Bursa’nın İznik ilçesinden 10 kilometre uzaklıktaki bir yolculuğa çıktığınızda, karşınıza çıkacak bir hazine var: Zeytin ağaçlarıyla çevrili sessiz, ama dimdik ayakta duran 1500 yıllık bir yapı, Roma Köprüsü. Bu köprü, tarihi adeta ayaklarınızın altına seriyor. Binlerce yıl öncesine ait hikayeleri taşıyan bu köprü, her taşında tarihin bir parçasını saklıyor.
1. Justinyanus’un Eseri!
Roma Köprüsü, Doğu Roma İmparatoru 1. Justinyanus döneminde inşa edilmiş. Milattan sonra 6. yüzyılda, Justinyanus’un hükmettiği dönemde yapılmış bu köprü, İmparator’un zamanında Roma İmparatorluğu’nun en ihtişamlı eserlerinden biri olarak tarihe geçti. Düşünsenize, tam 1500 yıl önce, bu köprü üzerinden kervanlar, tüccarlar, seyyahlar geçiyordu. İpek Yolu’nun bir parçası olan bu köprü, sadece bir yapı değil, aynı zamanda ticaretin ve kültürlerin birleştiği bir noktaydı.
30 Metrelik Tarih!
Köprü 30 metre uzunluğunda ve 2.5 metre genişliğinde, belki bugün gözümüzde küçük gibi görünebilir ama bundan 1500 yıl önce böyle bir yapıyı inşa etmek büyük bir mühendislik başarısıydı. Üzerine adım attığınızda, Roma döneminin ihtişamını hissediyorsunuz. O taşlar, yıllara meydan okumuş, savaşlar görmüş, depremler yaşamış ama hala ayakta kalmış. O zamanın insanlarıyla aynı yerden geçtiğinizi düşünmek bile insanı tarihle buluşturuyor.
Zeytin Bahçeleri Arasında Tarihe Yolculuk..
Köprüye giden yolda sizi zeytin ağaçları karşılıyor. Zeytin ağaçlarının gölgesinde ilerlerken, tarihin içinde kayboluyorsunuz. Her şey o kadar sakin ki, adeta köprünün size fısıldayan bir tarafı var. Yüzyıllardır orada duran bu köprü, zeytin ağaçlarının huzuru içinde tarihle iç içe bir atmosfer sunuyor. Eskiden kervanların geçtiği, ticaretin döndüğü bu köprü, şimdi sessiz ama hala dimdik ayakta. Zeytin bahçeleri, köprüye başka bir anlam katıyor; doğa ve tarihin buluştuğu bir yer burası.
Roma Köprüsü, sadece bir yapı değil, aynı zamanda tarihe tanıklık etmiş bir yaşam izi. Üzerinden kimler geçti, hangi olaylara tanık oldu kim bilir? Asırlar boyunca, insanlar bu köprünün üzerinden geçti, farklı medeniyetler bu topraklarda iz bıraktı. Ama köprü hep oradaydı..Doğu Roma İmparatorluğu’nun yükselişine, ticaret yollarının canlanışına tanık oldu. Şimdi ise her taşında o eski zamanların izlerini taşıyor.
Her geçen yıl daha da değerlenen bu köprü, koruma altına alınması gereken nadir yapılardan biri. Bir milletin geçmişini öğrenmek, tarihine sahip çıkmak için böyle yapılar çok önemli. Bu köprüyü koruyarak, binlerce yıllık bir geçmişi geleceğe taşıyoruz.
