 3 kişi ömür boyu hapse mahkum edilmişti.
Belgesel yayınlandı
Malcolm X'i öldürmekten hüküm giyen Aziz Muhammed ve Halil İslam’ın durumu, Netflix'te 2020’de Malcolm X hakkında yayınlanan belgeselden sonra tekrar incelemeye alınmıştı.
Söz konusu belgeselde Malcolm X'in katili olmakla suçlanan kişiler hakkında çok az delil bulunduğu ve bu kişilerin haksız yere hapis yattıkları, tanık ifadelerinde çelişkiler olduğu belirtilmişti.
SERBEST KALDILAR
İncelemelerin ardından Kasım 2021'de, New York Yüksek Mahkemesi Yargıcı Ellen Biben, iki sanık hakkında suçlamaların düşürüldüğünü ilan etmişti.
20 yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakılan Aziz Muhammed'e kurumlara karşı açtığı davada 26 milyon dolar, 2009'da hayata gözlerini yuman Halil İslam'ın ailesine de 10 milyon dolar tazminat ödenmişti.
MALCOLM X KİMDİR?
Malcolm X, siyahlara yönelik ırkçı politikalara karşı adalet ve özgürlük arayışı hareketlerinin zirveye çıktığı İkinci Dünya Savaşı sonrası özellikle Amerikan tarihine damga vurmuş isimlerin başında geliyor.
SİMGE İSİM OLDU
O yıllarda özellikle kolonyalizm sonrası kimliğini arayan İslam dünyası halkları için de bir kahraman olarak öne çıkan Malcolm X, özgürlük, eşitlik ve adalet için verdiği mücadeleyle dünyada da simge isimlerden biri olarak hatırlanıyor.
Irkçılıkla mücadele eden bir rahibin oğlu olarak doğdu
Esas ismi "Malcolm X Little" olan Malcolm X, 19 Mayıs 1925’te 7 kardeşin 4’üncüsü olarak Nebraska’nın Omaha şehrinde dünyaya geldi.
Annesi Louise Little, siyahilerin hakkını savunan bir sendikada sekreter, babası Earl Little da "Marcus Grays" adlı Jamaika kökenli siyahi bir aktivistin düşüncelerinden etkilenmiş bir rahipti.
Defalarca ölüm tehdidi aldı
Malcolm'un babası Amerika’da beyazların arasında siyahilere yer olmadığını düşünüyor ve köle olarak getirildikleri Afrika’ya tekrar göç etmelerini savunuyordu.
Baba Earl, siyahilerin bağımsızlık düşüncelerinden dolayı beyaz ırkçılardan, özellikle Klu Klux Klan’dan defalarca ölüm tehdidi aldı. Bu nedenle Little ailesi, birkaç kez yer değiştirmek zorunda kaldı ancak gittikleri hiçbir eyalette beyaz ırkçılığın tacizinden kurtulamadı.
6 yaşında babasız, 12 yaşında annesiz kalmıştı
Malcolm, 4 yaşındayken bir gece evleri ateşe verildi. 6 yaşındayken de babası bir tramvay yolunda ölü bulundu. Polis, babanın ölümünü raporlara kaza olarak kaydetse de ailesi buna hiçbir zaman inanmadı. Anne Louise, üzüntü ve çaresizlikten akli dengesini kaybettiği teşhisi konularak 26 yıl yatacağı Michigan’daki akıl hastanesine kaldırıldı.
21 yaşında hapse girdi
12 yaşında kardeşleriyle annesiz ve babasız kalan Malcolm X, bir süre beyaz koruyucu ailenin yanında yaşadı. Okulunda başarılı bir öğrenciyken, avukat olma isteğine karşı beyaz öğretmeninin kendisine daha gerçekçi olup "marangoz" olmasını tavsiye edince, Malcolm okulunu bıraktı.
