İslam dünyasında sıkça tartışılan konulardan biri olan tekfir, yani bir Müslümanı kâfir ilan etme. Tekfir konusu büyük bir hassasiyet gerektiriyor.

Din İşleri Yüksek Kurulu, bu konuda detaylı bir açıklama yaparak, Müslüman olduğu bilinen bir kimseyi tekfir etmenin İslam'a aykırı olduğunu belirtti.

Peki, tekfirin İslam'daki yeri nedir? Hangi durumlarda tekfir etmek caiz olabilir? İşte bu soruların cevapları..

Bir Müslümanın tekfir edilmesi ne anlama gelir ve İslâm’ın bu konudaki temel ilkeleri nelerdir? Tekfirin dinî ve hukuki boyutlarını anlamak için detaylı bir inceleme yapıyoruz.

Genc Gazete Ezan Cami Minare Allah İslam (10)

Tekfir nedir?

Tekfir, bir kişinin Müslüman olup olmadığını sorgulamak ve onu kâfir olarak ilan etmek anlamına gelir.

Ancak Kur’ân ve Hz. Peygamber (s.a.s.) bu konuda bireylere yetki vermemiştir. İslâm’da tekfirin ciddi sonuçları olduğu için bu konuda dikkatli olunmalıdır.

Tekfir, bir Müslümanı İslam dininden çıkmış saymak anlamına gelir. Bu durum, hem kişisel hem de toplumsal olarak ciddi sonuçlar doğurabilir.

Tarih boyunca tekfir söylemiyle ortaya çıkan fırkalar, İslam dünyasında büyük ayrılıklara ve çatışmalara neden olmuştur.

Genc Gazete Ezan Cami Minare Allah İslam (7)

Tekfirin Şartları

  • Kesin Bilgi: Bir kişiyi kâfir ilan etmek için, o kişinin gerçekten İslam'dan çıktığına dair kesin bir bilgiye sahip olmak gerekir.
  • Açık İnkar: Kişi, İslam'ın temel inanç esaslarından birini açıkça ve kasıtlı olarak inkar etmelidir.
  • İsrar: Bu inkar veya yasak fiil, ısrarla ve devamlı olarak yapılıyor olmalıdır.

Örnek Vermek Gerekirse:

  • Allah'ın birliğini inkar etmek,
  • Peygamber Efendimizin peygamberliğini reddetmek,
  • Kur'an'ın Allah'ın kelamı olduğunu inkar etmek,
  • Namazın farz olmadığını söyleyip namazı kasıtlı olarak terk etmek
  • İslam'ın haram kıldığı büyük günahları inkar edip ısrarla işlemek gibi durumlar, tekfir nedeni olabilir.

Genc Gazete Ezan Cami Minare Allah İslam (6)

Tekfirin Tehlikeleri ve Sonuçları

1. Dinî ve Toplumsal Sonuçlar:

  • Bir kişinin tekfir edilmesi, o kişinin dinî açıdan İslam dışı sayılmasına, sosyal hayatında dışlanmasına ve miras gibi hukuki haklarını kaybetmesine yol açabilir. Bu nedenle, tekfir kararı çok dikkatli bir şekilde ele alınmalıdır.

2. Yanlış Tekfirin Cezası:

  • Haksız yere bir Müslümanı tekfir etmek, büyük bir günah olarak kabul edilir. Hz. Peygamber (s.a.s.) bu konuda uyarıda bulunmuş ve haksız yere tekfir eden kişinin, bu tekfirin kendisine döneceğini belirtmiştir.
  • Bölünme ve Çatışma: Tekfir, Müslümanlar arasında bölünmelere ve çatışmalara neden olur.
  • Şiddet: Tarih boyunca tekfir söylemiyle ortaya çıkan fırkalar, İslam dünyasında büyük şiddet olaylarına yol açmıştır.
  • İslam'ın Güvenilirliğini Zedeleme: Yanlış tekfirler, İslam'ın barışçıl ve hoşgörülü din olduğu algısını zedeler.

Genc Gazete Ezan Cami Minare Allah İslam (2)

Kimleri Tekfir Edebiliriz?

Açıkca şirk ve küfür işleyip bunu ilan eden İslam düşmanları tekfir edilebilir.

1. Tekfir Yetkisi:

  • Tekfir kararı bireysel olarak verilmemelidir. Bu yetki, dini ilimlerde derin bilgi sahibi olan âlimlere, özellikle de İslâm hukukunun (fıkıh) uzmanlarına aittir. Çünkü tekfir, sadece dinî bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal ve hukuki sonuçları olan bir meseledir.

