Amasya'da devam eden Oluz Höyük kazılarında, tarih öncesine ışık tutan büyük bir keşif yapıldı. Milattan önce 600 yıllarında hüküm sürmüş Medler'e ait olduğu düşünülen yapılar ve dinsel kalıntılar, kazı alanında gün yüzüne çıkarıldı. İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Şevket Dönmez liderliğindeki ekip, 17 yıldır süren kazı çalışmalarında, bugüne kadar 2 bine yakın eser bulduklarını ve bunların arasında gündelik kullanım eşyalarından tapınak envanterlerine kadar pek çok önemli objenin yer aldığını belirtiyor.
Oluz Höyük'ten Med Uygarlığının İzleri
2023 kazı sezonunda, Kubaba Sunağı'nın doğusunda yapılan çalışmalar sırasında Medler'e ait dinsel bulgular ve mimari kalıntılar keşfedildi. Bu bulgular, Medler'in yanı sıra geç Frig döneminin kültürel etkilerini ve Medler ile Frigler arasındaki dini ve kültürel sentezi de gözler önüne seriyor.
Keşfedilen Sunak ve Ateş Kültü
Kazılarda ortaya çıkan kare biçimli sunak ve yanında bulunan ateş kültüne ait ocak, Med uygarlığının dinsel yaşamına dair önemli ipuçları sunuyor. Prof. Dr. Dönmez, bu buluntuların, Medler'in ateş kültünün uzun yıllar boyunca yaşatıldığını gösterdiğini ve yanında bulunan kutsal küllerin biriktirildiği alanın da bu kültürün bir parçası olduğunu ifade ediyor.
"Kare biçimli yeni sunağımızın hemen kuzeyine ateş kültüyle ilgili bir ocak yapmışlar ve burada bu ateş kültünün ocakla beraber onlarca yıl yaşadığını anlayabiliyoruz." - Prof. Dr. Şevket Dönmez
Med uygarlığının güçlü dönemleri ve Anadolu'ya etkileri, bu kazılarla birlikte daha iyi anlaşılmakta. Kızılırmak Savaşı ve sonrasında yapılan Kızılırmak barışı gibi tarihi olaylar, buluntuların tarihini ve önemini destekler nitelikte. Oluz Höyük'ün bu tarihten itibaren bir Med yerleşkesi haline geldiği düşünülüyor, bu da kazıların tarihi önemini daha da artırıyor.