Hayat, ne kadar adil görünse de, gücü ve kudreti elinde tutanlar her zaman daha fazla göz önünde olur. Birinin "bey" olduğu yerde, ardından konuşanlar, eleştirenler, hatta küçümseyenler de eksik olmaz. İşte, "Bey ardından çomak çalan çok olur" atasözü, bu gerçeği en yalın haliyle ortaya koyar.
Bu atasözü, bir toplumda güçlü, sözü geçen ve lider pozisyonundaki insanların, her zaman eleştiri oklarının hedefinde olacağını anlatır. "Bey" burada sadece bir unvanı değil, aynı zamanda toplumda itibarı, gücü ve otoriteyi temsil eder. Ancak bu insanlar, ne kadar doğru işler yaparlarsa yapsınlar, her zaman onların arkasından konuşanlar, küçük düşürmeye çalışanlar, yani "çomak çalanlar" bulunur.
İnsanoğlu, çoğu zaman kendinden güçlü olanı eleştirme, onun hatalarını arama eğilimindedir. Bu, bazen kıskançlıktan, bazen de kendi yetersizliklerini gizleme çabasından kaynaklanır. Beylerin arkasından çomak çalanların sayısı, bu yüzden hiç az olmaz.
Modern dünyada da durum pek farklı değil. Siyasetçiler, iş dünyasının önde gelenleri, sanatçılar… Hepsi birer "bey" sayılır. Yaptıkları her hareket, attıkları her adım mercek altındadır. Toplumun gözünde ne kadar büyük işler başarırsa başarsınlar, bir kesim mutlaka onları eleştirir, eksiklerini ortaya çıkarmaya çalışır. Bu eleştiriler, bazen haklı bazen de tamamen haksız olabilir. Ancak bu, insan doğasının bir parçası; güçlü olanı yıpratma, onun zayıf noktalarını bulma çabasıdır.
Bu atasözü, bize bir gerçeği hatırlatır: Hayatta ne kadar başarılı olursanız olun, ne kadar güçlü bir pozisyonda yer alırsanız alın, arkanızdan konuşanlar hep olacaktır. Önemli olan, bu eleştirilerin sizi ne kadar etkilediği ve sizin bu eleştirilere karşı duruşunuzdur. Herkesin bir fikri olabilir, ama sizin yolunuzda dimdik durmanız, bu sözün esas mesajını anlamanızı sağlar.
Kısacası;Bey ardından çomak çalan çok olur" atasözü, insanın güçle olan ilişkisini, kıskançlığın ve eleştirinin ne kadar yaygın olduğunu anlatır.
