İnanç

Babanın malını çocuklarına dağıtırken ayrım yapmaya hakkı var mı?

Babaların çocuklarına mal dağıtımı konusunda İslami bakış açısı nedir? Adaletli olmak mı yoksa kişisel tercihler mi ön planda olmalı? İşte cevabı!

Abone Ol

Bir baba, mal varlığını çocukları arasında nasıl paylaştırmalıdır? Bu, hem dini hem de toplumsal açıdan sıkça tartışılan bir konudur. İslamiyet'te, babanın malında tasarruf etme hakkı varken, bu hakkı kullanırken nelere dikkat etmesi gerektiği de belirtilmiştir.

Peki, İslam alimleri bu konuda ne diyor? Adaletli olmak mı, yoksa kişisel tercihler mi öncelikli olmalı? Gelin, bu soruların cevaplarını birlikte arayalım.

İslam hukukunda mal tasarrufu hakkı

İnsanın hayatta iken, kendi malı üzerinde istediği şekilde tasarruf etme hakkı bulunmaktadır. Bu bağlamda, kişi malının bir kısmını veya tamamını çocuklarından birine veya bazılarına bağışlayabilir. Fıkhî açıdan bu tür tasarruflar geçerlidir.

Din İşleri Yüksek Kurulu bu konuda şu açıklamayı yapmıştır: "Esasen kişinin sağlığında kendi malında istediği şekilde tasarruf etme hakkı vardır. Fıkhî açıdan kişi, malının bir kısmını veya tamamını yabancı birisine verebileceği gibi çocuklarından birisine veya bazılarına da verebilir. Bu tasarrufu fıkhen geçerlidir. Ancak bu tasarrufun ahlakî boyutu konusunda İslâm âlimleri arasında farklı görüşler vardır." 

Alimlerin farklı görüşleri

Babanın hayatta iken tasarrufunun ahlakî boyutuyla ilgili İslâm âlimleri arasında çeşitli görüşler mevcuttur. 

Hz. Peygamber (sav), malını bir oğluna vermek isteyen bir sahabeye, diğer çocuklarına da eşit davranıp davranmadığını sormuş ve bu davranışı onaylamamıştır.

Bu hadis, İslam alimleri tarafından adaletli davranmanın önemini vurgulayan en önemli delil olarak kabul edilmiştir.

"Çocuklarınız arasında adaletli davranın." 

Bu hadis, babaların çocukları arasında ayrım yapmamaları gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.

Hanefî, Şâfiî ve Mâlikî görüşleri

Çoğu İslam alimine göre, babanın çocuklarına mal verirken eşit davranması hem müstehap hem de adaletli olandır. Ancak bazı alimler, bu durumun vacip olduğunu savunmuştur. Yani, eşit davranmak sadece tavsiye edilen değil, yapılması zorunlu bir davranıştır.

Hanefî, Şâfiî ve Mâlikî mezheplerine göre, babanın mal verirken çocuklarına eşit davranması müstehap kabul edilirken, ayrım yapmak mekruh görülmektedir. Bu, dinin ruhuna daha uygun bir davranış olarak değerlendirilmektedir.

Mirasta eşit paylaşım tartışması

Bir başka önemli soru ise, babanın kız ve erkek çocuklarına eşit mi, yoksa İslam miras hukukundaki gibi erkek çocuğuna iki, kız çocuğuna bir pay mı vermesi gerektiğidir.

Çoğunluk görüşüne göre, babanın ölmeden önce malını verirken kız ve erkek çocukları arasında ayrım yapmaması ve hepsine eşit pay vermesi daha uygun görülmektedir.

Baba ölürse zaten kalan malı miras olur. İslam Miras hukukuna göre miras kalan mal, mirasta hakkı olanlar  arasında paylaştırılır.

Özel durumlarda ayrım yapılması

Bazı durumlarda, babanın çocukları arasında eşit davranmaması meşru olabilir. Örneğin;

  • Bir çocuğun ağır bir hastalığa yakalanması,
  • Bir çocuğun engelli olması,
  • Bir çocuğun büyük bir borç yükü altında olması, gibi durumlarda, ihtiyaç sahibi olan çocuğa daha fazla pay verilmesi caizdir. Ancak bu durumda bile, diğer çocukların rızaları alınması önemlidir.

Sonuç olarak, İslam dininde babanın mal dağıtımı ve miras hukuku, adalet ilkesi üzerine kurulmuştur. Babaların çocukları arasında mal dağıtırken adaletli olmaları, hem dini bir gereklilik hem de aile içi huzurun korunması için önemlidir. Ancak, özel durumlar karşısında esneklik gösterilebilir ve ihtiyaç sahibi olan çocuğa daha fazla pay verilebilir.

İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!

Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!

Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!

Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!