Uluslararası casusluk dünyasında sarsıcı bir gelişme: Türkiye, İsrail İstihbarat Servisi Mossad'a çalıştıkları iddia edilen ve bir dizi gizli faaliyet içinde bulunan çok sayıda şüpheliyi gözaltına aldı. Bu operasyon, ülkedeki güvenlik güçlerinin sıkı takibi ve titiz çalışmaları sonucu gerçekleşti. Peki, bu şüpheliler kimlerdi ve neler yapıyorlardı? İşte deşifre edilen gizli ağın tüm detayları.

Operasyonun Detayları ve Şüphelilerin Profili

Şüphelilerin Mossad Bağlantısı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma, Mossad adına casusluk yaptıkları iddia edilen şüphelilerin detaylı bir profilini çıkardı. İsrail ve Filistin kökenli kişilere odaklanan bu operasyonda, toplamda 46 şüpheli tespit edildi ve bunlardan 15'i tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Sevk Yazısında Ortaya Çıkan Detaylar

Sevk yazısında belirtilene göre, şüpheliler özellikle Filistin vatandaşı ve Hamas bağlantılı kişilerin bilgilerini İsrail İstihbaratı'na aktarmaktaydı. Bazıları için ödeme yapıldığı, bazılarının ise Süleymaniye Camisi'nin iç ve dış kısımlarını çeken videoları İsrail İstihbaratına ilettiği belirtildi.

Gözaltı ve Tutuklamalar

34 şüpheli operasyonlarla gözaltına alındı ve bunlardan 15'i 'askeri ve siyasal casusluk' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Diğerleri ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ya da sınır dışı edilmek üzere İl Göç İdaresi'ne teslim edildi.

Kritik Bilgi Aktarımı ve Ödemeler

Şüphelilerin İsrail için önemli bilgileri aktardığı, karşılığında ise uluslararası para transfer şirketleri ve havale ofisleri aracılığıyla ödeme aldıkları ortaya çıktı.

İstihbarat Servislerinin Yöntemleri

Sevk yazısında İsrail İstihbarat Servisi'nin internet tabanlı uygulamalar üzerinden operasyon ekipleri oluşturduğu, ayrıca dedektifler ve şüphe uyandırmayan şahıslar aracılığıyla gizli görevler yürüttüğü belirtildi.

Sulh Ceza Hakimliği'ne gönderilen sevk yazısında, İsrail İstihbarat Servisi ile bağlantılı kişilerin internet tabanlı mobil uygulamalar üzerinden uzaktan operasyon ekibi oluşturduğu, bu ekip aracılığıyla canlı kuryeyle kaynaklarına para transferi ve sahadaki hedeflerine yönelik keşif şeklinde işler yapılması amaçlandığı, ayrıca profesyonelce yapılması istenilen işlerde dedektiflerden istifade edildiği ve taktik işlerde ise ağırlıklı olarak şüphe uyandırmayan şahıslardan faydalanıldığı aktarıldı. Dedektiflere biyografik bilgi toplama, keşif, tahkikat, fotoğraf, video, bilgi, belge, canlı takip etme, takip cihazı yerleştirme, canlı kurye bulma ve siber faaliyetler görevlerinin verildiği belirtilen sevk yazısında, dedektiflerin sistem açıklarından ve kritik öneme haiz devlet kurumlarında görev yapan çevrelerinden, devletin veri tabanında bulunan bilgileri temin ettikleri aktarıldı.

 

  Oluşturabileceği milli güvenlik açığını fark ettikleri halde faaliyetlerini sürdürdükleri kaydedildi

  Sevk yazısında, İsrail İstihbarat Servisi'nin iş yaptırdığı kişilerin ise kendilerine gelen taleplerin amacını; oluşturacağı maddi veya manevi zararı, hatta oluşturabileceği milli güvenlik açığını fark ettikleri halde faaliyetlerini sürdürdükleri ve kendilerine yapılan ödemeler karşılığında fatura kesmeme şeklinde faaliyetler yürüttükleri kaydedildi. Şüphelilerin İÇOM adına İsrail için önem arz eden ve tehlikeli görülen, özellikle Filistin vatandaşı ve Hamas bağlantılı kişilerin bilgi, belge ve fotoğraflarını temin etmek suretiyle İsrail İstihbaratı'na aktardıkları, karşılığındaysa özellikle terör örgütleri tarafından kullanılan havale sistemini, kripto para birimini ve 'western union' sistemini kullanarak menfaat temin ettikleri kaydedildi.

 

  İÇOM'un Türkiye'de ikamet eden Filistin uyruklu şahısları ve ailelerini hedef almayı amaçladığı vurgulandı

  İsrail İstihbarat Servisi Çevrimiçi Operasyon Merkezi'nin (İÇOM) Türkiye'de ikamet eden Filistin uyruklu kişileri ve ailelerini hedef alacağının öğrenildiğinin aktarıldığı sevk yazısında, şüpheli oldukları tespit edilen 46 kişi ile bağlantı kurulduğu, bu kişilerle sosyal medyadan iş ilanları üzerinden temas sağlandığı, görüntülü veya sesli arama yapmadan irtibatın sürdürüldüğü kaydedildi. Tüm bu faaliyetlerle güncel olarak devam eden İsrail ve Filistin çatışmasının küresel boyuta evrilmesi çerçevesinde, İÇOM'un Türkiye'de ikamet eden Filistin uyruklu şahısları ve ailelerini hedef almayı amaçladığı vurgulandı.

 

  Süleymaniye Cami'sinin iç ve dış kısımlarının videosunu istediler

  Sevk yazısında bazı şüphelilere ait tespitler de yer aldı. Şüphelilerden Amal Sallami Ep Siala'nın, Samir Ferat isimli bir kişiyle kurduğu, bu şahsın kendisinden Türkiye'deki Süleymaniye Cami'sinin iç ve dış kısımlarının videosunu istediği ve karşılığında 150-200 dolar para aldığı belirtildi.

 

  Sağlık destek personeli olarak çalıştığı yerde özellikle Filistin'den getirilen kişilerle ilgilendiği aktarıldı

  Şüphelilerden Hazem Mounir Amin Elgayyar'ın ise sağlık destek personeli olarak Fatih Sağlık Müdürlüğü'nde çalıştığı, özellikle son dönemde Filistin'den getirilen yaralı ve yardıma muhtaç kişilerle ilgilendiği, bu bilgileri ise İsrail İstihbaratı ile paylaştığının değerlendirildiği ve casusluk faaliyetleri noktasında kuvvetli şüphe oluşturduğu kaydedildi.

Milli Güvenlik Açığı

Şüphelilerin faaliyetlerinin Türkiye için oluşturabileceği milli güvenlik açığını bilerek hareket ettikleri, bu risklere rağmen ödemeleri kabul ettikleri vurgulandı.

İÇOM'un Hedefleri

İsrail İstihbarat Servisi Çevrimiçi Operasyon Merkezi'nin (İÇOM) özellikle Türkiye'de ikamet eden Filistin uyruklu kişileri ve ailelerini hedef aldığı kaydedildi.

Öne Çıkan Şüpheliler ve Faaliyetleri

Bazı şüphelilerin sağlık destek personeli olarak çalıştığı ve Filistin'den getirilen yaralılarla ilgilendiği, bu bilgileri İsrail İstihbaratı ile paylaşarak casusluk faaliyeti yürüttüğü belirlendi.

Bu dikkat çekici operasyon, Türkiye'nin uluslararası casusluk faaliyetlerine karşı ne kadar ciddi ve etkili önlemler aldığını gösteriyor.