Malcolm, 15 yaşında, Boston’a üvey ablasının yanına geçti, ayakkabı boyacılığından lokantalarda garsonluğa kadar her işi yaptı. Boston-New York treninde yiyecek satarken, siyahi mahalle Harlem’i tanıyan Malcolm, buradaki sokaklarda karıştığı uyuşturucu, hırsızlık, fuhuş gibi suçlardan 21 yaşına girmeye birkaç ay kala 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Adi suçlu olarak girdiği hapishaneden "siyahi aktivist" olarak çıktı
Hapishane, Malcolm X'in hayatını değiştiren en büyük dönüm noktası oldu.
"Düşünmek için en iyi yer ya üniversite ya da hapishane" diyen Malcolm X, demir parmaklıklar ardındaki yıllarını okuyarak geçirdi. Burada, Elijah Muhammed'in lideri olduğu Nation of Islam (İslam Milleti) hareketi ile tanıştı.
"X" soyadını kullanmaya başladı
1952’de hapisten çıkar çıkmaz Nation of Islam’ın merkezi Detroit’e giden Malcolm, kendine kölelik zamanlarında beyaz efendiler tarafından verildiğini söylediği "Little" soy ismini reddederek Afrika’daki kayıp köklerine atfen bilinmeyen anlamında "X" soyadını kullanmaya başladı.
Nation of Islam, İslam akidesinin öğretilerini tam olarak kavramamış, beyaz ırkçılığa karşı tepkisel olarak siyah ırkın üstünlüğünü savunan, aslında kendi içinde ırkçı bir hareketti.
6 çocuğu dünyaya geldi
Malcolm X, yaklaşık 400 üyesi olan bu marjinal grubun en ateşli savunucusu oldu ve kısa sürede üye sayısını 40 binlere ulaştırdı, Amerika'da "temple" dedikleri merkezlerin sayısını 4 iken 22 eyalette 50'ye çıkardı.
Malcolm X, 1958’de Dr. Betty Sanders ile hayatını birleştirdi. Çiftin biri erkek 6 çocuğu dünyaya geldi.
Malcolm X, uzun boy, karizmatik kişilik ve güçlü hitabet...
O yıllarda Elijah Muhammed'i referans göstererek yüzlerce konferans veren, medya ve üniversitelerde konuşmalar yapan Malcolm X, uzun boyu, karizmatik kişiliği ve güçlü hitabeti ile ulusal düzeyde tanınmaya başladı.
Beyaz ırkçı şiddete gerekirse şiddetle karşılık verilebileceğini vaaz eden Malcolm, çok geçmeden FBI’ın kırmızı listesine girerek yakın takibe alındı.
Malcolm X, 1959’da Gana, Sudan, Nijerya, İran, Suriye, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri'ne seyahatler düzenledi, dini ve siyasi liderlerle görüştü.
FBI ve polis baskısı arttı
Nation of Islam içinde en etkili ama aynı zamanda en dalgalı dönemi 1960-1964 yıllarında Malcolm X'e ve ailesine yönelik FBI ve polis baskısı artarken, kendi hareketi içinde de kıskançlıklar ve çıkar sorunları gün yüzüne çıkmaya başladı.
Büyük hayal kırıklığı yaşadı
ABD Başkanı John F. Kennedy’nin 1963’te suikast ile öldürülmesi üzerine "Ne ekersen onu biçersin" şeklindeki yorumuna tepkileri fırsat bilen Nation of İslam yönetimi, Malcolm'a 3 ay konuşma yasağı getirdi.
Bu dönemde Malcolm X, özellikle peygamber gibi gördüğü lideri Elijah Muhammed’in yanında çalışan genç kadınlarla uygunsuz ilişkilere girdiğini öğrenince büyük hayal kırıklığı yaşadı ve ırkçı fikirlerini savunduğu Nation of İslam konusunda ciddi sorgulamalar yapmaya başladı.
İslam kardeşliğini Kutsal topraklarda gördü
1964’te Nation of Islam ile ilişkisini tamamen kesen Malcolm X, aynı yıl nisanda hacca gitti.
