Telefon Kodlarının Tarihsel Gelişimi
Türkiye'deki telefon şehir kodları sistemine baktığınızda, komşu şehirlerin kodlarının çok farklı, kod numaraları yakın olan şehirlerin ise birbirlerinden çok uzak olduklarını fark edersiniz. Bu durumun arkasındaki sebep, kod sisteminin tuşlu telefonlar yaygınlaşmadan önce kadranlı telefonlara göre kurulmuş olmasıdır.
Kadranlı Telefon Dönemi
Kadranlı telefonlarda 9'u çevirmek için, hizasındaki deliğe parmağınızı sokup, sonuna kadar kadranı çevirmeniz ve bırakmanız gerekiyordu. Kadran da otomatik olarak geri dönerek eski konumuna geliyor ve bir tek numara çevirme işlemi tamamlanıyordu.
Bu işlemde 1'i çevirmek 9'u çevirmekten, 212'yi çevirmek 989'u çevirmekten çok daha kısa bir sürede gerçekleşiyor ve santraller daha az meşgul oluyordu.
“Bu nedenle, 212 gibi kısa süre tutan kod numaraları ülkenin en büyük, en çok telefon kullanılan şehirlerine verilmiştir. Örneğin, New York ve İstanbul'un kod numaraları aynı, yani 212 iken, Chicago ve Ankara'nın da 312'dir.”
Modern Telefonlarda Kod Sisteminin Etkileri
Şüphesiz bugünkü tuşlu telefonlar çok hızlı çalıştıklarından, numaraları aramak bakımından bir zaman farkı yoktur. Ancak, tarihsel olarak bu kod numaraları, büyük şehirlerdeki yoğun telefon trafiğini daha verimli yönetmek amacıyla kısa tutulmuştur.
Türkiye'de üçüncü en kısa kod 222 ile Eskişehir iken, en uzun süren kod ise 488 ile Batman'dır.
Şehirlerin Büyümesi ve Yeni Kodlar
Zamanla şehirler büyüdükçe, onları kısımlara bölüp yeni kod numaraları verme ihtiyacı doğmuştur. Yeniler eskilerle karışmasın diye farklı numaralar verilmiştir.
Örneğin, kodu 212 olan New York ikiye bölündüğünde, ikinci kısma 718 kodu verilmiştir.
İstanbul da Avrupa yakası ve Anadolu Yakası diye ikiye ayrılmıştır. İstanbul telefon kodu için 212 mi Avrupa yakasıydı yoksa 216 mı gibi karışıklıklar hala devam etmektedir.
Tuşlu telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte, numaraları aramak daha hızlı ve kolay hale gelmiş olsa da, tarihi kodlama sistemi büyük ölçüde korunmuştur.