2. Ehl-i Kıble:

  • Genel olarak, “Lâ ilâhe illallâh Muhammedün Resûlullah” diyen, yani İslam'ın temel inancını kabul eden ve namaz kılan bir kişi, İslâm dairesinde kabul edilir ve tekfir edilmez.
  • Ehl-i Sünnet’e göre, Ehl-i Kıble (Kıble’ye yönelip ibadet eden) olan Müslümanlar tekfir edilmez.
  • Müslüman kişi büyük günah işlese de açıkca şirk ve küfür yoksa dinden çıkmış sayılmaz.

Genc Gazete Islam Hukuku Seriat Fikih (17)

Kur’ân ve Sünnete göre Tekfir 

İslam, kendisini Müslüman olarak tanımlayan bir kişiyi kolay kolay küfre nispet etmez. Kur'an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin hadisleri, bu konuda oldukça nettir.

Kelime-i Tevhid'i söyleyen ve kıbleye yönelerek namaz kılan herkes, Müslüman kabul edilir.

Kur’ân-ı Kerîm’in “Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınızda iyi anlayın ve dinleyin. Size selâm verene 'Sen mümin değilsin' demeyin…” (en-Nisâ, 4/94) âyeti, Müslüman olan bir kişiye tekfir uygulamanın yanlış olduğunu açıkça belirtir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Kelime-i Tevhid’i söyleyenler ve kıbleye yönelip namaz kılanlar Müslümandır ve Allah’ın koruması altındadır.” (Buhârî, Salât, 28 [391])
Peygamber Efendimiz (s.a.v) karşısndakini kafir ilan edenlere şu soruyu sormuştur: " Kalbini yarıp baktın mı?"

Genc Gazete Islam Hukuku Seriat Fikih (8)

Tarihsel Bağlamda Tekfir: Hâricîler 

İslam tarihinde tekfir söylemiyle ilk ortaya çıkan fırka, Hâricîler olmuştur. Hz. Ali gibi önemli sahabeleri bile kâfir ilan eden Hâricîler, İslam'ın hoşgörü anlayışına aykırı bir tutum sergilemişlerdir.

İslâm tarihinde tekfir düşüncesi, ilk olarak Hâricîler tarafından ortaya konmuştur. Bu grup, birçok sahâbiyi kâfirlikle itham etmiştir. Günümüzde ise bazı gruplar, kendilerine karşı olanları tekfir etme eğilimindedir.

Genc Gazete Islam Hukuku Seriat Fikih (9)

Tekfirin Dinî ve Hukuki Boyutları

İslâm’da tekfir, bir kişiyi kâfir ilan etmekten çok, dinin temel esaslarının reddedilmesiyle ilgilidir.

Bir fiil veya sözün küfür kapsamına girmesi ile bir kişinin kâfir olduğuna hükmedilmesi arasındaki fark önemlidir.

Kişi, dinin zorunlu esaslarını açıkça inkâr etmedikçe kâfir olarak kabul edilmez.

Genc Gazete Tevafuk Tesaduf Inanc Islam Tasavvuf (15)

Tevil ve Küfür: İslâm Âlimlerinin Yaklaşımı

Kur’ân âyetlerine yapılan tevil, bir kişinin kâfir olduğunu göstermez. İslâm âlimleri, “tenzilin inkârı küfürdür, tevili değil” ilkesine göre, dinin esaslarını alay konusu yapmayan yorumlar tekfir sebebi olarak görülmez.

İslam'ın ana bünyesi olan Ehl-i Sünnet'e göre, Ehl-i Kıble olarak adlandırılan, yani kendisini Müslüman kabul eden herkes tekfir edilemez.

Bir kişinin Müslüman sayılması için "La ilahe illallah Muhammedur Rasulullah" sözünü anlamalı ve tasdik etmesi yeterlidir.

Tekfir konusundaki kararlar, dinî ve hukuki sonuçları nedeniyle bireylerin sorumluluğunda değildir ve bu konuda hüküm vermek, yetkili mercilere bırakılmıştır.

Tekfir konusunda hüküm vermek, din alimlerine ait bir yetkidir. Din İşleri Yüksek Kurulu'nun açıklamasından anlaşıldığı üzere, İslam, hoşgörü ve merhamet dinidir.

Müslüman olduğu bilinen bir kişiyi kolaylıkla kâfir ilan etmek, İslam'a aykırı bir davranıştır.

Tekfir konusunda dikkatli olmak ve aceleci kararlar vermemek gerekmektedir.

Genc Gazete Tevafuk Tesaduf Inanc Islam Tasavvuf (2)

İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!     

Kaynak: www.kurul.diyanet.gov.tr