"Kutsal topraklarda daha önce hiç şahit olmadığım şekilde, dünyanın dört bir yanından gelen her tür renkte insanların birlik ve kardeşlik ruhunu gördüm." diyen Malcolm X, Amerika’daki ırkçılığa çözüm olarak Sünni İslam'ın kardeşlik öğretisine inanmaya başladı.
Hac dönüşü "El Hac Malik el Shabazz" ismini kullanmaya başladı
Hac dönüşü "El Hac Malik el Shabazz" ismini kullanmaya başlayan Malcolm X, Harlem’de "Müslümanların Camisi Inc." adlı yeni bir oluşum kurdu, siyahlara karşı uygulanan adaletsizliğe ve ırkçılığa karşı Amerikan sistemindeki ikiyüzlülüğü uluslararası platformlara taşımak için Birleşmiş Milletler (BM) ile yapılabilecek ortak projeler üzerine çalışmalara başladı.
Malcolm X’e karşı Nation of Islam, tehdit ve baskılarını artırdı. 14 Şubat 1965'te saat 03.30 civarı evine yangın bombası atıldı. Olayda mucize eseri kimse yaralanmazken, Malcolm X saldırının "Elijah Muhammed’in emriyle" yapıldığını söyledi.
İkiz bebeklerini göremedi
Bir hafta sonra da henüz 40 yaşına basmamışken, Harlem’de Audubon Ballroom Konferans Salonu'nda yaklaşık 400 kişiye konuşma yapmak için çıktığı kürsüde suikasta uğradı, vücuduna yakın mesafeden 20’den fazla kurşun isabet etti. Vurulduğunda eşi Betty Shabazz, en büyüğü 7 yaşında 4 kızıyla salondaydı ve Malcolm X'in yüzlerini hiç göremeyeceği ikiz kızlarına hamileydi.
Malcolm X’i kimin öldürttüğü konusu tam olarak açıklığa kavuşmadı. Suikastta Nation of Islam üyelerinin, onların da ardında FBI’ın parmağı olduğu şüphesi hiç silinmedi. Suikasttan sonra tutuklanan 3 kişi, ömür boyu hapse mahkum edildi.
"Malcolm X’in Otobiyografisi"
Otobiyografisinin yazılması için 1963’te yazar Alex Haley ile çalışmaya başlayan Malcolm X, "Bu kitap yayımlandığında ben hala yaşıyor olursam, bu bir mucize olacak." demişti. Ölümünden birkaç ay sonra Haley kitabı tamamladı ve "Malcolm X’in Otobiyografisi" adıyla yayımlandı.
1992’de ünlü oyuncu Denzel Washington’un canlandırdığı ve çeşitli ödüller kazanan "Malcolm X" filminin de kaynağı olan kitap, 1998’de Time tarafından "20. Yüzyılın en etkili 10 kitabı" arasında gösterildi.
İnsanlığa ışık olmaya devam ediyor
Bugün New York’un Hartsdale bölgesindeki Ferncliff kabristanında mütevazı bir mezarda yatan Malcolm X’in hayat hikayesi, karizmatik kişiliği ile ırkçılığa, adaletsizliğe karşı verdiği tavizsiz mücadele ve insan hakları konusunda ulaştığı nokta hala insanlığa ışık olmaya devam ediyor.
Amerikan tarihine damga vuracak bir lider oldu
- 6 yaşında babasız, 12 yaşında annesiz kalan Malcolm X, Harlem sokaklarında karıştığı suçlardan 21 yaşına girmeye birkaç ay kala 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı
- Malcolm X, adi suçlu olarak girdiği hapishaneden 1952'de sivil haklarla mücadelede Amerikan tarihine damga vuracak bir lider olarak tahliye edildi
- Özellikle son yıllarda beyaz ırkçılığın ve göçmen karşıtlığının arttığı bir dönemde Malcolm X’in 56 yıl önce ölümüyle geride bıraktığı mirası, daha bir anlam kazanıyor