Yıldırım Belediyesi tarafından düzenlenen, moderatörlüğü akademisyen tarihçi Doç. Dr. Vehbi Baysan tarafından yapılan, Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yararın konuk olduğu Türkiye Güvenlik Politikaları ve Ortadoğu programında İdlibde devam eden operasyonlar hakkında konuşuldu.
Gündemin nabzını tutan etkinliklerle ilçe sakinlerinin sosyal yaşamına renk getiren Yıldırım Belediyesi 2019-2020 Kültür Sanat Sezonunda birbirinden önemli konukları ağırlamayı sürdürüyor. Barış Manço Kültür Merkezinde alanında önemli konukların katılımıyla gerçekleştirilen Türkiye Güvenlik Politikaları ve Ortadoğu programında, Türkiyenin güvenlik politikaları, Libyadaki gelişmeler, Suriye ve Ortadoğuda yaşanan kritik gelişmeler askeri ve siyasi yönleri ile ele alındı. Doç. Dr. Vehbi Baysanın moderatörlüğünde düzenlenen programda, Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, İdlibde yaşanan süreci, ülke olarak yapılması gerekenleri derin analizlerle ortaya koyarak Yıldırımlılarla paylaştı.
Gelişmiş devletler sıralaması değişecek"
Dünyada tarihin yeniden yazıldığı bir dönemin yaşandığını belirten Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Dünyada şuan 42 farklı yerde çatışma var. Bu rakam 1. Ve 2. Dünya Savaşından daha yüksek bir rakam. Dünyadaki mülteci sayısı, silahlanma, çatışma sayısı, göç edenler, açlık çekenler ve sivillerin hayatlarını kaybetme sayısını toplarsak 2. Dünya Savaşı rakamını çoktan geçtik. Ama hiç kimse bayrak göstermiyor. Herkes savaşıyor ama bayrak göstermiyor. 2030 ile 2040 yılları arasında dünya haritasının hiçbir anlamı kalmayacak. Dünyadaki bütün hakların yeniden dağıldığı bir yerdeyiz. 10 yıl sonra dünyada şuan da bildiğiniz devletlerin birçoğunu görmeyeceğiz. Sıralamanın değiştiğini de göreceğiz. Bugün dünyanın o gelişmiş 8 devleti dediğimiz devletin sıralamasının tamamen değiştiğini göreceğiz. İlk 5te gördüğünüz devletlerin birçoğu olmayabilir. Muhtemelen 2030lara geldiğimizde Avrupa Birliği denilen bir birlik kalmamış olacak. Böyle bir denklemde biz aslında Libyayı, İdlibi konuşuyoruz dedi.
1980deki komplo teorileri bugünün gerçeği oldu
Suriye konusunu araştırırken görmedikleri, atladıkları, bulamadıkları bir nokta olduğunu dile getiren Mete Yarar, Burası nedir? Bunu enerji olarak tam açıklayamıyoruz. Bu iş nedir diye oturduk yaklaşık 1 buçuk seneden beri çalışıyoruz. 1 buçuk senenin sonunda da bir kitap yazdık. Ama bu süre içerisinde binlerce evrak okuduk. Binlerce evrağı okurken karşılaştığımız şeylerin hiçbirini bugün için bir komplo teorisinden çok gerçeğin ta kendisi olduğunun farkına vardık. Yani 1980li yıllarda hazırlanmış olan tüm projeler o gün için bir komplo teorisiydi ama bugün içinde gerçeğin kendisi. O gün söylenenlerin nerdeyse tamamının yapıldığını söylesem yalan olmaz diye konuştu.
Biz dünyanın hiç bir yerinde geri çekilmedik
İdlibin, Sakarya Meydan Muharebesinden beri, geri çekilmeyi durdurduğumuz andan beri hiç geri adım atmadığımız bir nokta olduğunu ifade eden Güvenlik Politikaları Uzmanı Yarar, İdlib şuan da o kadar kritik. Biz Kurtuluş Savaşındaki Sakaryadan beri hiç geri çekilmedik. Dünyanın hiçbir yerinde geri çekilmedik. Ordumuz gittiği her yerde muzaffer olarak geri döndü. Bugün Türk Silahlı Kuvvetlerinin Kıbrıs Harekatından bile daha fazla zırhlı birlik gönderdiği, Kıbrıs Harekatından daha fazla profesyonel ordunun bulunduğu bir yerdeyiz şuan. O kadar önemli bir nokta. İdlib İdlib olmaktan çıktı. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız İdlible ilgili bir soru sorduklarında aynen şu tabiri kullandı; Artık bir savaş diyebiliriz dedi şeklinde konuştu.
"İdlib yalnızca İdlib değil"
Esadla yarın sabah konuşmaya karar verilse Esadın ömrünün bir haftayı bulmayacağını sözlerine ekleyen Mete Yarar, Desek ki Esada ya kardeşim bırak herşeyi, bütün sorunları beraber çözelim, biz zaten iyi komşuyduk, eskiden de çok kardeştik, gel herşeyi bir kenara bırakalım, beraber olalım desek Esada kaç gün ömür biçersiniz? Ben bir hafta ömür biçmem. Bir hafta sonra öldürürler. Sizce bu plan Türkiye ile Suriyenin beraber çalışması üzerine mi kuruldu? Eğer öyle kurulmuş olsaydı 2011 yılında bu olaylar başladığında Türkiyenin Esada önermiş olduğu önerilerin tamamını Esad kabul ederdi. Ona kabul ettirmeyen akıl şuan da da karşımızda. İdlibte karşımızda Rusya, İran var. İdlibte karşımızda Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan var. Kamışlıdan aşağıya Deyrizora doğru gidin orada şuan da Suudi Arabistan askeri PYD için petrol kuyuları açıyorlar ve PYDye petrol kuyuları açarak para kazandırmaya çalışıyorlar. Yalnızca sınırımızdan 150 kilometre aşağıda. Sizce İdlib yalnızca İdlib mi? ifadelerini kullandı.